"Umarım gelen kişi sevişmemizi bölecek kadar önemlidir."

Jimin kıkırdadı. Yavaşça altından kalkarak kapıya doğru ilerledi. Gelen kişinin kim olduğunu bilmesede muhteşem bir anı bozduğu için onu haşlayacaktı.

Kapıyı açınca Jinyoung'u görmesiyle kaşlarını çattı.

"Neden tam Jungkook'la sevişirken evime geliyorsun amip?!"

Jinyoung uyarır gibi öksürdü. Normalde dalga geçmesi gerekirken böyle yapması Jimin'i şaşırtmıştı. Tam neden dalga geçmediğini soracakken arkasında gördüğü sarışın kız ile gözleri sonuna kadar açılmış ve utançla başını eğmişti.

"H-hoşgeldiniz."

Kızın kendisinden uzun olduğu yetmiyormuş gibi birde boyunun yarısı kadar topukları olan bir ayakkabı giymesi sinirlerini bozmuştu Jimin'in. İçeri girerlerken Jinyoung'u kıstırıp sinirle fısıldadı;

"Bu kız kim ve neden benim evime geliyor?"

Jinyoung sinir bozucu bir rahatlıkla göz kırptı;

"Ah, kız arkadaşım. Tam olarak 1 gün 4 saat 37 dakikadır çıkıyoruz."

Jimin anlamayan gözlerle ona bakarken kolundaki saate bakarak heyecanla fısıldadı;

"Birazdan 38 dakika olacak!"

Jimin içerde oturmuş Jungkook ile konuşmaya çalışan kıza delici bakışlar atıyordu.

"Adı ne?"

"Alexandra. Rus kendisi, dediğin şeylerin yarısını anlamayacaktır, ama sen yine de dikkatli konuş. Korecesi berbat olsada arada anlayacağı tutuyor."

Jungkook'la sevişmesinin iki gerizekalı yüzünden bozulduğunu hatırladıkça daha çok sinirleniyordu.

"Neden rus sevgilini benim evime getirdiğini sormaktan korksamda soracağım."

Jinyoung bilmiyorum dercesine omzunu silkti. İlk defa sevgilisi olduğu için ne yapacağını şaşırmıştı belli ki.

5 dakika önce yaşadığı mükemmel anları düşünerek kendini avuturken Jinyoung'a oturması için koltuğu işaret etti. O da yanına oturduktan sonra gözlerini Jungkook'a dikti. Şuan ki durumdan ne kadar hoşnutsuz olduğu çatık kaşlarından soldakinin daha eğik olmasından belli oluyordu. Jimin bunu bile ezbere bilirdi, sağ kaşı eğik ise bu alay barındıran bir ifadeydi ama şuanki gibiyse durum ciddiydi. Jungkook'u en sinirlendiren şeylerden biriydi bu durum; Jimin ile olan sevişmesinin saçma sapan sebeplerden bölünmesi. Ya sevişirken Jimin'in heyecandan çişi gelir ya da kapı çalardı.

Alexandra Jinyoung'a bir şeyler fısıldadığında Jimin direk ikisine bakmaya başlamıştı. Bu kızdan hiç hoşlanmışa benzemiyordu.

Jinyoung bir süre dinledikten sonra dediklerini çevirdi;

"Jungkook'u tanıyorum diyor, haber programından gördü büyük ihtimalle."

Jimin'e bakarak gergince gülümsediğinde sinirden kızardığını farketti. Öte yandan Jungkook heyecanlı görünüyordu. Hafifçe öksürdükten sonra gülümsedi;

"Memnun oldum o halde."

Bacağından küçük bir et parçasının kopuyormuş gibi acımasıyla gözlerini oraya dikti. Bağırmamak için kendini zor tutuyordu. Sinirle fısıldadı;

"Jimin etimi sıkmayı bırakır mısın?"

Jimin sanki transa geçmiş gibi kıza bakıyordu.

"Bir daha onunla konuşayım deme."

Porn Link 2 | JikookWhere stories live. Discover now