ACIMASIZ [ TAMAMLANDI ]

25 - İtiraf oyunu

...

Film boyunca diken üzerindeydim diyebilirdim Aslında filmin genelinden korkmamıştım ama bazı sahnelerde ya yüzümü yastıkla kapatmıştım yada Mert'e yapışmıştım.

Sonunda film bittiğinde derin bir nefes aldım.

"Bir an korkudan öleceksin sandım," diye konuştu Mert, alayla gülerek.

Ona ters bir bakış fırlatım "sen kendine bak önce, film bitmeseydi korkudan koltuğu neredeyse ıslatacaktın."

Mert saçlarını karıştırarak konuştu, "çok ayıp ayrıca ben hiç korkmadım sen korkma diye şey etmiştim ben," deyip ağzında birşeyler gevelemeye başladı.

"Hı hı tabi tabi," diyerek dalga geçtim.

"Hadi birşeyler yapalım," dedi Burak, düşüncelerimden sıyrılarak Burak'a baktım.

"Ne gibi?" Diye sordu Didem.

"Mesela..." dedi, bir süre düşünerek.

"Şişe çevirmece nasıl,? diye öneride bulundu Didem.

Mert, "ıyy" diye araya girdi yüzünü buruşturarak. "Sıkılmadınız mı bu tipik ergen oyunlarından?" Diyerek hoşnutsuzluğunu dile getirdi.

"Ne diye oyunlarla uğraşıyoruz ki, açalım bir korku filmi daha izleyelim." Diye konuştu Ateş, bana bakıp sırıtarak.

"Olmaz!" Diye itiraz ettim hiddetle. Sırf gıcıklığına yapıyordu. PİSLİK.

"Benim bir fikrim var.." dedi mert. Hepimiz ona bakınca. "İtiraf etme oyununa ne dersiniz bence gayet eğlenceli .?" Diye bir öneri de bulunduğunda ben dahil salonda bir kaç kişinin de Mert'in ne dediğini anlamayıp aval aval Mert'in yüzüne baktık.

"Nasıl oynanıyor?" diye sordu Didem sessizliğini bozarak.

Burak, araya girip konuşmaya başladı. "Bence de fena fikir değil," diyerek Mert'i onayladı.

Didem Burak'a kaçamak bir bakış attıktan sonra, "keşke oyunu anlatsanız da bizde ona göre karar versek," diye homurdandı.

"Şu küçükken hep oynadığımız oyun mu?" diye söylendi Ateş pürüzsüz bir sesle.

Mert başıyla onayladı Ateş'in sorusunu "evet."

Ben ısrarla Mert'e bakınca Mert sonunda ısrarlı bakışlarımdan kaçmak adına oyunu anlatmaya başladı. Bakın şimdi oyunu anlatıyorum ama iyi dinleyin deyip ortadaki büyük masanın üstünü boşaltmaya başladı. "Şimdi hepimiz bu masanın etrafına dizileceğiz ve herkes yanına bir veya iki farketmez ne kadar içkiye dayanıklıysa o kadar içki şişesi yanına alacak" diye konuştu yastığı koltuktan alıp yere, masanın başına yerini ayarlarken konuşmaya devam etti, "hatta kızlar sizler birer şişe, erkekler ise en fazla üç şişe yanında bulunduracak."

"Eeee..." diye araya girdi Defne uzatma manasında uzatarak.

"Anlatıyorum ya kızım bölmesene lafımı" diyerek sert çıkışmaya çalıştı.

"Iyi tamam be," diye konuştu Defne homurdanarak.

"Devam et," Mert dedim.

"Işte içki şişelerini yanlarımıza aldıktan sonra, sırayla hepimiz bir birer itiraflarda bulunacağız ve yapılan itiraflar kendiniz için ne kadar büyükse, o kadar içkinizden yudumlayacaksınız."

"Sanırım ben anlamadım," diyerek sitem etti Didem.

Anlaşılmayacak birşey yok canım diyerek açıklamada bulundu Burak. Mesela diyelim ki Mert aşık oldu ve gelip bunu bize söylediği zaman bu bizim için büyük bir itiraf olur hatta çok büyük bir itiraf diyerek güldü. Mert Burak'a ters bir bakış attı. Akabinde devam etti, "aşık oldum zaten." Bak mesela bu bizim için büyük bir etiraf olduğu için biz içkimizden büyük bir yudum alacağız çünkü daha önce Mert hiç aşık olmadığı için bu büyük bir itiraf oluyor." Deyip kahkaha ile güldü, "ama tabi sizin için küçük bir itiraf ise veya normal karşılıyorsanız içkinizden küçük bir yudum almanız yeterli olacak." Diyerek cümlesini bitirdi.