Sex On Fire / Changlix [Türkçe Çeviri]

6

head while i'm driving, i'm driving

Öğle yemeği için zil çaldığında, iki çocuk yavaşça yerinden kalktı. Changbin yürüyüp gitmeden önce Felix'in sırtına birkaç kere yavaşça vurdu.

Felix keyiflice iç çekip, öğle yemeği için merdivenleri indi. Aklından çok fazla düşünce geçtiğinden yemek masasına geldiğini farkedememişti.

"Ders boyunca neredeydin?" Seungmin gözlerini kısarak sordu. Felix sadece omuz silkip Chan'in yanına oturdu.

Felix diğerlerine Changbin'den özür dilediğini söylemek istememişti, bunu asla dillendirmeyecekti.

"Felix hyung bu Kangmin. Bizimle oturacak. Yeni geldi." Felix Kangmin'e yavaşça el salladı. "Hey, ben Felix."

Çocuk Jeongin'den küçüktü. Kesinlikle daha küçük görünüyordu. En fazla on beş yaşında olabilirdi.

Felix onlara doğru yaklaşan bir ses duydu ve onlara doğru gelen Minho ve Jisung'u gördü.

"Felix ve Changbin'in sarıldığını gördüm." Jisung yüksek sesle söyledi ve masaya seslice oturdu.

Felix dondu. İnsanlar onu ve Changbin'i birlikte görmüşler miydi? Bu iyi olmayabilirdi.

Seungmin Felix'e doğru dönüp suçlayıcı bir bakış attı. "N'oluyor? Sarılma mı?"

Felix omuz silkip yemeğine baktı. Artık aç hissetmiyordu.

"Felix sana birçok kez söyledik! O iyi biri değil. Seni sadece incitecek." Chan iç çekti ve kafasını salladı.

Felix cevap vermedi.

Jeongin Felix'in omzuna yavaş ve nazik bir şekilde vurdu, ta ki sözlerine kadar.

" O bir pislik. Kaç kişiyi incittiğini biliyor musun? Seni de sadece incitecek (falan filan cnfırhfoe) ve senin incindiğini görmek istemiyorum. Tamam mı?"

Beni inciten şey onun hakkında saçma sapan konuşmanız. O bana karşı iyi. Sanırım. Ne olmuş yani?

"Ondan hoşlanman sorun değil Felix. Anlıyoruz, O okulun kötü çocuğu. Bununla ilgilenen çok fazla insan var. Ama o senin için iyi değil ve asla değişmeyecek. Bu yüzden hislerinden vazgeçmen daha iyi olur." Minho ağzına birkaç patates kızartması atarken omuz silkti.

Jisung başını salladı. "Evet, üzgünüm ama o gerçekten kötü biri. Örnek vermek gerekirse bir keresinde erkek kardeşimi merdivenlerden itti ve kardeşimin kolu kırıldı. Başka bir seferde kardeşimi dolapların orada sıkıştırıp karnını yumrukladı. Tamam belki kardeşim bir çeşit salak olabilir ama-"

"Jisung, çeneni kapat." Minhı gülüp, genç olanın koluna vurdu. Felix gülümsedi ama çok geçmeden Kangmin ayağa kalktı ve masaya vurdu.

"Onu rahat bırakın!" Çocuk gözlerinden yaşlar süzülürken bağırdı.

"Woah Kangmin, Ne oldu?" Jeongin endişeli bir yüz ifadesiyle sordu.

"Changbin benim abim."