10

961 65 34
                                    

Helö nassınız gençler konuşcak şey yok iyi okumalar sjdhshzv
Müzik videoyu koymamın nedeni Şavn'ın ıslandığı yerler çok hoj

Camila da videoda nefret ediyorsanız sinir krizine girmeden hiç izlemeyin shshsah

Gerçekten Ryan'ın burada ne işi vardı?
"Ryan senin burada ne işin var?" Dedim tıslayarak. Eskiden bayıldığım ama şu an görünce bile kusmak istediğim sırıtışıyla konuştu,
"Beni özledin mi bebeğim?" Dedi. Bu çocuğu dövmek istiyordum.
"Gerizekalı." Diyip oturduğum yerden kalktım. Sıradan çıkmaya çalışırken kolumu tuttu,
"Sonra görüşürüz Alice Fox." Dedi. Jack boş gözlerle "Bir sorun mu var?" Dermişcesine bana bakıyordu. Gözlerimi güven verircesine kırpttım, gülümsedim.

Sınıftan çıkmak adına kapıyı doğru ilerlediğimde en sevdiğim öğretmen olan Bay Webber'ın sesiyle duraksadım.
"Alice?" Dedi. Gerçekten burada daha fazla durmak istemiyordum.
"Bay Webber acil durum." Dediğimde anlayışla gülümsedi. Ben olsam bende bana anlayışla gülümserdim. Çünkü matematik notlarım falan çok iyiydi, dersi iyi dinliyordum. O yüzden izin vereceğini biliyordum.

Sınıftan çıktığımda koridorlar bomboştu. Arka bahçenin de boş olacağını düşünüp hemen çantamı dolabıma bıraktım. Ryan'a gelecek olursak, beni çocukluk arkadaşımla aldatmış pislik herifin tekiydi. Zaten beni aldattığı dönemde babasının işinden dolayı İtalya'ya taşınmışlardı. Açıkçası o gittiğinden beri hayatımdan çok memnundum. Evet, o gerizekalı beni aldattığında inanamamazlıkla birkaç gün ağlamıştım ama sonra toparlamıştım.

Arka bahçeye geldiğimde banklara oturmak yerine daha ağaçlık bir yerde dizlerimi kırıp kafamı dizlerime gömdüm. Kulaklığımı da kulaklarıma taktığımda tamamdım işte. Sonra yanımda bir hareketlenme hissettim. Bugün çok oluyordu bu hareketlenmeler. Yine kafamı çevirdiğimde bu sefer yanımda Matt'i görmüştüm. Yüzümde hemen bir gülümseme belirdi. Her ne kadar sadece bir kere görüşmüş olsak da partide, sevmiştim onu. Ve özlemiştim de.
"Hey Matt. Senin burada ne işin var?"
"Evet herkes sizin okulda." Diyip güldü. Açıkçası mutlu olmuştum.

Uzun bir sessizliğin ardından Matt yine konuştu,
"Hey Shawn'la mı bir şey oldu? Dalgın görünüyosun." Dedi.
"Sen Shawn ve beni nereden biliyorsun?" Dedim. Söylediğim şeye karşı ilginç bir şekilde sırıttı. Komik bir sırıtıştı, ister istemez gülmüştüm.
"Shawn hepimizi çok tehlikeli bir şey varmış gibi Cam'in evine topladı. E tabii hepimiz korktuğumuz için geldik. Sonra söyledi işte. Gelmişken boş boşuna gelmiş olmayalım diye YouTube için birkaç video çektik." Dedi. Ryan umrumda değildi. Gerçekten değildi.
"Hayır Shawn'la bir sorun yok. Oldukça iyiyiz. Eski erkek arkadaş meselesi ama umrumda değil." Dedim.

Ayağa kalkıp aklıma sonradan gelen şeyle Matt'e döndüm.
"Matt sen neden burdasın?" Dedim.
"Okulu geziyordum. Sonra seni gördüm. Yanına geleyim dedim." Dedi. Ardından okula yeniden girdik. Matt halletmesi gereken okul işleri olduğundan dolayı müdürün yanına gitti. Benim matematik dersim ise bitmişti.

Koridorlar dolmuştu. Bende bir sonraki derse gitmek için dolabıma gidip eşyalarımı aldım.

-
Artık öğle arasında olduğum için çok mutluydum. Yemekhaneye gitmek için koridora çıktığımda Hailey'i Jack'le birazcık (!) yakın gördüm. Hadi ama ben en iyi arkadaştım. Gidip ikisini utandırmam gerekiyordu. Bu arada ayrıntı dikkatimden kaçmamıştı. Favori çiftlerim - annem&babam, Hailey&Jack- bi' yakındı bugün.

Yanlarına giderken olabildiğince sessiz olmaya çalıştım. Sonra birden "Çok güzel öpüşüyorsunuz." Diyip. Kahkaha attım. Neden bilmiyordum ama en yakın arkadaşımın biriyle öpüşme fikri bile beni gülme krizine sokuyordu. Gülmelerim hafif kıkırtılara dönüşürken Hailey'in yüzüne baktım. O gülmüyordu. Neden gülmüyor-
Haaa... Öpüşüyordu bu sefer.

Bana olan sinirlerini azaltmak adına,
"Shawn nerede?" Diye sordum. Jack ise,
"Birazdan gelir. Dolabına gidiyordu en son." Dedi. Hemen Jack'e Matt'i sordum.
"Okula Matt gelmiş! O nerede peki?" Dedim.
"O aç kalamadığı için erken yemeğe indi." Diyip güldü. Güzel gülüyordu şerefsiz. Şu an annemin Shawn'la beni gördüğü zamanlardaki gururunu anlıyordum. Hailey'e "Aferin. Kaptın çocuğu." Dedim. Bakışlarımla. "Ayıpsın kanka." Der gibi baktı. Evet, anasınıfından beri arkadaş olursanız bakışlarla anlaşabiliyordunuz.

O sırada Shawn geldi.
"E yemeğe gidiyor muyuz?" Dedi. Hepimiz başımızı sallarken Shawn'ın elini belimde hissettim. Arkamdaydı.
"Özledim yahu." Diyip saçımı öptü. Yaptığı şeye gülümsedim. Yemekhanede Matt bizim için bir masa tutmuştu. Tutabildiği kadar...

Çok üzgünüm bölüm biraz geç geldi.

Bu arada eğer Shawn saçlarını keserse ağlıycam. Jahxhhusrush

"Yaaağğ tamam salakğğ övmeseneğğ

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Yaaağğ tamam salakğğ övmeseneğğ."

NICE TO MEET YOU|| SHAWN MENDESWhere stories live. Discover now