~~~4~~~

95 14 2
                                        

Görkem sallanmayı çok seviyordu sanırım ya da Merić ve beni yan yana tutmaya çalışıyordu.Buna yarım saat kadar dayandıktan sonra vazgeçtim ve öndeki boş hamaģa oturarak kukaklığımı takıp şarkı dinlemeye başladım.Hamak hafif rüzgarın etkisiyle sallanıyordu.Kulağımda sakin bir müzik söyleniyordu.Gözlerimi kapatıp hayallere daldım...

Bu beni rahatlatıyordu.Birden rüzgar eskisinden daha sert esti, hamak daha hızlı sallanmaya başladı.Bu beni biraz korkutmuştu.Çünkü hamak giderek bükülüyordu.Gözlerimi açtım.İlk gördüğüm Meriç'in uzun saçları ve Görkem'in hafif tondaki gülüşüydü.Meriç ve Görkem beni hiç rahat bırakmıyordu.Önemsememek istiyordum ama giderek hızlı sallamaya başladılar.

"Durun çocuklar!Yavaş!"

"Göklere çıkartıcaz seni."dedi Meriç.Görkem'se durmadan itiyordu hamağı.

"Ya size diyorum!Çok hızlı bu!Miğdem!"

"Kortun ha?"

"Sallamayın!Kusucam!" Teyzemlerse bu oyundan hepimizin zevk aldığını falan düşünüyordu herhalde.O kadar bağırmama rağmen bana gülüyordu.

"Meriç Görkem durun!Kusabilirim!" ve sonunda dayanamayıp kustum.Öģle yemeğinden sonra nutellayı cipsimin üzerine sürerek yemiştim çünkü ve sarsıntıda fazla gelmişti üstüne.Görkem kusmama yakın anlayıp çekilmişti kenara.Meriç'se hamağı durdurup kusmamı engellemeye çalışıyordu.Ama başaramamıştı.İstemsizce çıkarmıştım öğlen yediğim nutellalı cipsimi Merić'in üzerine.Meriçin yüzü buruşmuştu iyice. "İģrençsin Yade!" dedi ve tuvalete gitti.Bence hak etmişti.Kaç kere uyarmıştım onları.Ben hamaktan inerken "İyi iş çıkardın Piremsesi"dedi Görkem'de.

"Kapa çeneni birde senle uğraşmıyım aptal!" diyip bende tuvalete gittim.Ağzıma ve tişörtüme bulaşan küçük nutella ve tükürük karışımımı sildim.Merić hâlâ söyleniyordu tuvalette.Özür dilemek için iceri girdim erkekler tuvaleti olsa bile.O da bana bir özür borçluydu.Tuvalette sadece Merić vardı.Bu azda olsa işimi kolaylaştırmıştı.Islanmış ve hafif çamurlu fanyaslarda ilerledim ve Meriç'in yanına geldim.Hâlâ üstüyle uğraşıyordu.Hafif izler kalmıştı ama geçmişti yinede.Tişörtünü ıslattığı için tişörtü vicuduna yapışmıştı ve hafif baklavaları gözüküyordu.İyice yanına gelince fark etti beni.

"Yok artık.Buraya kadar geliceğini düşünmemiştim.Hadi itiraf et içinde hep bir erkek olma tutkusu vardı dimi?"

"Of ne sacmalıyorsun?Sadece özür dilemeye geldim."

"Özrünüz kabul edildi."

"Daha dilemedim bile."

"Fena mı?İşini kolaylaştırdım işte."

"Tamam o zaman sıra sende."

"Niye?Üstüme kusan sensin."

"Bunun sebebi de sensin."

"Senden özür dileyeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun küçük hanım."

"Ben küçük falan değilim."

"Ya?O yüzden omzuma bile erişemiyorsun?"

"Yoo.Tamda o hizadayım."

"Ya.Evet."

"İyi benden özür dilemiyorsan gidebilirim?" Bir şey demeden yine tişörtüne döndü.Bende gitmeye koyuldum 2.adımım sonrasında kolumdan tuttu ve kendine doğru çekti beni.Dudaklarıma yapıştı ve öptü sakince.Sonrada "Görev tamamlandı"der gibi yaptı ve çıktı tuvaletten."Özür dilerim piremses." dedi ćok yavaş bir tonda duyabiliyordum onu...

SENSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin