/-10-/

8.1K 340 208
                                    

Herkes buraya bir kalp bırakabilir mi?

Çetin

Özür dileyerek hemen ayrılmıştım İlhan 'dan. Aynı şekilde o da özür dilemişti. Aslında ben gayet memnundum halimden çünkü o an güzüme o kadar çok güzel ve tatlı gelmişti ki dayanamadım.

Şimdi koca adama tatlı demek biraz garipti ama o an gerçekten çok güzel ve tatlıydı.

Eve dönerken ikimizde hiç konuşmamıştık sadece arada bakışıp durmuştuk. Evin önüne geldiğimizde Kerem merdivenlere oturmuş öylece bir şeyler mırıldanıyordu.

Kerem bizi fark eder etmez hemen yanımıza gelip İlhan 'a " Of dayı nerede kaldınız ya " diyerek söylemeye başladı. İlhan ise hiçbir şey demedi ve hâlâ söylenen Kerem 'i umursamadan eve doğru adımladı.

Kerem ise hala cevap bekliyordu ve bu yüzden bana dönüp " neredeydiniz ki siz? " dedi.

" Kerem elimizde ki poşetleri görmüyor musun? Markete gitmiştik "

" Dayım niye böyle üzgün? "

Hiçbir şey demeden bende hemen eve girdim. Eve girdiğimizde kerem üstünü değiştirirken bizde İlhan ile cipsleri falan ayarlıyoruk.
İlk cipsleri tabaklara boşaltıp sonra da salona götürdük ve bunları yaparken hiç ama hiç konuşmuyorduk.

Sadece birbirimize ayak uyduruyorduk. Galiba bundan sonra da genellikle böyle olacaktı. Ama ben böyle olmasını istemiyordum.

Kerem " Ne izliyoruz? " diye bağırarak salona girmesiyle düşünmeyi bırakıp İlhan 'a döndüm. O da aynı benim gibi bana bakıyordu.

Aslında benim aklımda vardı ama unutmuştum.Kerem " Ne yani ne izleyeceğinizi düşünmediniz mi? " diye sordu. Of bu niye gelmişti ya gerçekten. O kadar meraklıydı ki.

Başıma yavaş yavaş ağrımaya başlıyordu. Daha fazla ayakta durmadım ve yanda ki koltuğa oturup başımı tuttum. İlhan ise Kerem ile baraber ne açıcaklarına karar veriyorlardı.
Aslında Kerem söylüyordu İlhan seçiyordu. Ama İlhan da hiçbir şey istemiyordu.

En sonunda bir tane karar verip açtıklarında izlemeye başladık. Fakat ben odaklanamıyordum. Film 'in yarısın da artık dayanamadım ve İlhan Kerem'e " iyi geceler " diyerek odaya gittim.

Odaya gidince direk kendimi yatağa attım. Sonra tekrar ayağı kalkıp yatağa girdim ve yorganı üstüme çektip özlerimi kapatarak uyumayı denedim.

Yatakta bir oyana bir buyana dönüp durdum.Faha fazla dayanamadım ve yataktan çıkıp mutfağa gittim. Kendime bir ağrı kesici alıp içtim ve öyle uyumayı denedim.

******

Gece saat kaçtı hiçbir fikrim yoktu. Ama malesef ben uyanmıştım. İlk yatakta biraz uyalandım belki uykum gelir diye ama uyuyamadım.
Ben de yataktan kalkıp salona gittim.

Salona geldiğimde etraf çok derli topluydu.
Normalde buna alışık falan değildim. Zaten bu toplama ve temizleme Sena 'nın işiydi. Arada belki o da keyfime bağlı yardım ediyordum.

Salondan çıkıp mutfağa gittim. Mutfakta aynı salon gibi temiz ve topluydu.
Bir bardak su içip geri odama yani Sena 'nın odasına girecekken kendi odam çarptı gözüme.

