Hey selam :") uzun süredir yokum... Özür dilerim. Bu uzun süre içinde sizinle alakalı çok güzel şeyler oldu.
Angel #jikook'da 1.sıraya kadar yükseldi... (şuan 4. Sırada)
2.5K okumamız var :") şuan çook mutluyum 💜💜💜😭😭😭 teşekkür ederim hepinize.
*yazar anlatımıyla*
"Jimin babam neden uyanmıyor?" Hyunwoo sessiz olmaya çalışarak konuştu. Sessiz olmaya çalıştığı halde sesi yine de fazla çıkıyordu. Jungkook parmağına götürerek şşşhh dedi. Sessiz olmalıydılar. Jungkook'un şuan istediği en son şey Jimin'in uyanmasıydı. Çok masum gözüküyordu. Normalde de masumdu zaten. Ama uyurken masumluğuna masumluk katıyordu. Şişmiş ve aralanmış dudakları, yönünü kaybetmiş saçları, hafif hafif nefes alış verişleri... Masumluğun beden bulmuş haliydi Jimin.
"Jungkook baba, gece Jimin babam ağlıyor muydu?" Hyunwoo bakışlarını uyuyan adamdan çekip Jungkook'a yönlendirdi. Jungkook o an daha sessiz olmaları gerektiklerini hatırladı. Çünkü evde bir çocuk vardı ve yaşı daha çok küçüktü. Jungkook kıkırdadı. "Sadece babanla biraz oyun oynadık..."
Oyun kelimesini duyan Hyunwoo'nun gözleri kocaman kocaman açılmıştı bile. "Ben de, ben de" diye cıyaklamıştı. Ve Jimin cıyaklama üzerine gözlerini açmıştı. "Günaydın, ne oynuyorsunuz?" dedi Jimin boğuk çıkan sesini umursamayarak.
Elini yumruk yapıp gözlerini ovuşturdu. Minik bir kedi gibi... Jungkook şuan yanlarında Hyunwoo olmasa onu doyasıya öperdi. Jungkook o an hızla ayağa kalktı. "Ka-kahvaltıyı hazırlayayım." kekeleyerek kapıya doğru koştu. Eğer ordan çıkmamış olsaydı emindi ki, Jimin'i öpecekti ve sonra daha ilerisi gelecekti.
👼
"Jimin, bugün diğer maddeleri de uygulamamız gerekecek." Jungkook, Hyunwoo'yu kreşine bırakmış eve gelmişti. Şimdi ise mutfakta oturmuş liste hakkında konuşuyorlardı.
"Ah, doğru. Bir maddeyi daha tamamladık." Jungkook listeyi önüne çekip bir şeyler karaladı ve görmesi için Jimin'e uzattı.
«➡20. Melekler insanlarla sevişmez.» #Sanırım ona doyamayacağım.#
Jimin'in yüzü okuduğu maddeyle kızarırken bundan mutlu olmuştu aslında. Jungkook'un kendisini sevmesi ona özel hissettiriyordu. Bu sevgi ona mutluluk katıyordu. Jungkook biraz eğilip Jimin'in tam gülüşünden öptü. "Tam da gülüşünden..." diye mırıldandı ardından.
Jimin küçük bir kahkaha atıp geri çekildi. Küçük yumruğunu Jungkook'un göğsüne doğru savurdu. Minik bir yumruk ne kadar acıtabilirdi ki...
"Sevdiğini biliyorum Jimin'" dedi Jungkook imada bulunarak. Jimin kıkırdayıp mutfaktan çıktı.
"Kaç Jimin kaç daha ne kadar kaçabilirsin ki" kahkahaları yankılanırken ikisi de mutluydu. İki maddeleri daha vardı. Ve Jungkook o maddeleri erkenden gerçekleştirmek için can atıyordu...
«➡12. Melekler denizi sevmez.»
«➡21. Melekler insanlarla evlenmez.»
Yorumlarınızı bekliyorum 💜👼
