Modası Geçmiş Pijama Partisi

487 31 116
                                    

Karda bıraktığı izleri asasıyla yok ederken bu işin giderek zahmetli bir hâl almaya başladığını fark etti Aaron.

Rougwood ile balodan önce son buluşması olacaktı bu, yine de gerilmekten ve eski yara izlerine dokunmaktan kendini alamıyordu. Saklaması gereken şeyler vardı ve eğer Rougwood başarısız olduğunu öğrenirse.. Eh bunu düşünmek istemiyordu işte.

Son bir kez arkasındaki dokunulmamış kara baktı ve iyi iş çıkardığını düşünerek yasak ormana daldı.

Aaron'un yasak ormandan ilk zamanlar ödü kopuyordu çünkü etraf karanlıktı, karanlıkla ilgili yetimhaneden kalan ve hiç de hoş olmayan anıları vardı. Ancak buna alışmak zorunda olduğunu fark etmiş ve kendini korkusunu yenmeye zorlamıştı.

Aslında hâlâ biraz korkuyordu buradan ama yine de kendini rahatlamış hissediyordu. Çünkü bazen kendinden daha karanlık bir şeyler görmeye ihtiyacı oluyordu ve yasak orman bunun için mükemmeldi.

Ormanın derinliklerine doğru ilerlerken ısınmak için ellerini ovuşturdu Aaron ve o sırada arkasından gelen bir ses duydu.

Birinin ya da bir şeyin arkasındaki çalılığın hışırdamasına sebep olduğunu biliyordu. Yavaşça asasını kavrayıp dikkatlice çalılığa doğru yürüdü ve asasını çalılığa yöneltti. Karşılaşmayı düşündüğü şey kesinlikle bir tavşan değildi, üstelik minik, pofuduk ve bembeyaz bir kar tavşanı hiç değildi.

"Küçük birine göre oldukça ses çıkartıyorsun" dedi Aaron bir tavşanla konuştuğunu görmezden gelmeye çalışarak.

Buna karşılık o küçük beyaz şey kulaklarını oynatmıştı. Aaron iç çekerek kar tavşanını kucağına aldı ve geldiği yere doğru dönmeye başladı. Yürürken bir yandan da "Senin için geri döndüğüme inanamıyorum" diye mırıldanıyordu. Sonunda ormanın çıkışına geldiğinde tavşanı yere indirdi.

"Orası senin için güvenli değil ufaklık" diye söyledi kar tavşanının tüylerini okşarken "Eminim Hagrid seni bulduğunda her hayvana yaptığı gibi seni de evlatlık edinir"

Buna karşılık tavşan bıyıklarını oynatarak Aaron'a sürtündü. Aaron tavşanı Hagrid'in kapısının önüne bırakıp asasının yardımıyla kapıyı tıklattı ve tekrar ormana girdi. Arkasından Hagrid'in tavşanı sevdiğine dair sesler geldiğindeyse hafifçe gülümsedi. Rougwood geç kaldığı için muhtemelen çok kızacaktı ancak o bıyıklı küçük şeyi yasak ormanda bırakmaya içi el vermemişti. Üstelik yaratığın gümüş rengi tüyleri ona birini hatırlatıyordu.

Sonunda Rougwood ile buluşma noktalarına geldiğinde onu elleri uzun deri paltosunun ceplerinde sabırsızca beklerken buldu.

"Nihayet!" diye homurdandı Rougwood "Bu lanet yerde donarak öleceğimi sandım çocuk"

"Isı tılsımı diye bir şey var" Aaron gözlerini devirerek konuştuğunda Rougwood'dan ters bir bakış yedi ve boğazını temizleyerek konuşmasına devam etti.

"Plan işe yarıyor, artık kızın tamamen zihnindeyim ancak-"

"Ancak ne?" diye hırladı Rougwood

Catch Me İf You Can (Scorose)Where stories live. Discover now