R

1.8K 132 13
                                    

/Faruk/

Kerem'in benim hayatımda gerçekte ne ve kim olduğunu anladığım günün üzerinden iki hafta kadar geçmişti. Artık ailedeki yeni durumundan haberdar olsam bile, hala daha geri plana atılıyordum. Bu beni eskisine nazaran daha da deliye çeviriyordu. Üstelik okulda yer yerinden oynuyordu ve son günlerde erkekler bir hallerdeydi. Teması bırak küfür kıyamet gırlaydı ve erkekler arasındaki o klasik "yavrumlu" kelimeler bile geçmiyordu. Doruk'un instagram sayfasındaki paylaşım okulun gündemine bomba gibi düşerken, herkes acaba "bu da mı ibne?" bakışı atıyordu birbirine. Delirecektim tüm bu sığlıktan artık. Kerem'in orada burada Feda hakkında atıp tutması da tuzu biberi oluyordu, tanıyamıyordum onu.

Öğle arasında kantine inip alışkanlıktan her zaman ki noktamda Kerem'i bekledim. Ama o sarı, koca, hür-deli kurbağa bozuntusu önümden Ece ile geçtiğinde bana dümdüz bakmakla yetindi. Neredeyse tüm erkeklerin, ben ibne değilim imajı için kızlara normalden fazla yamandığını da belirtmeliyim. Sizin insanlığınıza tüküreyim, korkaklığınızı da çomak sokup çorbalaştırayım! Kerem ve Ece önümden geçip gittiğinde, sıraya giren sırtlarını izlemek düşmüştü bana da. Kendini ispatlama çabası onu gözümden düşürüyordu git gide. Ama kıskançlık, şimdiye kadar asla tatmadığım bir duyguyken, şimdi cildimden; gözeneklerimden fışkırmak üzereydi.

Ece elini Kerem'in dirseğinden okşar gibi kaydırdığında şuurum şaştı ve masalarda oturan insanları umursamadan, çarparak ve yıkarak terk ettim kantini. Sigara içmeliydim. Böyle olmayacaktı, Ece hiç iyi bir tercih değildi, selamını alacak kıymette bile değildi gözümde. Kerem'i en yakın fırsatta ona karşı uyarmam gerekiyordu.

****

Fighter_soul

Beğenenler Ecequeen, Abc ve 57 kişi daha

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Beğenenler Ecequeen, Abc ve 57 kişi daha

Fighter_soul @Ecequeen ellerine sağlık güzellik!

****

Pencere ve kapı deliğinden yolunu gözlemekten dolayı yaşadığım sinir harbi yormuştu beni. Neredeyse elli kere aramıştım ve daha fazla sayıda mesaj göndermiştim ama geri dönen yoktu. Nerede olduğunu bilmiyordum ama kiminle olduğu çok barizdi. 

Ece, Feda ve Doruk arasında olan bitenin içeriğinden emin olamasam bile bu kız bir şeyler yapmıştı onlara. Güzel yüzünün ardında, gözlerindeki deliliği bir tek ben mi görebiliyordum anlamıyordum. Merak, sinir ve kıskançlıktan yorgun düşen bedenimi odama taşıdım. Yatağım bile batar hale gelmişti. Çocukluğumu sevdiğimi anladığım zaman zarfı bu olmamalıydı. Gerçi sürekli ayrılmaz ikizler gibi gezmeye devam etseydik, hislerimin gücünü kavrar mıydım orası da meçhuldü. Zaman mevhumunu yitirmeme neden olan düşünce kargaşası içinde rahatsız bir uykuya daldım.

Birisi kolumu dürtüyor ve hiç de hoş olmayacak şekilde çekiştiriyordu.

"Lan Faruk, ulan Faruk! Uyansana it!"

KURBAĞAWhere stories live. Discover now