14

804 66 61
                                    

MULTI WHDJEHSHD
Bölüm sana tekboynuzluhipopotam ahzhdha
İyi okumalar

Shawn ile üç gündür görüşmemiştik. Üç gün! Okul işine gelirsek bitmesine 4 gün kalmıştı ve ben babamdan zorla aldığım hastalık raporuyla  gitmiyordum. Ki kimse gitmiyordu!

Hailey, Jack ve ben alışveriş merkezinde bowling oynuyorduk. Jack bir kere daha strike yaptığında onun yanağını öpen Hailey'e doğru bağırdım,
"Kendimi üçüncü tekerlek gibi hissediyorum!" Hailey ise cevaben,
"Şu an öylesin zaten." Diyip güldü. Sıra bana gelmişti. "Bize" diyemiyordum çünkü stüdyoda yoğun olan Shawn gelememişti. Sonra birlikte takım olalım diye Matt'i çağırdığımda kendisini yemeğe çıkaracağını söylediği için gelmemişti salak. Ve bu iki aşkböceği (!) beni yalnız bırakmıştı.

Piste doğru yürüdüm ve tam başında çöküp bağdaş kurdum. Ardından sweatshirtümün kapşonunu kapadım. Biraz daha orada öylece bekleyince Jack,
"Alice ne yapıyorsun?" Diye sordu.
"Sessiz ol Jack! Bowling Tanrılarına bu sefer hepsi devrilsin diye dua ediyorum." Hailey kahkaha atmaya başladı. Bende kalkıp topu attım. Ama tahmin edin ne oldu! Tabii ki yine ve yine top dışarı çıkmıştı.

Skorumu umursamadan çalan telefonuma döndüm. Arayan Shawn'dı! Hemen cevapladım,
"Shawn!" Dedim heyecanla.
"Nasılsın bebeğim?" Dedi yorgunca.
"Hey müsait misin? Sesin yorgun geliyor." Dedim. Bir esnemeden sonra cevaplayabilmişti.
"Evet. Stüdyoda işim bitti şimdi eve geçiyorum sende gel istersen. Hem annemlerle tanışmış olursun." Dedi.

Anne? Anne?! Shawn'ın annesi! Öksürük krizine girmiştim. Shawn,
"Hey Alice iyi misin?" Dedi gülerek. Ardından ekledi,
"Bu kadar heyecanlanmana gerek yok." Dedi yine gülerken.
"Yok canım ne heyecanlanması." Dedim nefes alış-verişlerimi düzene sokarken.
"Neredesin?" Diye sordu Shawn.
"Bizim evin oradaki alışveriş merkezinde üçüncü tekerlek oluyorum." Dedim.
"Tamam, ben seni gelip alıyorum, o zaman." Dedi.
"Tamam." Dedim cevaben.
"Seni seviyorum." Diyip ben daha cevap veremeden telefonu kapattı.

Hailey ve Jack' e dönüp,
"Gidin öpüşün gerizekalılar!" Diyip hunharca güldüm.
"Shawn geliyor. Ben gidiyorum bay." Dedim. Jack bana dil çıkardı. Umursamayıp yürüyen merdivenlere doğru ilerlemeye başladım.

Alışveriş merkezinin dışına geldiğimde güneş gözlüklerimi takıp etrafa bakmaya başladım. Ardından arabasının kaportasına yaslanmış bana bakan Shawn'ı gördüm. Ona doğru ilerleyince kollarını kocaman açtı. Bende hemen hızlanıp ona sımsıkı sarıldım. Direk kafasını boynuma gömdü. İçini çektiğini hissetmiştim.

(Beyza der ki: Köpek misin Shawnie? Niye kokluyosun kızı kuşum? Ahsbdhs Biliyorum tüm anın içine ettim. Tamam sustum)

Biraz daha öyle kalınca Shawn ayrılmak için hareket etti ama daha sıkı sarılıp,
"Üç gündür üçüncü tekerlek olan sen değilsin. Biraz daha kal." Diye fısıldadım. Daha sıkı sarıldı.

(Beyza der ki: Tamam hadi bakmıyoz ayrılın hadi)

Sonunda ayrıldığımızda arabaya doğru ilerledik. Arabanın arkasında gördüğüm insan topluluğuyla durdum.
"Shawn onlar kameramanlar mı?" Diye yavaşça sordum. Shawn gösterdiğim yöne bakıp,
"Evet." Dedi sakince. Arabaya bindikten sonra,
"Neden bu kadar sakinsin?" Diye sordum.
"Aman, artık öğrenmelerinin vakti gelmişti." Dedi.

-
Evin önüne arabayı parkettiğinde bana döndü ve
"Annemin adı Karen. Şu an babam muhtemelen evde değildir ama her neyse onunki Manny. Kızkardeşimi zaten biliyorsun, Aaliyah." Dedi. Söylediklerine cevaben kafamı salladım.

Arabadan indiğimizde bizi büyük bir bahçe karşıladı. Bahçeden kapıya doğru ilerlediğimizde Shawn kapıyı çaldı. Birkaç saniye sonra, anladığım kadarıyla Shawn'ın annesi, Bayan Mendes kapıyı açtı.

Kanka seninkinin annesi doğal davran.
Bu sefer iç sesime hak verdim.

Hemen gülümsedim. O sırada Bayan Mendes,
"Hoşgeldiniz." Demişti. Bende,
"Hoşbulduk, merhaba." Tarzında bir şeyler gevelemiştim. İçeri girdiğimde koltukta kitap okuyan, Shawn'ın kızkardeşi olduğunu anladım, Aaliyah vardı. Sonra yerde bana doğru gelen gri, yavru bir kedi gördüm. Bu Shawn'la birlikte aldığımız kediydi! Aaliyah gülümseyerek bakıyordu.
"Dokunmamın bir sakıncası var mı?" Diye sevecen olmasını umduğum bir sesle sordum. Aaliyah kitabını kapatıp,
"Hayır hayır sevebilirsin. Sizin aldığınız kedi zaten. Abim senden bahsediyor." Diyip kıkırdadı. Shawn gözlerini kısıp, dudaklarını oynattı. Tatlı kızdı.

Eğilip zaten bacağıma sürtünmekte olan kediyi sevdim. Ben sevdikçe mırlıyordu. Biraz daha sevdikten sonra doğruldum. O sırada Shawn konuşmaya başladı,
"Anne, ben çok yorgunum zaten bir saat sonra stüdyoya geri döneceğim. Sonuç olarak ben uyumaya gidiyorum." Bayan Mendes gülümseyerek yanağını okşadı. Sonra bana dönüp,
"İstersen sen de yukarı çık." Dedi. Uykum falan yoktu. O yüzden,
"Teşekkür ederim ama uykum yok. Hem biz Aaliyah'la sohbet ederiz, değil mi Aaliyah?" Diyip göz kırptım.
Aaliyah hemen gülümsedi.

MERHABA GAYZ
Kitap 1k olmuş çok havalı duruyo hepinize tenk yu qsfşafw
Öyle diycek şey yok whsve
Yeni bölüm yakında gelir

Bu arada Türkiye'ye gelse şu qelin parfümünü alsam habsh

Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin bayğğ

NICE TO MEET YOU|| SHAWN MENDESWhere stories live. Discover now