Sabah erkenden Mardin e gitmek için hazırlanmaya başladık. Hayla Mardin e neden gidiyoruz bilmiyorum. Kesin kötü bir şeyler oldu ve bunu benden gizliyorlar.Ama ben de Adaysam bunu öğrenirim o yüzden hemen kuzeni mi aradım 5. çalıştan sonra nihayet açtı telefonu.
' Kuzen sana oo telefonu niye veriyorlar ki zaten kullanmıyorsun.Telefonun başında neredeyse ağaç oldum yaa.' diye sızladım tabi ki benim kuzenim odun olduğu için hemen tersledi. Neyse bir süre böyle konuştuktan sonra kuzenim
' Ada sen beni aramazdın ne oldu hayırdır diye sordu.' Yani kısacası sadede gel dedi.
' Baran cığım Mardin de bir sorun mu var. Ya dün babam hazırlanan Mardin e gidiyoruz diyince meraklandım bana da hiç bir şey anlatmadılar yani kısacası bana ne olduğunu anlatır mısın ?' dedim en tatlı sesimle.
' Kuzen valla burada durumlar karışık abim Mardin ağasının kızını kaçırdı.' dedi .
Bende iyice meraklanıp ' Eee devam et ' diye sızlandım.
' İşte ee si kuzen ya abimi ve kızı vuracaklar ya da berdel olacak.' dedi.
'Ama ben hayla neden bizim oraya gittiğimizi anlamadım.' dedim
Baran da açıklama zahmetine girip
' Kuzen dedem öldükten sonra amcamın yani senin babanın sözü geçmeye basladı . O yüzden amcam buraya gelip olaya el atması gerekiyor. Sizde onun için geliyorsunuzdur.' dedi
' Tamam kuzen sagol .Mardin e gelince görüşürüz.' deyip telefonu kapattım.
Son hazırlıklarımı da yapıp duşa girdim.Duştan sonra Mardin e giderken giyeceğim su yeşili şortumla,beyaz renk salaş kalın askılı badimi giydim.
Hazırlandıktan sonra bavulumu da alıp aşağıya indim. Annemgilin yatak odasından sesi gelince meraklanıp onları dinlemeye başladım.
Annem babama ,
' Ali Ada yı oraya götürmesek.' dedi. Babam ise
' Hayatım töre kuralları yüzüne Ada nın da bizimle gelmesi gerekiyor.' dedi.
Konuşmalarından birşey anlamadığım için birşeyler atıştırmak amaçlı mutfağa yöneldim.
Ben birşey yerken annem
' Hadi Ada uçağa geç kalıcaz.' diye bağırdı.
' Tamam anne geliyorum.'diye bağırmasına karşılık bağırarak cevap verdim.
30 dakika sonra havaalanına geldik. Uçağımızın kalkmasına 10 dakika olduğundan dolayı gişeden geçip bavullarımızı uçağa yerleştirdik.Uçak kalkmak için hareketlendiğinde uyumak için gözlerimi kapattım.
Yaklaşık 1 saat içerisinde Mardin e iniş yaptık bizi havaalanın kapısında siyah bir jip karşıladı. Jipe binip konağa doğru yol aldık.
Konağın önüne geldiğimizde tamtamına 20 tane araba vardı. Konağın etrafında ise izbandut gibi 50 te yakın takım elbisesi adamlar dolaşıyordu.Ben etrafa şaşkınca bakınırken annenin sesiyle kendime geldim.
'Ada kızım bavulunu al yukarı kuzenlerinin yanına çık hemen tamam mı aşağı da sakın oyalanma.' diye tembih etti.
Bende annenin bana dediği üzerine bavulumu alıp yukarı çıkan merdivenlere yöneldim.
Merdivenlerden çıkarken önüme bakmadığım için karşımdan gelen kişiye çarptım. Çarpmanın etkisiyle bavulumu elimden yere yuvarlandı ve içinde ne varsa etrafa saçıldı. Ben şaşkınca bavuluma bakarken çarptığım kişi bana sinirli bakışlarıyla bakıp çemkirmeye başladı.
' Sen ne sakar şeysin ya önüne baksana' diye bağırdı.
Ah pardon bu insan bana az önce bağırdı mı? Tabi ki bana gelen sinir dalgasıyla adama dönüp bağırmaya başladım.
' Cüssene bakıpta konuşur musun? Sanki ben sana bile bile çarptım. Dikkatsizlik yüzüne oldu. Hem sen bana ne hakla bağırırsın! Kimsin sen!?'
Adam suratıma uzaylı görmüş gibi bakmaya başladı. Tabi bende ona sinirli bakışlar atmaya devam ettim.
Biz böyle merdivende birbirimize bakarken kuzenim Baran yanımıza
' Ada nerdesin sen. Kuzen etrafın haline ne sen kıyafetlerini neden ortaya saçıyorsun ' diye söylene söylene geliyordu ki bir anda karışımdaki varlığı görüp bir iki saniye şaşkın şaşkın bize baktı.Sonra bana dönüp ' ne oldu ' der gibisinden bakınca bende açıklama yapma gereği duydum.
' Kuzen şu karışımdaki gördüğün insan kılıklı oduna çarpınca bavulumu yere düştü. Ondan sonra beyefendi odunluğunu sergileyip bana bağırmaya başladı. O bana bağırınca bende ona bağırdım. İşte gene çok konuştum yardım etse şu eşyalarını topluyum' dedim.
' Kuzen sen bırak şimdi bavulumu ben hizmetlilere haber veririm onlar toplar da sen ağamızdan özür dilesen diyorum.' dedi.
' Baran ağam derken.' diye sordu bende.
O anda karışımdaki odun yalandan öksürdü. Ben bir ona bir Baran a bakıp
' Ağa bu mu ? ' dedim şaşkınca.
Baran da beni onaylar bir şekilde kafasını salladıktan sonra
' Özür dilesen diyorum kuzenciğim.Ağamıza ayıp olmasın' dedi.
' Kuzen ben kim bundan özür dilemek kim.Saçmalama bana bağırmadan önce düşünecekti' diyip. Merdivenden hızlı bir şekil de yukarı çıktım. Baran an da arkamdan benim adıma özür dilediğini duydum.Ama bunun hıncını daha sonra alırım Baran dan. Hızla odaya girip kapıyı çarptım.
Sinirden odayı dört döndüm.Ağa bozuntusu ne olacak! Gelmiş bir de bana bağırıyor.Odun işte ne olucak
Odun modun ama yakışıklı yaa.
Saçmalama Ada yakışıklı falan değil düşünme onu. Kendi kendime konuşmayı bitirince kapı çalındı ve içeriye 30 lu yaşlarda bir kadın girdi.
' Baran ağa emretti hanımım bavulunuzu toplayıp getirdim' dedi. Bavulumu içeriye koyup çıktı. Bende kıyafetleri mi alıp duşa girmek için hazırlandım zaten en iyi şuan ki sinirime sıcak su iyi gelecek...
Duştan sonra yorgun olduğum için hemen yatağa girdim.. Zaten anca günün yorgunluğunu biraz olsun uyuyarak geçirmek istedim. Hem sinirli de olunca bu biraz bana mantıklı geldi. 5 dakika kadar yatakta oyalandıktan sonra göz kapakları kapandı.
