Bölüm 8| Siz de benden korkun Tarık Ünsal Bey!

En başından başla
                                    


Tarık; "Göreceğiz." dediğinde masasındaki not defterini eline aldı ve belirli sayfasını açarak Bade'nin not aldığı bugünün programına baktı. "Bugün öğleden sonra dışarıda bir iş yemeğimiz olacakmış. Çok hızlı giriş oldu bu." dediğinde Masal'a baktı. "Masanın çekmecesinde bir adet tablet var. Tableti iyice kurcala, et, alıştır kendini ona. İş yemeğindeyken masada ne konuşuluyorsa hepsini o tabletteki not kısmına yazacaksın."


"Ben...yaparım da Tarık Bey...ya bir cümle dahi kaçırırsam?"


Tarık; "Onun çözümünü de sen bul, Masal. Bu da senin işinin bir parçası." dediğinde, not defterini kapattı. "Şimdi gidip tabletle ilgilen. Tabletinde şirkete ait bir mail adresi var. O maili aç, ben sana birazdan birkaç sayfalık belge atacağım. O belgeyi incele, daha doğrusu öğleden sonraki iş yemeğine kadar çalış. Tableti ve not defteri almayı da unutma! Saat tam 1'de bana hatırlatma yapacaksın. O hatırlatma ile birlikte şirketten ayrılacağız. Mekanın rezervasyonunu Bade halletmiş, fakat bundan sonrakilerinin hepsini sen ayarlayacaksın. Bade geldiğinde sana hangi mekanı kullanıyoruz, nereleri tercih ediyoruz sana onların listesini verir. Ayrıca kendi odandan doğru camekan kapıdan benim odama geçerken izin istemene gerek yok. Her işte ortak hareket edeceğimiz için aramızda özel bir durum olmayacak. Ahmet sana benim hakkımda birkaç şey anlatmıştır diye umuyorum. Sanırım şimdilik bu kadarı yeterli!"


"Anladım Tarık Bey."


"Özet geç!"


Masal, Tarık'ın bu sorusuyla neye uğradığını şaşırdı. Anladığını söyledikten sonra bir şıpta özet geçmesini istemesini beklememişti. 


"Özet mi geçeyim?"

"Evet, anladığını teyit etmeni istiyorum."

Derin bir nefes çekti içine Masal. Resmen dalga geçiyordu kendisiyle. Yerinden kalktığında Tarık'a döndü ve Tarık'ın söylediklerinin özetini anlatmaya başladı.


"Odama gider gitmez ilk tableti açıp şirkete ait olan maili açacağım. Siz de o maile bir belge göndereceksiniz ve gönderdiğiniz o belgeyi iş görüşmesine kadar çalışacağım. Daha sonrasında saat 1'de gelip size hatırlatma yapacağım. O hatırlatma sonrasında ben tabletimi ve not defterimi alıp şirketten ayrılacağız. Mekanı-" diye anlatıyordu ki Tarık'ın elini kaldırıp; "Tamam bu kadarı yeterli! Şimdi odana geçebilirsin." demesiyle sustu.


"Peki Tarık Bey!"


Masal, Tarık'ın başka bir şey söylemeden bilgisayarına dönmesiyle kendisi de geldiği yönden doğru odasına girdi. Tarık'ın dediği gibi hemen masasına doğru ilerledi ve çekmecesini açtığında bir tablet gördü. Tableti alıp masanın üzerine koyduğunda kendisi de oturdu ve bakışları Tarık'ın odasına gitti.


Garip adama benziyordu Tarık ve Masal, az önce olanlara hala bir anlam veremiyordu. Bundan birkaç dakika öncesi yaptığı davranış sebebiyle kendisinden özür dileyen adam şimdi tamamen ciddi birine dönüşmüştü. Gerçi Tarık'ı tanımıyordu, zaten tanımakta istemiyordu, sadece annesine yaşattıklarını yaşamasından başka bir isteği de yoktu. İntikamını aldıktan sonra onun hayatından tamamen çıkıp gidecekti, haliyle tanımasına da gerek yoktu. Onun kendisine olan tavrı hiç önemli değildi. O bir iş adamı olarak elbette ciddi olacaktı ve gerekli olanı da az önce yapmıştı. İşleyişi kısaca kendisine aktarmıştı.

Bana Bir 'MASAL' anlat, BABA!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin