Yeni Öğretmen /BxB/(Bitti)

/- 3 -/

İlhan

Kendimi çok kötü hisediyordum. Ailemden kimse kalmamıştı. Tek ablam ile eniştem vardı fakat onlarda ölmüştü.
Şuan benim ailem olarak tek Kerem vardı.

İleride biri olur muydu bilmem ama şuan o konular umrumda değildi.
Şuan tek umrumda olan karşımda sedye de gözleri kapalı bir şekilde yatan yeğenimdi.

Elimi saçlarına atıp okşadım ablam 'ın saçlarına benziyordu ince ve yumuşaktı. Saçlarını okşamaya devam ederken gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

Ben hâlâ sessiz bir şekilde ağlarken Kerem sedyede doğruldu. O doğrulur doğrulmaz hemen göz yaşlarımı sildim ve " İyi misin kim yaptı bunu sana? " diye sordum.

Kerem " Dayı kimse yapmadı bunu bana sıranın sivri yerine çarptım. " dedi. Ne kadar inanmasamda bu konuyu bir süreliğine kapattım ve yeğenime sarıldım.

Kapının açılmasıyla hemşire girdi ve gelip kerem 'in yarasına baktı. Sonra ise " İlhan hocam Kerem bundan sonraki derslere girmesin dinlesin zaten son blok ders 'e girdik " dedi ve arkasını döndüp revirden çıktı.

Hemşire 'nin ders demesiyle aklıma Çetin bey geldi. Daha ilk günüydü , hangi sınıfa derse girmesini bilmiyordu. Ayrıca okuluda hiç gezmemişti.
Şuan ne yaptığını merak etmiştim.

Hemşire kapının kolunu indirmiş tam çıkacakken " İlhan hocam bu arada yeni tarih öğretmeni sizi odanızda bekliyor " dedi. Kadın zihin okuyordu galiba.

Yeğenime sarılmayı bırakıp onuda alıp odama gittim. Hemşirenin de dediği gibi Çetin bey masamın önündeki tekli koltukta oturmuş telefonla oynuyordu.

Herhalde biraz daha telefondaki oyunu oynamaya devam ederse telefonu kırabilirdi. Nedense onun bu hali yüzümde bir tebessüm oluşturmuştu.

Oyunu bitirip kerem ile beni fark edince " Çok edersiniz oyundan sizi fark etmemişim " dedi. Gülümseyerek bende yerime geçtim. Kerem de diğer tekli koltukğa oturdu.

Ben sırasıyla Çetin beye yapacaklarına anlatırken kerem ise uykuya dalmıştı. Kerem 'i alıp büyük olan koltuğa yatırdım. Kapının arka tarafında olduğundan kapının önünden geçen öğrencilerde göremeyecekti.

Geri yerime geçtiğimde Çetin bey " İlhan bey Kerem sizin neyiniz oluyor? diye sordu. Bu soruyu beklemediğim için ilk şaşırsamda sonra " Kerem benim yiğenim " dedim.

O sırada Çetin beyin telefonu çaldı telefona bakınca gülümsedi ve telefonu açıp konuşmaya başladı.

" Efendim güzelim "

" Sakince anlat "

" Birşey oldu mu? "

" Tamam ben hemen gelmeye çalışacağım sen merak etme güzelim " dedi. Telefonu kapadı ve hızla ayağı kalktı.

" Çok üzgünüm ki benim çok acil gitmem gerek ilk günden de böyle bir saygısızlık yaptığım için çok üzgünüm. Siz anlatacaklarınızda yarım kaldı. Siz evraklardan telefon numaramı bulursunuz. Yada siz uğraşmayın ben size telefon numaramı vereyim"dedi.

Hızla masanın kenarında duran küçük kağıtlardan birini aldı ve kalemliktende bir kalem aldı.
Numarasını kağıda yazıp önüme doğru itip hiç vakit kaybetmeden odadan çıktı.

Ne olmuştu şimdi? Niye Çetin bey bu kadar endişelenmişti. Ayrıca o telefonda konuştuğuda kimdi? Güzelim falan da demişti. Sevgilisi miydi?

Ben neler düşünüyordum be böyle ve niye düşünüyordum. Banane yeni gelen tarih öğretmenin sevgilisinden yada telefonda konuştuğundan.

Bu konuyu düşünmeyi bırakmaya çalıştım fakat kocaman odada " Emin misin? diyen iç sesimle ben kalmıştım.

Sizce Çetin hoca telefonda kimle konuştu?

Hadi ben kaçar.