Bu bölümü bölüm gelmesi için oy ve yorum sınırını geçmeye çalışan okurlarıma ithaf ediyorum. Sınır geçilmese de bölüm atacağım dememe rağmen bölümün hemen gelmesi için çok uğraşıyorlar.
Törenin ardından soylular saraydan gönderilmiş, her şey planlandığı ve her zaman olduğu gibi ilerlemişti. Kral yine odasına geçip krallık ve saray hakkındaki raporları incelemiş, kraliçe saraydaki eksikleri kontrol etmiş, hizmetliler ise işlerine dönmüştü. Birkaç şey dışında her şey aynıydı. Örneğin Fedor törenden sonra tüm gün odasında kalmış, Ares ve Olivia kendi saraylarına gitmeyi ertelemişlerdi.
Bir diğer değişiklik ise Lacy toprağın altına, sadece borular yardımıyla hava alan odaya yerleştirilmişti.
(Y.N: Bunun olacağının spoisini vermiştim ama kimse üstünde durmadı)
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kral Andrea törenden hemen sonra kendi krallığına dönmesi gerektiğini, üç günden daha fazla tahtının boş kalmasını istemediğini söylemiş ve Lacy'yi de yanında götürmek istemişti. Kraliçenin bu duruma itiraz etmesiyle kral da bu isteği onaylamayıp geri çevirmişti. Bunun üzerine Andrea ise prensesin o dönene kadar kendi odasında değil, ona özel yapılan toprak odada kalmasında ısrar etmişti.
Andrea kıskanç bir adamdı. Prensesin ondan yaşça daha genç olması, prensesin ona karşı soğuk tavırları kıskançlığının artmasına sebep oluyordu. Saraydaki hiçbir şövalyenin gözü Lacy'yi görsün istemiyordu. Lacy'nin güzelliği yalnız onun başını döndürsün, Lacy sadece ona özel olsun istiyor, onu kimseyle paylaşmak istemiyordu. Bu yüzden toprak oda konusunda ısrar etmişti. Böylece Lacy onun geri gelmesini kimsenin görmeyeceği bir yerde bekleyebilirdi.
(Y.N: Bu tür bir düşünceyi savunuyorsanız tedavi olmanızı öneririm. Kızı kimseye göstermemek için o odanın içinde ölmesine razı olan birinden bahsediyoruz.)
Kral, Andrea'nın ısrarları sonucu bu kararı onaylamıştı. Lacy'nin güçlerinin ne olduğunu bilmediği için o da bu fikre sıcak bakmıştı. Tüm aile bireylerini Andrea gittikten sonra yanına çağırmış ve Andrea'nın Lacy'yi yanında götürme isteğini, kabul etmediğinde Lacy'yi toprak odaya kapatma fikrini söylemişti. Kralın bu kararı onayladığını duyurmuştu.
''Kendi odama da kapanabilirim. Söz veriyorum, asla dışarı çıkmayacağım.'' dedi Lacy göğsü sıkışır gibi olurken. ''Kapımı kilitlerim. Ne kilitlediğim kapıyı açarım, ne pencereden başımı bir kez bile dışarı çıkartırım. Beni oraya hapsetmeyin.'' Kral derin bir nefes alıp kraliçeye baktı baygın bakışlarıyla. Lacy'nin alınan her karara karşı çıkması canını sıkıyordu. Prenses olabilirdi ama yetkinin kralda olduğunu unutmamalıydı.
''Lacy av zamanındaki dilek hakkını o odaya girmemek için kullandı. Toplantıda krallıktaki ve imparatorluktaki soylular bunu kabul etmişti. Şimdi sadece iki kişinin aldığı ani bir kararla prensesi oraya mı kapatacaksınız?'' dedi Ares her zamanki dik duruşunu bozmayarak. Fedor hemen yanında söylenecek herhangi karşıt bir düşünce için hazır olda duruyor, söyleyeceklerini planlıyordu.
