*Emilie Mi?*

2.5K 163 158
                                    

Bölüm

Fakat bunu kendi bile bilmiyor? O yüzden arada sırada kırpamıyordu. Bayan Annie gerçekte kim?

Ona endişeli bir şekilde baktım.

“bayan Annie gözünüzde lens var. Bunu biliyor muydunuz?”

“hayır? Lens mi? Ama neden? “

“biri sizi bile gerçek olduğunuz kişiden saklamak istemiş olabilir. Şu lensleri bir çıkaralım ilk önce”

Korka korka da olsa zarar vermemek için çabalayarak lensleri çıkardım. Vay be gözlere bak. Bu gözlerde saklanmaz ama!

Yemyeşil gözler… Hayranlık uyandırıcıydı.

Akşamın bu saatinde bir gizemin ortasına atmıştım kendimi. Bu kadın kimdi? Neden bu kadar saklanıyordu? Ve bunu ona yapanın amacı neydi?

Bir şeyler atıştırmak için bayan Annie ile ben aşağı indik. Masada otururken bana bir şey söyleyecekmiş gibi oluyordu fakat sonra susuyordu.

“bayan Annie bana söylemek istediğiniz bir şey var mı acaba?”

“Aslında…  Aslında dün akşam bir rüya gördüm… “

“lütfen anlatın. Belki her şeyi yavaş yavaş hatırlarsınız.”

“rüyamda büyük bir evdeydim. Kucağımda bir bebek vardı. Birisi üstüme üstüme gelip bunu yapman gerekiyor! Diye bağırıyordu. Ben ise kabul etmiyordum. Adam daha da sinirlenip elimden bebeği aldı. Ve şunu söyledi. O zaman sen artık ölüsün!

Ben de uyandım. Bu benim geçmişim mi yoksa gördüğüm saçma sapan rüyalardan biri mi bilmiyorum.”

“bunu yakında öğreniriz. Hâlâ size bilmeden nasıl lens taktıklarını düşünüyorum.”

“uyurken olmalı. Bilmiyorum. Gerçekten bana inanmalısın.”

“size inanıyorum. Aslında bugün buraya annem gelecekti. Fakat bu saatten sonra da gelmez. Seni onla tanıştırmak istiyordum fakat küçük bir işi çıkmış sanırım.”

O Arada  Adrien sesizimi duymuş olmalı ki yanıma oturdu.

“prensesim, ne zaman kalktın?”

Ona döndüm

“şimdi kalktım daaaa-aaa”

Gözlerinin içine sonra da Bayan Annie’nin gözlerine bakmıştım aynıydılar.

“Adrien! Gözleriniz aynı!”

Oda bayan Annie’nin gözlerine baktı.

“olabilir prenses dünya da sadece ben yeşil gözlü değilim.”

“haklısın. Biraz sanırım çabuk heyecanlanıyorum”

“tamam hadi bir şeyler ye uyu yarın yorucu olacak herkes için.”




Bir hafta sonra

Günler bir su misali akıp geçerken boşanma için günleri sayan benim için sular durgundu.

Bu bir hafta bir yıl gibi gelmişti bana. Şirket işleri şirket büyüdükçe artıyor. Ne kadar şirket için olumlu olsa da bu işler benim canımı çıkartıyordu.

Haftada en az 3 kez aradığım Büyükannemi ziyarete gitmiştim. Şükürler olsun ki iyidi. Bunca sportif bir vücudun faydasını şimdi görüyordu.

NEFRETİM : Karışık Duygular Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin