(8) Benimkisi Ölüm Kalım Meselesiydi.

184K 11.2K 12.1K
                                    

"O da bilmiyordu değil mi? Benimle ne yapacağını o da bilmiyordu."

Gözlerimi kapattım, karanlıktı ama ben yine de gözlerimi kapatmıştım. Açık camdan dolayı rüzgâr burnuma çam ağaçlarının kokusunu getiriyordu. Sonbaharın son demlerini yaşayan yüreğim, amansız bir hastalığın pençesinde kıvranıyordu. Gözlerim kapalı ve aklımda son okuduğum kitaptan birkaç alıntı. Sahi konusu neydi kitabın? Unuttuğumu fark ettim. Tuhaf oysaki bu sabah okumuştum. Aniden aradığım cevaplar doluşuyor aklıma. Bir kadını anlatıyordu. Sevdiği tarafından ihanete uğrayan bir kadını anlatıyordu. Ve ben kitapta adamdan çok kadından nefret ettiğimi hatırlıyorum. Bıçak kalbimin üzerine doğru süzülüyordu ve ben, kendimi kitabı düşünmek için zorluyordum. Evet, kadın benim nefretimi hak etmişti çünkü o da ihanet etmişti. Nefes alışlarım gittikçe hızlanıyordu. Sırf adama olan kızgınlığı yüzünden kadın da onu başka biriyle aldatmıştı. Lânet olsun, aklımı bıçaktan uzaklaştırmalıydım. Kadının ihanetini saçma bulmuştum. Ateşe ateşle karşılık vermişti ve onu aldatan adamdan bir farkı kalmamıştı. Bana göre kadının ihaneti adama değildi kalbinde taşıdığı aşkınaydı. Rüzgâr saçlarımı uçurtuyor ve her teli onun hemen arkamdaki yüzüne savruluyordu.

Olmuyor! Aklımı saçma sapan şeylerle meşgul etmeye çalışıyordum, fakat arkamda nefesi, göğsümde keskin bıçağı varken bu imkânsızdı.

Bekledikçe korkum daha da şiddetlenip çoğalıyordu ve bir kere yerine bin kere ölüyordum. Hâlâ neyi bekliyordu? Böyle yaparak daha çok acı çektiğimi görmüyor muydu? Derin bir nefes alarak usulca gözlerimi açtım. Gök gürültüsünü andıran kalbimin çıkardığı sesler tüm odayı dolduruyordu. Kaçmak istiyordum, hemen şimdi ondan kurtulmak istiyordum. Aniden kalbimdeki bıçağı çekti ve omzumu kavrayıp sırtımın duvara gelmesine sebep oldu. Her şey o kadar hızlı olmuştu ki arkamdayken bir anda kendimi o ve duvarın arasında sıkışıp kalmış buldum. Şimdi tam karşımdaydı. Verdiği öfkeli nefesleri yüzümün her santiminde hissedebiliyordum. Evet, bana kızgındı çünkü yeniden bıçağı göğsüme dayamasından anlıyordum. İyi ama neden? Onu kızdıracak ne yapmış olabilirim?

Bıçağı tişörtümün üzerine hafifçe bastırdığında gözlerim doldu. "Bu gece hiç olmadığı kadar seni öldürmek istiyorum!" Öfkeyle dişlerinin arasında söyledikleri hıçkırmama sebep oldu.

Bıçağı bastırıyor ama kanatmıyordu. Ansızın aklıma hiç olmayacak bir şey geldi, afalladım. Bu olabilir miydi? Beni öldürmek konusunda kararsız olabilir miydi? Saçmalık, bu ihtimal kendi düşüncelerimin aptalca bir hayal ürünüydü. Derin derin nefesler alırken gözlerimi esir alan nem yanaklarımın ıslanmasına neden oldu. Odamda büyük bir deprem oluyor ve ben sarsıntının arasında kalmış gibiyim. Önce deli gibi ağlamak, hemen sonra nefesim kesilene kadar koşmak istiyorum. Buradan, ondan ve bu okuldan uzağa gitmek istiyorum. Hemen sonra aklıma bir şey geliyor ve ben koşamıyorum. Kaçsam nereye gidebilirim ki? Bu gerçek kötü bir şaka ya da doğum günü pastasının içinde binlerce böcek çıkması gibi korkunçtu. Aklım rüzgâra kapılmış küçük bir tüy gibi uçuşuyor güz sancısına. Ben ne yapıyorum? Ne yapmam gerekiyor? Daha birçok soru ve tek bir cevap, 'Bilmiyorum.' Titreyen ellerimi uzattım ve göğsümde duran soğuk elini tuttum. Ürperdim, eli soğuktu fazla soğuk. Ona olan bu küçük teması sevmemişti kalbim. Bana baktığını hissediyorum, ne yapacağımı görmek istiyordu. Ne yaptığımı bilmiyordum.

Ve kendimden beklemediğim bir şey yaptım.

Aniden bıçağı tuttuğu elini kavradım ve sertçe göğsüme doğru çektim. Fakat bunu yapacağımı tahmin etmiş gibi hızla bıçağı göğsümden çekip yere atmıştı. Bıçağın zemine düşerken çıkardığı tok sesler alamadığım nefeslerin günahını taşıyordu. Kendimde değildim, aklım bomboş ve silinmiş gibiydi. Çığlık atmak istiyorum, deli gibi tüm odayı dolduracak çığlıklar ama yapamadım. Şu durumda çığlık atacak bir sesim bile yoktu. Onu kızdırmıştım. "Bunu yapacaktın! Engel olmasaydım bunu gerçekten yapacaktın!" Sesi öfkeli ama bir o kadar da şaşkın geliyordu.

ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin