Mavi gözlü genç kadın uzaktan belli oldu. Savaş birden şaşırmış birden de heyecanlanmıştı sebepsizce. Attığı o yumruk günlerdir aklından çıkmamıştı. Acısı geçmişti belki ama gururu kırılmıştı belli ki.
"Konuşabilir miyiz?" Dedi genç kadın yarım ağızla. Savaş hiç istifini bozmadan gözlerini yukarı dikti.
"Konuşmak?! Medeniyet sende ne arar? Senin anladığın dil biraz farklı. " dedi imalı bir sesle. İçin için bağırıp çağırmak istese de bir şey engel oluyordu. Kız olduğu içindi ona göre.
"Abartma istersen. 2 dakika yalnızca. "
"Buyur! "
"Hakkını helal et. Onca kişi içinde sana vurmamalıydım. Kusura bakma. "
"Özür dile helal edeyim hakkımı"
"Pardon? Hayatta tek birinden özür diledim. Ondan başka birinden de özür dilemedim. Sınırını aşma!"
"Affetmiyorum o zaman!"
"Ben sana beni affet demedim bu bir. İkincisi de hakkını helal et dedim helal edecek misin?" Dedi masum bir sesle. Savaş birden ne olduysa yumuşamıştı.
"Bir gün boyunca ne istersem yapacaksın ama!"
"Derken?"
"Zor bir şey söylemedim bir gün boyunca ne istersem yaparsan helal ederim hakkımı. "
"Hayatta olmaz!!!" Dedi Deniz kat-i bir dille.
"Büyük konuşma!"
"Yapmayacağım o kadar!!! Hadi selametle!!!" Deyip hızlıca ayrıldı oradan.
Bu inat nereye kadar devam edecekti peki?
Selamünaleyküm böyle arada gelecek bölümden kesitler atayım mı nasıl olur?
Kendinize iyi bakın, Allah'a emanet 💜🌙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sindirella'nın Pembe Kramponu -DÜZENLEMEDE-
Spiritual~25.02.2017~ •Tüm telif hakları saklıdır. İzinsiz alınması halinde yasal işlem başlatılacaktır. ***** İnsanın ilk hücresi oluştuğunda kaderi yazılırmış alnına. Deniz'in de kaderi hüzün doluymuş demek ki... Öyle ya kırık kalbi düzelmemiş bir türlü...
