4. Bölüm ~

4.5K 316 26
                                    

Love Struck ~

Çevirenler: Luinkh, Rainizer

4. Bölüm - "Şşş. Annen uyuyor." 

Sehun Kai'nin süper badminton oynadığını fark ettiğinde gerçekten tehdit ediliyor gibi hissetti. 
Yirmi dakika geçtikten sonra eve gitmeye karar verdi, oyuna konsantre olamıyordu. 

"Nasıl bu kadar iyi oynuyorsun?" Kai arabayı eve doğru sürerken sordu Sehun. 

"Üniversitedeki badminton kulübündeyim." Kai övünme olmayan bir tonda cevapladı. 

"Huh." Sehun mırıldandı ve başka yöne baktı. Eve varır varmaz, Sehun musluktan soğuk su içebilmek için aceleyle mutfağa gitti. 

"Hey. Buraya bak. Sadece seninle oynamaya çalışıyordum." Dedi Kai Sehun'un peşinden gelirken. 

"Sürekli birbirimize zıt taraflarda olmamızı istemiyorum. Annen gerçekten çok stresleniyor." Sehun susuzluğunu gidermek için musluk suyunu yudumlarken çenesi kasıldı. 

"Ona bir şans vermelisin. Anlayışlı olmanı istiyor." Kai devam etti. Sehun ona doğru pis bir bakış attı ve lavabonun yanındaki bardağı kaptı. 

"İyi geçinmemizi istiyor." 

"Geçinmek?" Alay etti Sehun. "Niye geçinecekmişim?" Gözü şimdi musluktaydı, bardağı dolduruyordu.

"Aşık olmakta sorun yok, değil mi? Onu anlamaya çalış. Uzun süredir yalnız."

"Bana kendi annemi mi öğretiyorsun?" 

"Sırf ilkokul çocuğu gibi davrandığın için. Ki öylesin de... ama o istiyor ki-" Sehun bardaktaki suyu direkt yüzüne savurduğunda sözü yarıda kesilmişti. Kai zorlukla soludu ve derin bir nefes aldıktan sonra ıslak yüzünü avuçladı. 

"Bana hiçbir şey söylemeye hakkın yok. 
Söylediklerinin kabul edilebilir olduğunu sanma." Bardağı biraz sertçe tezgâha çarptı. Kai eliyle 
yüzünü sildi. "O benim annem. Niyetin ne bilmiyorum, parası, mevkisi ya da her neyse, umrumda değil. Bir daha benimle konuşmaya kalkışma." Kai bir süre Sehun'un kızgın yüzüne baktı ve sonra ona yaklaşıp ışık hızıyla onu kollarına aldı. 

"Ne yapıyorsun?!" Sehun cırladı, Kai onu bir gelini taşır gibi arka kapıya doğru taşıdı ve kapıyı tekmeleyerek açıp dışarı çıktı. 

"Beni yere indir-KAI!" Kai onu doğruca havuza fırlattı.Sehun'un kalbi şaşkınlıktan dışarı fırlayabilirdi. Su yüzeyinin vücuduna çarptığını hissetti. Sudan çıkmak için çırpınıp zorlukla nefes alırken, Kai artık orada değildi. 

**

"Ne yaptı dedin?!" Sonraki gün ilk derslerindeyken ciyakladı Kyungsoo. Sehun dünki havuz olayından beri kaş çatmaya devam ediyordu. 

"Böyle havalı bir üveybaban olduğuna inanamıyorum." Alay etti Luhan. 

"Havalı mı? Bunu üvey babanın çocuğa şiddeti şeklinde ihbar etmeli miyim?" Sehun sinirle homurdandı. 

"Ama senin de suçun var. Nasıl bir çocuk babasının yüzüne su dökebilir?" Güldü Luhan, komik bir espri yapmış gibi ellerini çırpıyordu. 

"Eğer annem onu evlat falan edinseydi umursamazdım. Ama neden evlenir ki?!" 

"Apaçık ortada... yani, sebebini biliyorsun." Lay omuz silkti. Sehun hafifçe ürperdi. 

"Ehh. Düşüncesi bile beni bunaltıyor." 

"Kim bilir, belki de yakında şirin bir üvey kardeşin olur." Lay öylesine gevezelik yapıyordu ama bu düşünce Sehun'u fena korkutmuştu. 

~Love Struck~Where stories live. Discover now