5. Bölüm| "Tesir Altında"

5.4K 141 30
                                    

Karakter konusunda isim belirtmememin nedeni kimi istiyorsanız onu hayal etmeniz. 

Sadece ZeyKer; HanKer.

Geri kalan karakterleri sizin hayal gücünüze bırakıyorum ve gidiyorum ♥ :) 

~Hayal etmeden asla ve katien okumayınız! :)~

Yüzüme vuran güneşin yakıcı sıcağıyla gözlerimi açtığımda belimde sıklaşmış bir el ile karşılaştım. Dün yaptığım aptallıktan dolayı bu halde olduğumuzu anlamam uzun sürmedi tabi. Kerem'in ellerinden kurtulup ona doğru dönmeyi denedim ama başaramadım. 

"Bu kadar güçlü olmak zorunda mısın Kerem? Kas hayvanısın işte! Şu ellerini çek belimden dönemiyorum."

Söylediklerimden sonra ellerinin gevşediğini hissettim. Ne yani şimdi beni duydu mu? Yavaşça ona döndüm ama gözleri kapalı. Uyuyor numarası yapmadığından emin olmam gerek.

"Çok sinirsin Kas hayvanı!"

Ses yok. Üstelik nefes alıp verişinden de uyuduğu belli. Yüzüne vuran güneş ışığı saçlarının rengini ve kirpiklerinde ki turunculuğu daha çok ortaya çıkarıyor. Tüm kızların peşinde olmasına şaşırmamak gerek. Ona döndüğümde belimde kalan elini biraz daha sıkarak beni kendine yaklaştırdı. Uykusunda bile bunları nasıl yapabiliyor anlayamıyorum. Kendini bana yaklaştırmasıyla nerdeyse dudak dudağa geldik. Aklıma sahilde üstümdeyken dudağıma yaklaşması ama öpmemesi geldi. Birbirine değen tenimiz ve bana anı yaşamamı söylemesi. 

"Çok dengesizsin Kerem!"

Söylediklerim üzerine gülümsedi. Gülümsemesi uyumasından şüphe etmeme neden olurken onu kızdıracak birkaç kelime söylersem belki anlarım. Yani di mi? Sonuçta o kadar da iyi oyunculuk yapamaz.

"Senden nefret ettiğim kadar kimseden nefret etmedim. Çok tipsizsin bir kere. Kızların nasıl seninle bu kadar ilgilendiğini anlamıyorum! Hepsi de senin gibi gerizekalılar!"

Yine ses yok. Anladım uyurken hareket edenlerdensin Kerem. Saatin kaç olduğunu deli gibi merak ediyorum ama Kerem yüzünden kalkamıyorum. Dün ki gibi geç olmasından korkuyorum ama Ceyla gelmemiş sanırım. Gelseydi perdeler açılmış olurdu. Aklıma gelen şeyle sinirlerimin tavan yapması bir oldu. Güneş buraya sabah gelmez ki. Öğleden sonra güzüküyor. Kahretmesin! Nasıl kurtulacağım ben şimdi? Ama durun bir dakika. O da bu kadar uyumazmış. Can söylemişti. Kerem bana huzurlu geldiyse bende ona huzurlu gelmişim demek ki. Yakaladım seni Sayer! İçimde yüzüne dokunma isteği duydum birden. Kendime engel olamayarak önümde birleştirdiğim ellimi yüzüne doğru götürdüm ve okşamaya başladım. Neden yaptığımı yada ne için yaptığımı bilmiyorum. Ama şu an yüzüne dokunmak istiyorum ve dokunuyorum. Yüzüyle ve görünüşüyle insanların odak noktası olmayı başarıyor evet ama kimse içinde ki Kerem'e bakmıyor. Nasıl biri olduğuna. Bende bilmiyorum ama gerçekten tüm hayatı playboyluk olsaydı şu an benimle uyumazdı. Tabi ki kendimi ona teslim etmezdim ama 'benimle uyuyacaksın' demezdi. Belki karakter değişikliği yaşasa ona aşık olabilme ihtimali geçti içimden. Ama saçmaladım tabi ki. Pis kas hayvanı işte ne olacak! Egosu tavan yapmış domuz! Ondan neden bu kadar nefret ettiğimi bilmiyorum ama içimden ona bunları söylemek geçiyor. Elimi yüzünden çekeceğim sırada Kerem'i üzerimde buluyorum. Beni yine sinir etmeyi başardınız Kerem Bey! Ya inanamıyorum uyuyordu. Demek ki tahmin ettiğimden de iyi oyuncuymuş.

"Söylesene seni yüzümü okşamaya iten ne?"

Çok güzel. Şimdi ne diyeceğim ben? Sakin olmam gerekiyor. Savunmaya geçmem gerekiyor. İnkar etmem gerekiyor.

"Ne alakası var Kerem? Ben sadece şey için."

Durumu iyice berbat ettim. Ve sanırım buna gülüyor. Hamaktayız ve o benim üzerimde. Bütün gece dip dibe uyuduğumuz yetmiyormuş gibi. Her konuşmasında yüzünü yüzüme yaklaştırıyor. Ben anlamıyorum. Tamam ilk kez benimle yatmadın bunu tadını yaşamak istedin ama niye her seferinde bana  bu kadar yakınlık gösteriyorsun be adam?

Tutsak ~ZeyKer~ ►AskıdaDonde viven las historias. Descúbrelo ahora