Hit The Lights

111 8 8
                                    

"Selena... Selena... Selena kalk hadi artık ya. Uykucu! Selenaaaa sana diyorum beni duyuyor musun?"

Gözlerimi açtım. Birkaç saniye karşımdakinin kim olduğunu anlayamadım çünkü çok bulanık gözüküyordu. Sonra onun canım arkadaşım Taylor olduğunu anladım. Birkaç saniye yüzüne hiçbir tepki vermeden öylece boş boş baktım. Yorganı üstümden almıştı. Yorganı geri üstüme çektim ve gözlerimi kapattım. O ise hiç vazgeçecek gibi görünmüyordu. Yorganı yine üstümden çekti ve beni gıdıklamaya başladı. "Hayır! Yapma Taylor kalkıyorum tamam." diye bağırdım. O gıdıklamayı bırakınca yorganı yine üstüme çektim.

Bana gözlerini devirerek baktı ve "Şimdi görürsün sen!" diyerek gitti. Bir dakika sonra geri geldiğinde elinde bir bardak su vardı ve suyu bana fırlattı. Pijamam ıslanmıştı. "Ya yapma Taylor. Ne yapıyorsun her yerim ıslandı!" diye bağırdım ve üstüne yürüdüm. "Bu yöntem işe yarıyormuş. Baksana yataktan kalktın. Artık hep bu yöntemi kullanacağım." derken bir yandan da gülüyordu. "Ay çok komik Taylor." dedim. O güldükçe daha çok sinirleniyordum. Buz gibi suyu üstüme dökmüştü bir de yetmezmiş gibi kahkahalarla gülüyordu. Sonunda gülmeyi kesti. "Haydi gel. Kahvaltıyı hazırladım Selena." dedi. Ben de "Niye bu kadar erken uyandırdın beni?" diye ona çıkıştım.

"Erken miii? Selena sen saatin kaç olduğunu biliyor musun? 10.30!"

"Ee tamam bugün cumartesi. Uyuyabilirim."

"Bugün kızlarla saat 11.30'da buluşacağımızı unuttun sanırım."

"Ben öyle bir şey hatırlamıyorum."

"Çarşamba günü Gigi bizi aramadı mı?"

"A, evet unutmuşum."

"A, evet unutmuşum." diye taklidimi yaptı. "Hemen gel. Bekliyorum."

"Tamam." dedim ve banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçaladım. Mutfağa geldiğimde mükemmel bir kahvaltı gördüm. Evet, mükemmeldi çünkü orada bir kap Nutella vardı! Ve ayrıca zencefilli çay.

Nutella'ya yamuldum. Sonra da zencefilli çayımı içtim.

"Nutella'dan sonra nasıl zencefilli çay içebiliyorsun, anlamıyorum." dedi.

Hiç cevap vermedim ve doğruca banyoya gidip elimi ve ağzımı yıkadım.

O oflaya oflaya kahvaltı masasını toplarken ben duş alıyordum.

Duştan çıktım ve giyindim.

Sonra o da duşa girdi. O duştayken ben iPad'imden Taylor'un çıkan son şarkısı Delicate'i bir yandan dinliyor, bir yandan da söylüyordum.
Sonra bir sürü şarkı dinledim. Bugün içimde nedenini bilmediğim bir sevinç vardı bu yüzden hareketli şarkılar dinledim.
22, Hit The Lights, We Are Never Ever Getting Back Together, Music Feels Better, Sorry Not Sorry, Cool For The Summer ve I Knew You Were Trouble.

I Knew You Were Trouble tam bitiyorken Taylor geldi. "Ben hazırım. Saat 11.00. Yarım saat içinde kafeye anca varırız.

"Hangi kafe?" diye sordum.

"Tabii ki de Starbucks."

"Tamam." dedim ve çantamı aldım. Çıktık.

Taylor'un dediği doğruydu. Oraya paparazziler yüzünden anca varacaktık. Yolun yarısında paparazziler bizi takip etmeye başlamıştı. Yanımıza geldiler ve nereye gittiğimizi sordular.

Taylor, "Kafeye falan gidiyoruz." dedi ama dediğine bin pişman olmuştu çünkü şimdi "Hangi kafe?" diye sormaya başlamışlardı.

15 dakika sonra onlardan kurtulduk. Kafeye çok yaklaşmıştık. Birden telefonum çalmaya başladı. Demi arıyordu. Açtım ve "Efendim Demi?" dedim.

"Nerde kaldınız? Hepimiz sizi bekliyoruz. Kylie başımızın etini yiyor nerde kaldılar diye.

Kylie'nin sesi duyuldu. "Ya Demi küserim ha. Ben başınızın etini yemiyorum bir kere."

Gigi de "Hı hı kesin." dedi.

Ben de "Tamam, geliyoruz." dedim.

Ve Taylor'a telefonda duyduklarımı anlattım. Güldü. Sonunda kafeye varmıştık. Gigi bizi görünce el salladı.

Onları çok özlemiştim. Bir aydır görüşmüyorduk. Birbirimize sarıldık. Sonra Taylor hepimize içecek ısmarladı.

İtiraz ettik ama aldırmadı.

Daha sonra sohbete daldık.

Mutluluğumun nedenini anlamıştım. Mutluluğumun sebebi iyi günde de kötü günde de yanımda olan arkadaşlarımın olmasıydı.

(Arkadaşlar hikayeyi oylayıp yorum yapmayı unutmayın.) ❤❤❤

Back To You | Bir Aşk Hikayesi (Jelena) (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin