2. Bölüm: Nokta Dedim

7.3K 351 286
                                    

Okula doğru gidiyordum çünkü bugün günlerden pazartesi, ne mutlu bize.

Okul'a gitmek için karşıya geçtim, geçerken solumda Adrien'ın arabası vardı. Ona el salladım ve okulun merdivenlerini çıkmaya başladım.

Okul kapısından girer girmez anlamıştım ki geldiğim yer okuldan başka bir yer olamazdı. Daha okula ilk adımlarımı atıyordum duyduğum ses harika tatilden sonra tabi ki Chloe'nin sesi olmuştu.

Neden bahsediyordu bilmiyorum ama onunla mı uğraşacaktım yani?

Alya sınıfta Mylene, Rose ve Juleka'yı toplamış onlara fotoğraflar gösteriyordu.

'Seçimlere sadece Chloe katılacak, ona yine mi kimse karşı çıkmayacaktı? Bence tam ona göre. Bunların fotokopisini çekip sınıfın her yerini süsleyince başta kızar ama kesin kabul eder.'

Alya konuşurken Juleka beni görmüş olacak ki sesini yükselterek:

'Merhaba Marinette, ay ne kadar özlemişim!' dedi ve beni kucakladı.

'Merhaba Juleka,... Alya,... Rose...'

'Marinette sınıf başkanlığına aday olmaya ne dersin?' diye sordu Rose. Alya yanlış bir şey söylediğini belirtmek için kolunu dirsekledi.

'Auch! Kolumu acıttın Alya, niye vurdun ki şimdi?'

'Marinette, Chloe aday olacak ve yine son üç sene olduğu gibi o başkan olacak. Biz de belki sen başkan olmak istersin diye düşündük, bir iki poster hazırladık. Seçimlerden haberin olmadıği için ve seçimler yarın olacağı için...'

'Başkan mı, ben mi? Hadi ama kızlar ben çok meşgulüm...'

'Neyle uyumakla mı?'

'Hayır, aslında...'

'Aması maması yok sen Marinette Dupaing-Cheng yeni başkan adayısın! NOKTA

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'Aması maması yok sen Marinette Dupaing-Cheng yeni başkan adayısın! NOKTA.'

'Ama Alya...'

'NOKTA DEDİM!'

'Peki apla. Posterlere bakayım bari.'

'Al bak.'

Posterler renkli ve gerçekten güzeldi. Ancak şimdi upuzun yapılacaklar listemde bir de konuşma hazırlamak vardı.

Aslında o kadar uzun değildi ama...

Yine de bana zahmetli ve uzun geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yine de bana zahmetli ve uzun geliyordu.

Ders başladı, teneffüs oldu, sonra yine ders başladı, teneffüs oldu... Okul en sonunda bittiğinde enerjim de tükenmişti.

Eve giderken Adrien bana seslendi.

'Marinette! Bekle!'

Yanıma geldi, konuşmaya başladı.

'Alya bana seçimlere katılacağını söyledi. Başka aday olmadığına göre sana oy vereceğim.'

'Chloe de katılıyor. Hatta sırf o başkan olmasın diye katılıyorum.'

'Ben Chloe'yi aday saymıyorum, ondan baskan falan olmaz, olamaz.'

'😄'

'İyi o zaman yarın görüşürüz!😁'

'Görüşürüz...😊'

Eve vardığımda annem ve babam gizli işler peşindeydi. Kafalarını öne eğmiş, fısıldaşıyorlardı. Ben de bu anı harika bir şekilde böldüm tabi ki.

'Ben geldim!'

'Ah, Marinette, sen geldin...' dedi babam şüphelice.

'Hoşgeldin.' dedi annem olayları alttan almaya çalışırken.

'Ben odama çıkıyorum, biraz uyuyacağım.'

'Tamam tatlım.'

Odama çıktım, kendimi yatağa attım. Annemlerin ne yaptığını düşünemeyecek ya da üstümü değiştiremeyecek kadar yorgun ve bitkindim.

Uyuya kalmışım. Rüyamda gördüklerim ise hoş ve bölünmeye layık olmayan şeylerdi.

Rüyamda bir denizkızı olmuştum ve denize vurmuştum. Sonra Kara Kedi gelip beni kurtarıyordu. Hatta Kara Kedi'nin ta kendisi beni uyandırmadan önce ben ona sarılıyordum.

Uyandığımda pek hoş olmayan tepkiler vermiş olabilirim...

'Ha, he Kara Kedi? Hala rüyada mığım? Ne ara buğaya geldih biz deniz kenarında diil midik yağ?'

'Hehe, hayır değildik prenses. Bu arada prenses umarım uygundur? Neyse sen kalk bi yüzünü yıka bi kendine gel. Sonra üstünü değiştir, belli ki üstünü değiştiremeden uyuya kalmışsın.'

'Belli ki.' dedim ve banyoya geçtim. Üstümü değiştirdim, içeri geri döndüğümde ise karşılaştığım manzara o kadar hoş değildi.

Tamam aslında hoş olmayan bir tarafı yok, biraz hoş konuşayım dedim.

Kara Kedi dilini çıkarmış, bir kağıda bir şeyler yazıyordu.

Geldiğimi fark edince gülümsedi ve kağıdı bana gösterdi.

Kağıdı onu göremeyeceğim şekilde yüzüme yakınlaştırdım ve okumaya başladım. Kağıtta tanıdık gelen şarkı sözleri yazıyordu. Sesli okumaya başladım:

I wouldn't wanna be anybody else.

Kağıdı indirdiğimde Kara Kedi kafasında (kulaklarına) uygun bir şapka takmış elini bana uzatmış, eğilmişti.

'Söyle benimle.'

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Se-lam! Nasılsınız? Bu bölüm bence baya güzel oldu. Önceki hikayelerimdeki gibi bölüm şarkıları olmayacak ama bu hikayede de yine şarkı koyacağım. Başlatın diye işaret verince başlatırsınız.

586 kelime

Bilmiyorum (Marichat) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin