YANLIŞ ANLAŞILMA (gxg)

Bölüm - 6

Randevunuz yarın akşam 7'de Pointview'da.

Mesajı okur okumaz Selin'in içini garip bir duygu kaplamıştı. Heyecan? Korku? Gerginlik? Merak? Hepsi bir aradaydı sanki.

Sınıfı yavaş yavaş öğrenciler doldurmaya başlamıştı. Selin oturduğu yerde arkasına dönüp Derin'e baktı.

Yarın akşam gerçekten de bu dünyada en çok nefret ettiğim kişiyle randevum var. Yarın Derin'le randevum var. Arkadaşça bir randevu. Ama ona katlanamıyorum bile. Niye İdil'e evet dedimki. Salak mıyım? Evet. Artık geri dönemem. Derin çok heyecanlı ama onu niye umursuyorumki. Gelenin ben olduğumu görünce zaten heyecanı sönücek. Hem bunun arkadaşça bir randevu olduğunu hala bilmiyor. Lanet olsun. Niye kabul ettim ki?

"İyi misin?"

Selin kafasını sol tarafına çevirdiğimde 32 dişiyle birlikte gülen Mert ile karşılaştı.

Yine mi bu salak?

"Seni ilgilendirmez."

Mert gülümsemesini hiç bozmadan konuşmaya devam etti.

"Ama böyle yapma Selin. Biliyorsun sende benden hoşlanıyorsun. Kabul et artık."

Mert iki yıldır Selin'in peşindeydi. Ailesi çok zengindi ve Mert serserinin tekiydi. Selin belki onu elli kere reddetmişti ama çocuk bir türlü anlamıyordu. Selin herkesi reddediyordu ama Mert yakasından düşmeyen tek erkekti.

"Mert sen gerizekalı mısın? Seni istemiyorum diyorum. Anla artık ve benden uzak dur!"

Selin ister istemez sinirlenmişti ve bağırmıştı. Bu da Derin de dahil sınıftaki herkesin dikkatinin o tarafa dönmesine sebep olmuştu.

Mert bozuntuya vermemeye çalışarak konuşmaya devam etti.

"Bana bak kızım doğru konuş benimle. Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Benim olucaksın dediysem öyle olucak."

Selin tam cevap vericekken Mert onu kolundan yakaladı ve kendine çekti.

"Artık karşı koyma bana. Sende beni istiyorsun!"

Kimse karışmıyordu. Herkes sadece izliyordu. Selin ise Mert'in kollarından kaçmaya çalışıyordu. İdil, Mert Selin'in kolunu tuttuğunda hemen ayağa kalkıp hocalardan birini çağırmaya gitmişti.

"Canımı acıtıyorsun bırak Mert!"

Selin kollarını sımsıkı tutan ellerden kurtulmaya çalışırken Mert ona doğru eğiliyordu. Selin daha kimseyle öpüşmemişti ve ilk öpücüğünun zorla ve Mert gibi iğrenç biriyle olmasını istemiyordu.

"MERT BIRAK KIZI!!"

Herkesin tanıdığı ve korktuğu ses bağırmıştı. Sınıftakilerin hepsi Derin'e dönmüş yavaşça Mert ve Selin'e doğru yürümesini izliyorlardı.

Mert ufak bir kahkaha atıp "Sen karışma herkes Selin'le birbirinizden nefret ettiğinizi biliyor." dedi.

Derin tam yanlarına gelince durdu ve sıktığı dişlerinin arasından konuştu.

"SANA. ONU. BIRAK. DEDİM."

Bunun üzerine Mert Selin'i zorla daha da fazla kendine çekince Derin çocuğun omzuna yapıştı ve yere fırlattı. Karnına ve özel bölgesine birkaç tekme attıktan sonra Selin'e dönüp kızın kollarını eline alıp inceledi. Kolları Mert'in güçlü tutuşundan dolayı kızarmıştı ve büyük ihtimalle moraracaklardı.

Derin yumuşak bir sesle "İyi misin?" diye sordu. Biraz önce Mert ile konuştuğu korkutucu ses tonundan çok daha farklıydı sesi. Sanki umursuyordu. Sanki bir anlamı vardı.