6. Bölüm| "Anı Yaşamak"

5K 165 8
                                    

Ceyla'yla bahçede sohbet ederken hafif esnemeye başladı. Benim hala uykum yoktu. Zaten çok fazla düzensiz bir uykuya sahip olduğum için artık alışmıştım. Ceyla sayesinde yine Yalın sesiyle gözlerimi açtığımda pek değişik bir durum değildi benim için. Oturduğumuz koltukta biraz daha yayılırken kafamı arkaya yasladım ve gök yüzünü izlemeye başladım. Koltuğun sallanmasınında vermiş olduğu etkiyle rüzgar biraz daha kuvvetli yüzüme çarparken yarın ilk işimin sörf yapmak olacağını aklıma yerleştirmiştim. 

"Zey, benim çok uykum geldi. Yatıyorum."

"Tamam uyu sen. Ben biraz daha burada kalacağım henüz uykum yok."

"Geç kalma sende."

Kahve içtiği bardağı eline alıp tökezleyerek içeri geçtiğinde gülümseyerek arkasından bakmıştım. Rüzgarı tekrar yüzümde hissettiğimde bugünümün ne kadar kötü geçtiği bir tokat gibi yüzüme çarptı. Aslında o kadar da kötü olmayabilirdi. Bunu ben abartıyordum. Abartanda bendim. Büyütende. Kerem'den beklenebilecek normal hareketlerdi. Beni hiç tanımadığını söyleyebilecek kadar az tanıyordu. Ama bana dokunmamıştı. Böyle birşeye izin vermezdim evet ama beni araya sıkıştırmışken bile öpmeyi tercih etmedi. Benle yatmak yerine uyumayı teklif etti. Onun gibi biri için yeterince garip bir durumken bu şekilde davranmasına şaşırmadan edemedim. Ama sonunda dayanamayıp, kendini başka kollara atmıştı. Düşüncesi bile beni sinirlendirmeye yeterken mantığımı devereye soktuğumda, bana yaklaşmasının, hissettiğim garip duyguların ve sinirlenmemin saçma olduğuna karar verdim. Çünkü gerçeketen öyleydi. Bunları bir daha düşünmemek üzere gök yüzüne odaklandığımda telefonumun titremesiyle irkildim. Ekrana baktığımda arayan Can'dı. Telefonu açıp kulağıma götürdüğümde damdan düşer gibi konuya atladı.

"Kerem orda di mi?"

"Can, Kerem yok."

"Ya nasıl olmaz? Ha nasıl olmaz. Bak Zeyno şakaysa ve beni çıldırtmak istiyorsanız sırası değil."

"Can, sen sakin olur musun?"

"Olamam Zeynep. Sakin falan olamam. Senin yanından geldi. Gergindi. Ve Senem'e gitti. Gündüz vakti bir kıza gitti. Kerem'in hiç yapmayacağı şey demiyorum. Evet, kızlara gider ama gündüz değil. Bu davranışı garipken beni aramaması, gece saat 00.24'ken bir mesaj dahi atmadı. Bak Zeyno Kerem çok zor günler geçiriyordu. Buraya geldi ve geldiği iki gün içerisinde bir kere bile üzüldüğünü görmedim. Suratı hep gülüyordu. Hiç birşeyine karışmazdım. Anca böyle kötü olunca devreye girmem gerekti. Ve ben bugün ki garip hareketinden endişeleniyorum. Telefonuna ulaşamıyorum Senem'de yok. Her zaman takıldığı bara gidiyorum şimdi. Eğer orada da bulamazsam vaziyet bamya. Yani gidebileceği yerlere daha da bakacağım."

"Can sakin ol. Küçük çocuk değil ya. Playboy olan Kerem Sayer'den bahsediyoruz. Bir kızda sızıp kalmıştır."

"Umarım haklı çıkarsın Zeyno."

Telefonu kapattığımda ellerimi göğsümde birleştirirken donuk bakışlarımı gök yüzünde buluşturdum. Onu zerre kadar merak etmemiştim çünkü bu duygudan sıyrılmış olmalıydım. Yani ona karşı tuhaf hissettiğim duygudan arınmıştım. Çünkü düşünecek çok vaktim olmuştu. Bu duygulardan arındığımı düşünürken bile Kerem'i düşünmüş olduğum için düşünmeyi bıraktım ve bardağımı alarak mutfağa doğru ilerledim. Odama çıkıp biraz kitap okuyacaktım. En azından uykum gelesiye kadar.

~~**~~

Uyanmama hiç durmadan çalan kapı zili neden oldu. Bir küfür savururken yanımda çıplak olarak yatan ismini hatırlamadığım kıza baktığımda uyuyordu. Başımda müthiş bir ağrı hissettiğimde kızı dürterek uyandırmaya çalıştım ama o ısrarla uyanmazken, kapı zili de ısrarla çalmaya devam ediyordu. Dayanamayıp altıma birşeyler geçirerek kapıya doğru sendeleyerek ilerlediğimde kapıyı açar açmaz karşımda yüzünü ilkten seçemediğim kişiye küfür savurmuştum. Görüntü netleştiğinde karşımdakinin Can olduğunu görünce şaşırırken, Can bana sinirli ve rahatlamış bir ifadeyle bakıyordu. Yani az önce bakıyordu. Şu an bildiğin beynimi sikiyor. 

Tutsak ~ZeyKer~ ►AskıdaWhere stories live. Discover now