33- Jungkook's bitch

5.6K 360 208
                                    

"Taehyung, yorulmadın mı hâlâ?"

Omuzlarımı silkerken banka oturdum. "Aslında yoruldum."

Sabahtandır lunaparkta zaman geçiriyorduk ve gerçekten yorulmuştum. Jungkook'un da peşimde koşturduğu için yorulduğunu düşünüyordum.

"Gidelim o zaman?" Yanıma oturarak gözüme girmeye başlayan perçemlerimi eliyle kenara attı. Bu ufak hareketiyle bile nefesimin kesilmesine engel olamamıştım. Onun her hareketinden etkilenmeyi huy edinmiştim âdeta. Fakat aynı şeyi onun için söyleyebilir miydim, meçhul. Çünkü Tanrı aşkına utangaçlıktan ona dokunamıyordum bile.

Etkisinden çıkmaya çalışarak kafamı salladım.

"O zaman gel bakalım prenses." Benden önce ayağa kalkıp elimden tuttu ve çekiştirdi. Arabasına doğru götürdüğünü biliyordum. Ona ayak uydurarak arabanın yanına gelene kadar yürüdüm.

Arabanın kilidi açıldığında havalı bir şekilde kapıyı açtım ve "Ben prenses falan değilim. " diye konuştuktan sonra kapıyı çarparak arabaya bindim. Sırıtarak kafasını iki yana salladı ve sürücü koltuğuna oturdu.

"Jungkook uykum var." Esneyerek arkama yaslandım ve hareketlenmeye başlayan arabanın ön camından geçip giden binaları izledim.

"Seni okula bırakana kadar uyumadan durabilir misin?" Tekrar esnerken omuz silktim. "Hızlı olmana bağlı."

O sırada sessizce mırıldandığını duydum. "Şu durumda bile fesat şeyler düşünebiliyorum.."

Duyduklarımla kızarırken başımı cama çevirerek duymamış gibi yaptım. O da üstünde durmamış ve arabayı kullanmaya devam etmişti.

Birkaç dakika sonra kafam cama vura vura bir hâl olmuştu fakat kafamı geriye çekmek, daha doğrusu hareket etmek için fazlasıyla yorgundum.

En sonunda kafam cama yaslı bir şekilde uyuyakaldım.

.
.
.
.
.

Rahatsız bir şekilde uyandığımda kendimi kocaman bir yatakta uzanmış hakde buldum.

Bu benim yurttaki yatağım değildi?

Bir an korksam da aklıma uyumadan önce olanlar geldi. Jungkook muhtemelen amcası ile karşılaşma riskini göze alamadığı için kendi evine getirmişti.

Rahatsız bir şekilde uyanmamın sebebi alnımın hafifçe sızlamasıydı.

Kocaman esnerken etrafta göz gezdirdim.

Bu muazzam odadaki tek sönük varlık bendim herhalde?

Oda çok güzeldi fakat Jungkook'un yokluğu kalbime saplanır gibi olmuştu. Bu yüzden odaya dikkat edemeden kapıyı açtım.

Gözlerimle etrafı tarayıp duruyordum. Gözlerimin uyumaktan dolayı şiştiğini az çok hissediyordum.

"Demek uyandın." Arkamı dönünce karşılaşmayı beklediğim kişi Jungkook'tu?
Tanımadığım kişiye garip bakışlarımı atarken utandığımı hissediyordum.

"Aigoo yanaklara bak! Ay ponçik misin sen?!" Bir anda yanımda biten beden beni iyice korkutmuştu.

"Ay korkma ayol, ben Jongdae. Bizim bu yakışıklı Jungkook'un kuzeni."

Kaşlarım havanlanmıştı ve karşımdaki adının Jongdae olduğunu söyleyen şahıstan hâlâ korkuyordum çünkü beni yiyecek gibi bakıyordu?

"Ş-Şey ben de Taehyung, memnun oldum." diye mırıldandım.

"Biliyorum canıım, seni tanımayan mı var?" Konuştuktan sonra sesli bir kahkaha atmıştı.

Öhöm, öhöm burada neler oluyor Tanrım!

Still Alive | KookVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin