19.bölüm

15.2K 990 395
                                    

*Bir sonraki bölüm güncel yb olacak. Burda bitirmiştik. İyi okumalar :)

"Biliyor musun köpek balıkları aslında insan eti yemez."

Bilmiyordum.

"İnsanlara saldırma nedenleri de suyun üstünde fok balığına benzememiz."

Bilmiyordum.

"Zaten ısırık bırakıyorlar. Tadı alınca."

Bunu da bilmiyordum.

Beynim çatlarken sabahtan beri national geographic görevi gören Hazel'e baktım.

"Yani?"

"Yanisi köpekbalıkları masum." dediğinde yüzümü ekşittim.

Arkamdaki ağaca yaslanırken oda yanıma yaslanmıştı.

"Kafanı dağıtmaya çalışıyorum." dediğinde güldüm.

"Köpekbalıklarıyla mı?"

Soruma göz devirirken "Evet" demişti.

"Az kültürlen"

Cevap vermeden gözlerimi kapadım. Oda susmuştu. Tabi Hazel'in suskunluğu saniyelerle sınırlı oluyordu.

"Arya'da köpekbalıklarını sever."

Ve ben köpekbalıklarından nefret etmiştim.

Gerçi Masal'a benziyorlardı. Vahşi gibi gözükselerde aslında değillerdi. Mesela Masal'da ısırıp bırakıyordu. Oda köpekbalığıydı belkide, önceki hayatında falan.

"Ya Tanem" gözlerimi açıp ikinci kez ofladım.

"Keşke seni yanıma almasaydım" dediğimde dudak büzmüştü.

Masal'la olan konuşmadan sonra az bir yalnız kalmak istemiştim. Hazel ise beni yolda yakalayıp kendisini yalnızlığıma ortak etmişti. Şimdi ise 45 dakikadır aynı ağacın altında sohbet ediyorduk. Gerçi bu sohbet sayılmazdı. O anlatıyordu, bende dinlemiş gibi yapıyordum.

"Beni yanına almasaydın şu an ağlıyor olurdun." deyince göz devirdim

"Ben ağlamam." dedim net bir şekilde.

"Ne o öyle duygusuz gibi?" dediğinde ise yine sustum. Ve o yine susmadı.

"Bak bu aşk meşk konularından pek anlamam ama hayvan çiftleşme-"

"Lütfen sus" dedim surat asarak.

Yeter artık her şeyi nasıl hayvanlara yada doğaya bağlayabilirdi bir insan? Hazal bu sefer susunca rahatladım. Bir kaç saniye akan suyu izledik. Ve hayır bu beni hiç rahatlatmıyordu. Aynı suyu banyo olurkende görüyordum. Bir anlamı yoktu benim için.

"Bir ara sevgilim vardı." dediğinde hafif dikkatimi çekmişti.

"İnsan mıydı?" Bunu neden sorduğumu bende bilmiyordum. İnanın.

Hazel kahkaha atarken kafasını salladı. "Veterinerlik okuyordu" bende diyordum bu konu ne zaman hayvanlara gelecek. Hazel anlamış gibi "bunu bilmeden onunla sevgili oldum." demişti. Anlatmasını istediğimi belli edercesine ona döndüm.

"Sonra?" dedim tek kaşımı kaldırırken.

"Birlikte hippi gibi dolaşma hayalimiz vardı." deyince gülümsedim.

Bu ona uygun olurdu. "Ama 16 yaşındaydım ve sadece hayaldi." deyip iç geçirdi. "İkimiz için bilet almıştı ve ben gitmedim." Peki gitse bile o yaşta tek gidemezdi zaten. Gözlerine baktığımda üzgün olduğunu gördüm. Dram ve trajedi bu ara ne kadar hayatımızdaydı böyle. "Sonra ayrıldınız mı?" dediğimde "Hayır be ne ayrılması hala sevgiliyiz." dedi. İşte buna şaşırmıştım. Hiç sevgilisi varmış gibi göstermiyordu Allah için. "Anlattığın şeyin bana hiç faydası olmadı bil." dedim. İçinde ders almam gereken bir konu bile yoktu. "Biliyorum." diyip sırıttı oda. "Ama kabul et bu sefer kafanı dağıttım." Bir kaç saniye yüzünü inceledim. Keyifli duruyordu. Bende gülüp onayladım onu. "Peki ya şimdi ne olacak?" dedim alayla. Dudaklarını büküp "Her şey yoluna girecek." dedi. İşte bu inanmadığım bir şeydi. "Nasıl?" dediğimde bana doğru döndü.

"Şu izcinin bir sevgilisi varmış."

Anlamadan "ha" dediğimde gülümsedi.

"Yaren söyledi."

O an kafamdan milyon tane cümle geçerken "vay şerefsiz" dedim. Bunu duyduğuma üzülmem mi gerekiyordu?

"Masal çok şaşıracak" deyip yerimden kalktım.

"Nereye" diye seslendiğinde sırıtarak elimi kaldırıp izci selamı verdim. Birden moralim yerine gelmişti.

Kız Lisesi (gxg)Where stories live. Discover now