Bölüm - 42

5.9K 226 50
                                    

Selin ve Derin kapının ardından Jale'nin sesini duyduktan sonra hızla duşa girdiler ve şimdi de üzerlerine kıyafetlerini giymiş hazırlanıyorlardı. Jale'nin onları duyduğunu anladıklarından beri ikisi de hiç konuşmamıştı. O anı yaşarken ikisi de cesur olsa bile şu an utanıyorlardı. Yaptıkları şey yüzünden değildi bu utanç. Bunun nedeni ikisi de daha önce kimseyle o şekilde bir yakınlık kurmamıştı ve bu konuya nasıl yaklaşmaları gerektiğini bilmiyorlardı.

Hazırlıklarını tamamladıktan sonra odanın kapısından çıkmadan önce Derin Selin'i bileğinden tutarak durdurdu ve elini Selin'in çenesinin altına koyarak yeşil gözlü kızın kendisine bakmasını sağladı.

Bir süre iki kız göz göze baktıktan sonra Derin Selin'in dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı ve sevgilisinin yüzünü ellerinin arasına aldı.

"Endişelenme sorun yok."

Derin her ne kadar Selin'i rahatlatmak için bu sözleri söylese de içten içe kendisi de panik halindeydi. Jale'nin onları duyduğu aşikardı. İki kız da genç kadının vereceği tepkiden korkuyordu.

"Bana endişelenmemi söylerken senin de kokuyor olman beni hiç rahatlatmıyor Derin."

Selin bunları kızarak söylememişti ancak sesindeki panik tonu Derin'in canının daha da sıkılmasına neden oluyordu. Derin şimdi teyzesinin tepkisinden çok Selin'in rahatlamasını umursuyordu.

Selin kafasını Derin'in omzuna koyup sevgilisine sarıldı ve kollarını onun beline sardı. Bir süre o şekilde durduktan sonra uzunca bir nefes alarak Derin'in kokusunu içine çekti.

Derin'in kollarında olmak ve dünyadaki diğer her şeyi unutmak Selin'in ihtiyacı olan şeydi. Derin'in yanında hiçbir derdi yoktu. Derin onun sığındığı limandı.

"Teyzen bizi duydu Derin. Onunla zaten zor göz teması kuruyordum. Artık bir daha yüzüne bakamıcam."

Derin Selin'in çocuksu ses tonuna kıkırdamadan edememişti. Bir kız hem güzel hem seksi aynı zamanda da tatlı olmayı nasıl başarıyordu? Yine de Derin bundan şikayetçi değildi. Selin'in bu farklı hallerinin hepsini seviyordu.

"O kadar da kötü değil. Sonuçta çok yakın da olsa onun düşündüğü şeyi yapmıyorduk."

Selin bunun üzerine kafasını Derin'in omzundan kaldırıp mavi gözlü kızın yüzüne baktı. Selin somurturken Derin'in yüzünde şakacı bir gülümseme vardı.

"Teyzene aslında yaptığımız şeyi açıklamaya çalışacağımıza bence istediğini düşünse daha iyi."

Derin Selin'nin dediğinden sonra bir an için durup düşününce sevgilisinin haklı olduğunu anladı. İki seçenek vardı. Bir tanesi Jale'ye aslında olanları açıklamaya çalışmak ki Derin o utançla ve teyzesinin bilerek Derin'e şaka yollu sokacağı laflara karşı bunu nasıl açıklayabilirdi bilmiyordu. İkinci seçenek ise bu konuyu unutup hiç yaşanmamış gibi davranıp Jale'nin de bunun peşini bırakmasını ummaktı. Ve Selin'in de dediği gibi ikinci seçenek çok daha iyiydi.

"Haklısın. Bence de teyzem istediğini düşünsün ve biz de hiç konuyu açmayalım."

Selin ve Derin tekrar birbirlerine sarılırken kapı tıkladı ve tekrar Jale konuştu.

"Eğer ikinci raundu yapıyorsanız söyleyin de biz filme geç kalmayalım."

---

Herkes arabaya binip de sinemaya doğru yola çıkalı yaklaşık on dakika olmuştu ve Elif'in bir şeyleri heyecanla anlatması dışında kimse konuşmamıştı. Derin arabayı sürüyordu ve Selin de onun yanında ön koltukta oturuyordu. Arkada ise Elif çocuk koltuğunda otururken Jale aynadan Derin'e bakıyordu ve mavi gözlü kızla göz göze geldikçe ona sırıtıyordu.

YANLIŞ ANLAŞILMA (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin