Pénte

1.4K 132 27
                                    

                                   5

Kafe de notlarımı geçiriyor bir yandan saatime bakıyordum. Ders başlamak üzereydi. Kasım ayının sonuna doğru geliyorduk ve hava çok soğuktu.

Ceketimin önünü kapatıp notlarımı topladım. Ayağa kalktığım an Jimin koşarak yanıma geldi.

"Hyung!"
Kolumu tutarak yavaşladı ve nefesini düzeltti.

"Ne oldu Jimin?"

"Bugün benimle dışarı çıkar mısın?"

Kalemi yerine koyarak Jimin'e baktım.

"Hayır Jimin. Meşgulüm."

Alaycı gülümsemesinin yanında konuştu.

"Hyung hayatını böyle devam ettiremezsin. Hem yarın doğum günün güzel bir şeyler yapabiliriz."

Doğum günüm mü? Bunu tamamen unutmuştum. Doğum günümü unutan aptallardan biri daha olduğumu düşünüyorsunuz biliyorum.  Daha günler varken erken kutlama da neyin nesi?

"Doğum gününü unutan ilk insansın sanırım."

"Emin ol Jimin ilk insan ben değilimdir. Hem ne düşünüyorum biliyor musun neden olmasın?"

Jimin heveslenerek ve  zaferle ayağa kalktı. Ve sakince oturdu.

"Saat 9'da tamam mı?"

Başımla onayladım. Ve masadan ayrıldı. Bir kez olsun birşeyleri düşünmeden eğlenebilirim.
Bu sefer sınırında içeceğim.

Hava yavaşça turunculaşmaya başlayınca eve doğru yürümeye başladım.

Kısa bir yürüdükten sonra cebimden anahtarı çıkarıp  kapıyı açtım.

"Selam?" Evde kimsenin olmadığını işttim ve anahtarı kenara koyup direk yukarı çıktım.

*Bu VLive Yayını Jin'in doğum gününden burdaki gömleğini çok beğenmiştim. Bu yüzden gideceği yere de bu gömleği giyiyor olacak.

Yarım saat içinde giyinmiş ve evdeki ayakkabı kutularını karıştırırken buldum kendimi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yarım saat içinde giyinmiş ve evdeki ayakkabı kutularını karıştırırken buldum kendimi. Ayakkabımı bir türlü bulamıyordum. Çalan telefonun Jimin'e ait olacağını biliyordum. Ama biraz daha beklemesi gerekiyordu.

Ayakkabıları bulduğum ama hemen giydim. Telefona baktığım an arayanın Yoongi olduğunu gördüm. Geri dönmek yerine küçük bir mesaj yazdım.

>Dışarı çıkıyorum.

Anahtarı koyduğum yerden alıp hızla kapıyı kapattım. Telefondan Jimin' i aradım. Kısa sürede orada olacağımı belirttim.

"Hyung böyle bir yer için fazla yakışıklısın. Sadece 2 şişe soju içecektik."

Cidden benimle dalga mı geçiyordu bu velet?

"Jimin birazdan cidden fena olacak. Bence sus!"  Bardağı kafama dikip yüzümü ekşittim.

Dudakları mühürlü işareti yaparak bardağı kafasına dikti.

İlerleyen dakikalar da ise sadece telefonuna baktı. Aniden ayağa kalktım. 

"Hyung nereye?" Ceketimi düzeltip;

"Jimin eve gidiyorum. Harika bir geceydi. İyi geceler."

Daha çok erkendi ama bu beni bir gram bile ilgilendirmiyordu. Çünkü bu bir hataydı.

"Hyung beni bekle beraber gidelim."

Hızla yerinden kalkıp hesabı ödemeye gitti. Telefonuma baktım ve tek bir mesaj bile yoktu.

Jimin hızla çadırdan çıkıp yanıma geldi. Peşimi bir gram olsun bırakmıyordu.

Evin kapısına kadar benimle geldi. Cebimde ki anahtarı bulup kapıya yöneldim. "Hala gitmemekte ısrarcısın..."

Elindeki soju şişeleri ile bana bakıp gülümsedi. "Çok fazla almışsın..."
İçeriye adım atıp ışıkları aramaya başladım. Ev her zamankinden daha karanlıktı. Işığı bulduğum an derin nefes aldım. Kendimizi koltuğa attık ve dinlendikten sonra hemen değişik mezeler ve atırştırmalıklar hazırladım.

Gecenin geç saatlerine doğru beynim fazlasıyla bulanmıştı. Kahkaha atıp birbirimize  yaslanarak oturuyorduk.
"Jimin ben çok yalnızım..." gülümseyerek parmaklarını şıklattı.
"Hyung ben varım daha ne istersin ki?" Beni anlamıyordu ya da anlamamazlıktan geliyordu.
Kapıdan gelen kilit sesi ile olduğum yerde kalkmaya yeltendim.
"Şşt otur şuraya Hyung bak keyfimizi bozma.."
Yoongi'yi gördüğüm an ayaklandım. "Demek benden habersiz parti yapıyorsunuz." diyerek yanımıza yürüdü. Duruşumu düzelterek oturdum. Gelmeyeceğini umuyordum.

Yoongi'yi bu kadar hızlı sarhoş olduğunu ilk defa görüyordum. Komik bir şekilde hala gülüyordum. "Komik olan ne?"
Omuzlarımı sallayarak; "Hiç." dedim.

Ayağa sendeleyerek kalkan beden önümde dikildi. "Jimin burda çoktan sızdı. Hadi sende odana geç artık." Bulunduğu yerde rahat gözükmüyordu.
"Bence benim odamda yatsın. Burası çok rahatsız ben yatarım."
"Saçmalama Jin benim yatağım ne güne duruyor. Bugünlük öyle yaparız.."

Jimin'i taşırken çarpa çarpa yatağa doğru attık bedenini, üstünü örtüp kapıyı çektim. Kafamı ovuşturup odaya doğru yürümeye çalışıyordum. Yoongi'nin kolumdan tutup dengemi sağlaması ile yüz yüze geldik.

Odaya doğru taşıyordu. Etrafım artık daha fazla dönüyordu. "Yoongi midem çok kötü." Midemi tutarak. Tuvalete doğru yönelirken klozetin kapağını açmamla midemi temizledim.
"Bu kadar içecek ne yaşadın anlamıyorum Jin..."
Ağzımın kenarını silip; "Zaten anlatsamda inanmazsın..."
Ağzımın içinde gevelemiş olduğum  sözlerle sendeleyecek ayağı kalkıp yüzümü yıkadım.
Kolumdan tutup odaya yönelen bedenim ona ayak uyduruyordu ahenkle.

"Sonunda uyuyabileceğim." Kolumu bırakmayan Yoongi'yi tamamen unuttum ve yatağa yöneldim. "Bir şey unutmuyor musun Seokjin. En azından gömleğini çıkaralım her yeri kokuyor.."

Düğmeler ile uğraşırken aynı anda o Yoongi uğraşıyordu. Gözleri benimle kenetlendiğinde gözlerim dudaklarına kaydı. Yarın unutabilirdi.

Sadece bir buse...
Dolgun dudaklarım ince dudaklara doğru kısa mesafede birleşmişti. Kalbim doruklara çıkarken kendimi geriye doğru sendelerken buldum.  Yoongi dudaklarını hareket ettirmesi ile öpüşmemiz başlamıştı. Bedenim yatakla ile birleşirken bu durumun gidişatı beni endişelendirmeye başlamıştı.
Ama kendimi kontrol edemiyordum. Beynim ve kalbim ayrı konuşuyordu.

Hayatımda yaşadığım en huzur dolu andı. Yana doğru itip üstüne doğru çıkıp öptüm.  Kollarımdan tutup beni kendinden ayırmasıyla kendime geldim.
"Seok Jin sen..."
"Üzgünüm ... Ben-" sözümü yarıda kesip;
"Bence uyusan iyi olur..."

>>>>

Çok çok istediğimiz bölüm ile burdayım . Umarım beğenmişsinizdir
. Beklediğiniz için çok teşekkür ederim ve özür dilerim.

 Beklediğiniz için çok teşekkür ederim ve özür dilerim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
friend? * yoonjinWhere stories live. Discover now