O an 'Girsem mi?' diye düşündüm. En fazla ne olurdu ki? Düşünmeyi bırakıp odama doğru adımladım. Kapı 'nın önüne gelince yavaşça kapıyı açtıp içeri girdim. İlhan da Kerem de uyuyordu. Yavaşça onlara doğru ilerledim.

İkisinde de gözümü gezdirdim daha çok inceledim. Fakat genellikle gözüm İlhan a kayıp kayıp duruyordu. Ayrıca nedense Kerem çocuk olmasına rağmen İlhan bana daha tatlı geliyordu.

Yine sessiz bir şekilde şekilde Kerem 'in yanına gidip üstünü İlhan 'nın ise sarkan kolunu düzelttim. Ve çıkmadan önce İlhan 'nın saçlarında elimi gezdirip odadan çıktım.

******

Duyduğum hiç durmayan zil sesleri ile içimden küfürler ederek yataktan kalktım. Telefondan saate baktım ve kapıyı açmaya gittim. Bu da kimdi lan? Sabahın köründe gelmişti.

Sabah körü dediğimde saat 1 falandı. Sinirle kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm iki kişi ile acayip mutluydum. Birisi Ilhandı diğeri ise Senaydı.

Bu yüzden az önce ettiğim küfürleri geri aldım. Yoo ya da dur almadım niye alayım ki sonuçta uyandırdılar.

Sena anında boynuma " ABİMMMMMM " diye bağırıp sarılırken geriye sedeledim ama hemen ben de " KARDEŞİMMM " diye gülerek sarıldım.
Sarılırken bir yandan da kenarda elinde küçük bir poşetle duran İlhan 'a baktığım o da bize bakıp gülüyordu.

Tamam iyiydi. Hoştu da bu ikisi ne ara bir araya geliştiler ki? Sena 'ya sarılmayı bırakıp ikisini de süzüp " Siz ne zaman bir araya geldiniz? " dedim.

İlhan o yüzünde ki güzel gülümsemeyi hiç bozmadan " Ben kahvaltı için simit ve poğaça almaya gittim. Eve dönerken de sokağın başında karşılaştık " dedi ve elindeki küçük poşetle mutfağa doğru gitti.

Sena anında beni kenera çekip " Abi ben yokken bir şeyler oldu mu? " diye sordu. Sena 'ya anlatmalımıydım bilmiyordum. Ayrıca anlatmanın hiç zamanı değildi.

Bu yüzden Sena 'ya " Ne olacak kızım salak mısın Sena? " diyerek geçiştirip mutfağa İlhan 'ın yanına kaçtım.

Aklıma gelen kişiyle durdum. Kerem neredeydi? O da mı uyuyordu?
Yerde olan gözlerimi kaldırdım İlhan ' a döndüm ve " Kerem nerede? " diye sordum. İlhan " Yine dün görüştüğü arkadaşıyla buluşacakmış ve kahvaltıyı beraber yapacaklarmış " dedi ve yaptığı şeye geri döndü ben de salona gittim.

Sena büyük bir heyecanla yanıma gelip elinde ki kutuyu bana uzattı. Sena 'ya bakıp " Bu ne? " diye sordum. Sena ise anı bir çıkışla " Pardon da abi neye benziyor. Sana hediye aldım " dedi.

Sena 'nın elinde ki kutuyu alıp kenara koydum ve ona sarıldım. Tam o sırada İlhan " Ahhh!! Kahretsin " diye bağırdı. Sena 'ya anın da sarılmayı bırakıp İlhan 'ın yanına gittim. Arkamdan da Sena geldi.

Mutfağa geldigimizde İlhan yoktu. Oha nereye gitmişti iki dakika da? Diğer odalara bakmak için tam hareket edecekken Sena beni durdurdu ve tezgahta ki küçük kan damlalarını gösterdi.

*****

Ve bu bölüm de bitti.

Nasıldı buraya yazın.

Ayrıca uzun bir süre yeni bölüm atmadığım için özür dilerim...
Sizi seviyorum.❤❤🌈🌈

Yeni Öğretmen /BxB/(Bitti)Where stories live. Discover now