Sürpriz...

2.2K 96 7
                                    

 Üzerimde geceliklerim, ayaklarımı neredeyse hiç kaldırmadan yere sürte sürte indim merdivenleri, üçlü koltuğa oturup arkama yaslandığımda ayaklarımı da orta sehpanın üzerine kaldırıp gözlerimi yumdum sımsıkı…

 Alnımın üzerinde hissettiğim sıcacık elin yanaklarımın üzerine kaymasıyla araladım gözlerimi. Kerem üzerime eğilmiş elini alnıma dayamış telaşlı gözlerle beni seyrediyordu. Yanıma oturup yanaklarımı avuçladı ve gözlerini gözlerime sabitledi…

Kerem: Zeynep, iyi misin?

Zeynep:İyiyim…

 Yanaklarımı avuçlayan elleri, yanaklarım ve alnım arasında gidip geldi bir süre…

Kerem: Ateşin yok değil mi?

Zeynep: Hayır Kerem, yok.

Kerem: Çok solgunsun, yüzünde sap sarı olmuş…

Zeynep: Uykumu alamadım, büyük bir ihtimal o yüzdendir.

Kerem: Neden burada uyudun?

Zeynep: Burada uyumadım. Sabah uyanınca buraya geldim, uyuyup kalmışım…

 Yanağımda ki elini elimin üzerine koyup emin olmak için dudaklarını alnıma bastırdı… Dudaklarını alnımdan çekip yüzüme baktığında meşhur gülümseyişini yerleştirdi hemen suratına…

Kerem: “Hadi o zaman kalk kahvaltı yapalım.” Tebessümle gülümsediğinde yanağında oluşan gamzeye gömülmek istedim o an.”

 Kerem, elini uzatıp masayı gösterdiğinde inanamadım… Ben burada ne kadardır uyuyordum bilmiyorum ama Melis ile Yağmur masayıçoktan hazırlamış, Barışla, Can da masada yerlerine oturmuşlardı bile. Kalkıp elimi yüzümü yıkayıp yerime oturduğumda oyalana oyalana 1 parça peyniri sonunda tabağıma koyabilmiştim…

Kerem: Zeynep, biraz çabuk ol daha 1 saat hazırlanacaksın…

 Kerem’e gözlerimi devirmekle yetinirken çayıma uzandığımda masadaki herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu.

Zeynep: Ne oldu?

Melis: Bir yere mi gideceksiniz?

Zeynep: Evet.

Melis: “İkiniz?”şaşkın bir ifadeyle Yağmur’a baktı.

Kerem: Gidemez miyiz?

Barış: Gidersiniz Tabi…

Yağmur: Nereye?

Zeynep: “Bilmiyorum ki.” Gözlerimi Kerem’e çevirdim.

 Ukala bir tavırla bana baktı…

Kerem: Bende bilmiyorum…

 Kerem telefonunun sesiyle ayağa kalkıp, cebinden çıkardığı telefonunun ekranına bakıp gülümsedi ve mutfağa girdi…

Masadan kalkarken. Kerem’inde duyabileceği şekilde yüksek sesle konuştum…

Zeynep: Gece yarısına kadar Kerem beni geri getirmezse polise haber verin.

 Biz kızlarla çoktan kıkırdamaya başlamıştık ki, Can’ın yaptığı buz gibi espriyle hayattan soğudum.

Can: Neden? Külkedisine mi dönüşeceksin?

Aşık OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin