FİNAL/SON

7.5K 476 91
                                    

Merhaba arkadaşlar yeni bir sona daha geldik.Öncelikle bu güne kadar büyük bir sabırla hikayeyi takip eden değerli yorumlarını eksik etmeyen herkese çok teşekkür ederim.Lütfen bu hikayeyi gerçekten beğendiyseniz votelerinizi eksik etmeyin.

Bu hikayeyi yazmak okumak kadar oldukça güçtü.emin olun bu hikayeyi  yazarken pek çok   kabus gördüm ve uykusuz kaldım.Sizlere daha hafif hikayeler anlatabilirdim anlatmadım.tecavüzü,zorla evliliği kutsayan hikayelerde anlatabilirdim anlatmadım.Hepinizi biraz bu hikayeyle zorladığımın farkındayım ama bir kere daha bu yaraya parmak basmak zorunda hissettim kendimi.Umarım sevmişsinizdir.

Yeni hikayelerde buluşmak üzere...

Sevgiyle kalın...


Yol boyunca içinde gelgitli duygulara rağmen bir nebze olsa pişman değildi, içinin ateşi daha sönmemişti.İki görevli polisin ortasında oturduğu koltuğa iyice yaslandı gözlerini kapadı birkaç saat önceki manzara babasının yalvarışları aklına geldi,gözlerini gözlerine dikişini ve silahın sesini eline yüzüne sıçrayan kanı ellerini istemsizce giydiği eşofmana sürdü.Adaleti aramıştı sadece adalet beklemişti.Ama ona inanmamışlardı,yaşadığı onca şeye rağmen yeniden onu babasına teslim etmişlerdi.Küçüklüğünden beri bu olaya tanık olan gören şüphelenen herkes ya paranın gücünü bir çocuğun masumiyetine satmış,yada bir lokma ekmek bir nefes için susmuştu.

Sorguya alındığında iki sivil memuru, babasının sözde polislerin ellerinden kaçışını, kendisinin ortadan kaybolması arasında geçen süreyi eşleştirerek pek çok soru sordular. Ezgi'de bir profesyonel gibi sakin durmaya çabalayarak ifadesini tamamladı. Babasının öldüğünü, ölümünün intihar süsü verilmiş olabileceğini konuyu derinlemesine araştıracaklarını söylediler. Ezgi çıkarıldığı nöbetçi mahkemede yurt dışı yasağı konularak serbest bırakıldı. Adliye salonundan aşağı inerken İlyas karşısısındaydı. Ona gülümsedi

"bundan sonra ayrılmak yok"

"ayrılmak yok" diye kulağına fısıldadı Ezgi.

Soruşturma devam ederken her şey çok hızla gelişti.Cihan otopsinin ardından 15 gün boyunca morgta bekletilmiş ve Ezgi'nin dediği gibi kimsesizler mezarlığına defnedilmişti.

Dilşat bir ara Cihan'ı almayı düşünse de Ezgi onuda ikna ederek almamasını sağlamıştı.

Cihan'ın vasiyeti açıklandığında ise Dilşat büyük bir hayal kırıklığı yaşadı Cihan servetinden ve şirketlerinden sadece %5 pay kendisine,%25'de oğluna bırakmıştı. Geri kalan bütün varlık Ezgi'ye aitti.

Şimdi herkes Ezgi'nin ne yapacağını bekliyordu. Şirketin yıl dönümü kutlaması bu yıl yaşanan  olaylardan dolayı sönük geçmesi beklenirken Ezgi tersi bir karar almış ve görkemli bir parti düzenleyerek kutlamaların yapılmasını sağlamıştı. Bütün gece neşesi, ihtişamı ve zarafetiyle herkesi büyülemişti. Bu durumdan rahatsız olan tek kişiyse İlyas'tı.

Ezgi'nin zarafeti, ortamdaki ışıltısı, gözlerinin içine yansıyan mutluluğunu gören İlyas içten içe büyük bir kıskançlığa girdi. Ezgi ilyas'ın sahip olamayacağı kadar mükemmel bir kadındı ve ona verebilecek hiçbir şeyi yoktu.

Partiden bir hafta sonra Ezgi büyük bir basın toplantısı ayarlanmasının için talimat verdi. Asistanları toplantı için her şeyi ayarlayıp yerli yabancı medyayı toplantıya davet ettiler.

Toplantı bir otelin konferans salonunda gerçekleşecekti. Ezgi otel odasında hazırlanırken kapı vuruldu.

"gel"

Ateşin KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin