Vişneli Viski

10. Bölüm: En Güzel Tesadüf

Bu bölümün de bir şarkısı var adı "Kara Sevda - Anlatamam" şarkıyı açmanızı istediğim yerde dinleyebilirsiniz. İyi okumalar 😊

☝☝☝

-"Tamam neden bu kadar abarttın?" Dedi , gözleri gözbebeğime kenetlenmişti. Gözlerimi gözlerinden kaçırdım ve hızla aşağıya inmeye başladım. Bir süre inmiştim ki çok yoruldum merdivenin koluna sarıldım , Buğra yanıma geldi ;

-"İyi misin?" Dedi , merdivenin yanına çömeldim , nefesim daralıyordu , gene astımım tutmuştu. Derin derin nefes almaya çalıştım , Buğra çantamdan astım için kullanılan şeyi çıkarttı ve nefes almamı kolaylaştırmak için sırtımı sıvaladı. Nefes alış verişlerim düzene girince elini çekti. Yanıma çömeldi ve oturdu ;

-"Az önceki şeyden dolayı özür dilerim" dedi , ne yani abisinin hatası yüzünden o mu özür diliyordu. Neden bana bu kadar kibarsın Buğra Demirkıran.

Kafamı olumlu anlamda salladım ve yutkundum. Nefesim yavaş yavaş yerine geliyordu. Ayağa kalkacakken Buğra oturmamı işaret etti ;

-"Kimse buradan çıkıp inmez rahat olabilirsin" dedi ;

-"Umurumda değil" dedim ve ayağa kalktım. Bu sefer yavaş yavaş aşağıya inmeye başladım , arkamdan geliyordu ;

-"Gerçekten 8 katı merdivenle mi ineceksin?" Dedi , cevap vermedim. 6. Katı görünce odanmın kapısına yöneldim. Çantamdan anahtarı çıkarttım ve içeriye girince kapıyı kilitledim.

Uzak durmalıydım. Uzak durmalıydım. Uzak durmalıydım.

Gözlerimden akan yaşların haddi hesabı yoktu oysaki kendime söz vermiştim ağlamayacaktım. Sorunlar üst üste gelmişti , dayanamamıştım işte. Bir süre kapının önüne çömelmiş bir şekilde ağlamıştım. Gözyaşlarım tükenince dikiş makinesinin yanına gittim ve oturdum. Elime iğne iplik aldım , sadece inceledim. Çünkü ne yapılır nasıl kullanılır hiç bilmiyordum...

Telefona gelen bildirimle elimi çantama attım.

~Gönderen : Ödev (Buğra'yı Ödev diye kaydetmiştim :'D)~
~Mesaj : Ee artık çık şu odadan 2 saattir ağaç oldum~

Saate baktım 1'e geliyordu. Yoksa beni mi bekliyordu kaç saattir. Yavaşça ayağa kalktım ve kapıya ilerledim. Ses çıkartmadan kapının kilidini açtım ve kulpu yavaşça aşağıya indirdim. O sırada kapı üstüme geliyordu hemen kenara çekilmemle Buğra Demirkıran'ı yere toto üstü düştüğünü gördüm ;

-"İyi misin?" Kendimi gülmemek için zor tutuyordum , hatta gülüyordum ama hafif ;

-"La insan kapıyı açarken haber eder bütün karizmam yerlerde şu an" dedi ve ayağa kalktı. Söyledikleri beni iyice güldürmüştü , bacağını çırparaken güldüğümü gördü ;

-"Gülme" dedi daha çok kendimi tutamadım elimle ağzımı kapattım ;

-"Tamam Tamam" dedim ama hala gülüyordum ;

-"La gülmesene" gülmesene derken sonlarında kendisi de gülünce gözlerine odaklandım ;

-"Komikti" dedim kaşlarını hafifçe kaldırdı ;

-"Tabii komik olur koskoca Demirkıran'ı düşürdün az önce" dedi , Demirkıran diyince aklıma Baha geldi ve gülmem kesildi ;

-"Bir şeyin yok değil mi?" Dedim ;

-"Belimin altı felç oldu ama olsun" dedi :') gülümsedim. Bir süre gözlerime baktı , gözlerine baktım. O neden bakıyordu bilmiyorum ama ben dışarı çıkması için bakıyordum ;