Choi MinHo.
Hayatına birden giren ve her şeyin olan adam. Sana her ne kadar sevecen yüzünü gösterse de bazılarına karşı tamamen farklı bir insandı.
Öncelikle bir çete lideriydi.
Silahı vardı. Güzel bir 14'lükdü ve aile yadigarıydı.
Ah bir de seni...
Gerginlikle derin bir nefes aldın. Bugün senin için çok önemli ve heyecanlı bir gündü.
Evleniyordun.
MinHo ile tanışalı 2 yıl olmuştu ve 2 yılın sonunda siz evleniyordunuz. 3 ay önce aldığın evlilik teklifini hiç tereddüt etmeden kabul etmiştin.
"Bir şeyler yemek zorundasın. Aç karnına mihrap'da bayılmak falan mı istiyorsun?" Abinin eşi Yoora kızgınlıkla konuştuğunda ona döndün. Kaşlarını çatmış büyük bir ciddiyetle sana bakıyordu.
"Heyecandan bir şey yiyemiyorum ki." Dudak büzerek konuştuğunda Yoora gözlerine yerleşen şevkatle saçlarını okşadı.
"Ama hayatım aç karnınla bütün gün duramazsın. Ufak tefek atıştır." Kafanı sallayıp onu onayladın. Yoora ve Siwon geçen yılın sonunda evlenmişlerdi. Siwon bir kaç yıldır ilişkileri olduğunu söylemişti sana. Bu arada abin ile aran iyi sayılırdı. En azından onun açısından baktığında haklı olduğunu anlamıştın.
Masada duran telefonun ekranı mesaj bildirimi ile aydınlandığında dikkatini oraya verdin. Ekranda senin ve RiJin'in olduğu fotoğrafı görmen ile gözlerin dolmuştu.
O olaydan sonra RiJin 1 ay yoğun bakımda kalmıştı. Ardından Yifan'ın kararı ile Çin'e götürülmüştü. Ve sen bu zamana dek sadece Yifan'dan iyi olduğuna dair şeyler duymuştun. Onunla konuşmamıştın. Chanyeol'de ondan sadece Yifan sayesinde haber alabiliyordu. Bu mutlu gününde yanında olması gerekirdi ama o yoktu.
Yoora görmeden dolan gözlerini sildin ve telefonunu eline aldın. Mesaj MinHo'dan gelmişti.
'Seni çok özledim aşkım.'
Kıkırdayarak mesajı okudun. Key ve Yoora'nın gelenek ısrarları yüzünden onunla 3 gündür görüşemiyordunuz.
'Bende seni özledim hayatım.' Hızlıca yazıp mesajı gönderdin ve midene bir şeyler göndermek için kendini zorlamaya devam ettin. Çünkü Yoora çok ters bakıyordu.
*** "Neden vakit bu kadar yavaş geçiyor sanki?" MinHo sızlanarak kafasını geriye attığında JoonMyeon gözlerini devirmiş JongHyun ise kıkırdamıştı.
"Biraz daha bu konu hakkında sızlanırsan dügün için değil de başka bir şey için sabırsızlandığını falan düşüneceğim." JongHyun sırıtarak konuştu ve elindeki stres topu ile oynamaya devam etti. Fakat bir süre sonra suratına yastık yemişti.
"Densiz densiz konuşma." MinHo sinirli bir yüz ifadesi ile konuştu.
