Ben zevkle inlemelerime devam ederken, Chanyeol penisime dişlerini kökünden başlayarak ucuna doğru sürterek beni direk cehennemin bol azaptlı yerine gönderdi.Tanrı aşkına, dişlerini hangi akılla penisime sürter,hemde sertçe.Ağlayacağım,ağlayacagım gercekten bu çok acı verdi.
Hızla başımı koltuktan kaldırarak Chanyeol'u omuzlarından tutarak sertçe ileriye doğru ittim.Sinirden kudurmak üzereydim.Ah,benim güzel penisim morarmasa iyi olur.
"Chanyeol senin var ya ağzına sıçayım.Dişlerini hangi akılla penisime sürtersin,baksana kızardı." Dedim,sertçe.
Chanyeol sert sesimden dolayi irkilerek kendini geri doğru çekti ve yüzü asıldı.Aslında üzgün görünüyordu ve çokta tatlı.
"Özür dilerim,bilmiyordum."Dedi,o kalın sesi içine kaçmıştı.Dudağını birbirine bastırarak öylecede durdu.
"Ne biliyorsun ki sanki ! Yetişkin bir erkek olmana rağmen seks hakkında bir bok bildiğin yok.Sen bu yaşına kadar nasıl yaşadın söylesene?! Gençsin, yakışıklısın ve çokta seksisin ama böyle olsan bile cinsellik hakkında bir tecrüben yoksa ciddi anlamda yetersiz kalırsın ve kimse seni istemez."Acı çeken penisimi baksırımın içine koyup kemerimi bağladım ve konuşmama devam ettim, " Seksten kendini mahrum bırakma.Yoksa üzülen sen olursun şimdi olduğu gibi.Lütfen, şimdi gitmeni istiyorum." Dedim,elimle kapıyı göstererek.Chanyeol bir kaç defa mırıldayarak özür dileyerek mahçup bir suratla odadan yavaşça çıkıp gitti.
Chanyeol'u üzdüğümü biliyordum.
Seks konusunda tecrübeli olması gerekiyordu ve dediğim gibi ona bir şeyler öğretmek boynumun borcuydu.Her ne kadar penisimi acıtsada.
***
Aradan bir hafta geçmişti ve Chanyeol ile her karşılaştıkça yüzümü çevirip ona bakmayı redediyordum.Ona olan azgın hislerimin geri dönmesi için kendime biraz zaman tanıyordum.Ya da bilmiyorum onu belki de geride bırakıp başka zevklere yelken açabilirsim.Doğrusu kendimi Chanyeol'un kollarının arasında bana altan gömerken çok hayal ediyordum arada,ama gözümün önüne onun beceriksiz halleri gelince hayallerimden derhal vazgeçiyordum.Ama onu istiyordumda beni mutlu edemeyeceğini bile bile. Çelişkilerim yüzünden sinir krizi geçiriyordum bazen.
Son dersimden çıktıktan sonra oda'ma doğru ilerledim.Midemdeki pembe azgın kelebeklerim bile bu aralar çok durgundular onlar bile alışkın değildi böyle durumlara.Bu gece eski halinize döndürecem azgın kelebeklerim,bekleyin beni.Yarın hafta sonu olduğu için bu gece içmeye karar vermiştim.Belki sarhoş kafayla birini altına yatabilirdim.Ah,yanlızlık gercekten zor. Mükemmel güzeliğe sahip olan ben yanlızdım.Yanlızlığımla dertlenirken oda'mın önüne gelmiştim bile ve bilin bakalın kapımın önünde kim vardı ?
Chanyeol.
Başını duvara yaslanmış bir vaziyette duruyor ayağıyla yere şekiller çiziyordu.Beni daha görmemişti.
Odama yaklaşıp kapı kilidimi cebimden çıkardığım anda Chanyeol başını yavaşça yerden kaldırıp bana baktı ve güzel bir gülümseme sundu.Gülücüğü öyle hoştuki içimdeki kelebeklerim o anda ters uçup hızla yere çakıldı..Gerçekten çok güzel gülümsüyor.Ama ben hiçte etkilendiğimi göstermeyerek ona yüzümü astım.O halen gülümsemeye devam ediyordu.Tatlı şey.O anda kucağına atlayarak o dolgun dudağına yapışmak sömürmek istiyordum.Ama yapamadım.Çünkü karşımda benim tam tersim olan cinsel konuda umutsuz olan bir varlık vardı.Birde beceriksizce dudağımı öperse o anda sinirle dişlerimle dudağını kopartırdım.Bunu yapardım, zira benden çirkefi yok bu dünyada.
"Neden burdasın ? "diye sordum kapının kilidini açarken.
"Baekhyun sana bir şey söyleyeceğim." Dedi,heyecanlı heyecanlı.Ne olduğunu merak ediyordum.
●Three●
शुरू से प्रारंभ करें:
