PERCY JACKSON VE EVRENİN EFENDİSİ

4

önceki bölümden;

-Poseidon oğlu saklanacak
2 tanrı olimpostan atılacak
Evrenin kralı tahtı kaybolacak
Poseidon oğlu dirilişte.

---------------------

Percy korkulu gözlerle Rachel'a bakarken o çoktan kehaneti okumayı bitirmiş, bitgin bir şekilde Percy'ye bakıyordu. 

" yine mi kehanet!?"

 Rachel dalga geçermiş gibi baktı;

" yarı tanrı olduğunu unuttun herhalde? Efsanelere geçecek kadar güçlü ve ünlüsün Percy, senin adına üzüldüm. Görüşürüz"

inanmayan gözlerle arkasına baktı Percy;

" belki ben değilim o poseidon'un oğlu?"

 Rachel çoktan uzaklaşmıştı;

" Rachel!"

bağırdığı halde boşunaydı, Rachel çoktan gözden kaybolmuştu

---------------------------

  Athena kulübesinin önüne gelmiş, Annabeth'i bekliyordu. Az sonra Annabeth'de kulübeden çıkarak Percy'nin yanına geldi;

" Yosun kafa? Gecenin bir yarısı olmuş neden buradasın?"

 Percy endişeyle Annabeth'e baktı;

" burada konuşmamız tehlikeli, birileri duyabilir"

 Annabeth ne olduğunu sormadan Percy Annabeth'in kolunu çekiştirerek kendi kulübesine doğru götürdü;

" Percy!? ne olduğunu anlatacak mısın artık?"

Poseidon kulübesine girdikten sonra Percy dikkatle etrafına baktı, kimsenin olmadığını fark edince perdeleri çekip Annabeth'in karşısında dikildi;

" sence de biraz abartmıyor musun Percy?"

Percy sinirle " neyi abartıyorum? Zeus'un azılı düşmanı olduğumu mu?! Daha diğer büyük kehanet unutulmamışken yeni kehanetin gelmesini mi? Bunu herkese söyleip ölümümü şimdiye ayarlamam mı? Söylesene, beni Luke'u koyduğun yere..." derken Annabeth sinirle Percy'nin lafını böldü;

" bunun Luke'la ne alakası var?! evet, abartıyorsun. Kehaneti bende biliyorum ama Zeus'la konuşursan belki..."

" Zeus'la konuşup kehaneti bozmak mı?! Annabeth sen kafayı mı yedin? Sabah ki arkamdan ağlayan kız nerde? Babamın yanına gitmemi söyleyen de sendin Annabeth, tehlikeli şeylerin olacağını söyleyen de sendin. Ama hiçbir zaman Luke gibi olamayacağım senin için"

" evet onu koyduğum yere seni asla koymayacağım, o benim için değerli"

Percy gözlerinde ki yaşları tutmak için dişlerini sıktı;

" bunu söylemene gerek yoktu, biliyordum zaten. Sen nankörsün"

Percy dolabındaki eşyalarını çantasını sıkıştırarak kulübeden çıktı. Ne yapacağını bilemez haldeydi, yıllardır kehanetlerle uğraşıyordu. Dalgakıranı sıkı sıkı tutarak suya daldı, Annabeth'in de onunla birlikte gelmesini isterdi...

bir malca bölümün daha sonuna geldikk dfghgfdsdf