Ateşin Kızı

21.Bölüm

"Şimdi bir senin yanında iyi oluyorum,
Başka hiçbir yerde değil."Turgut Uyar 

Fırat gidecekleri yola konsantre olmuş gibi görünüyordu. Ezgi'nin sahte öfkesini aldırış etmiyor sorduğu soruların hiç birine cevap vermiyordu. Ezgi'de pes edip kendini uykuya vermişti. Gözlerini açtığında kendini yeşillikler içinde eski bir köy evinde buldu. Fırat yavaşça Ezgi'yi uyandırmayı çalışıyordu.

"Hadi geldik inelim "

Ezgi uyku mahmurluğuyla çevresine bakındı kollarını birbirine bağlayıp

"ben bir yere gitmiyorum arabadan da inmiyorum"

Arabanın anahtarını alan Fırat

"iyi sen bilirsin ama şunu bil konuşmadan buradan asla gitmeyeceğiz"

Umursamaz tavrıyla Ezgi'ye son defa bakan Fırat arabadan inip eve yöneldi. Cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açıp içeri girdi ama kapıyı açık bırakmıştı. Ezgi arabadan inip çevresine bakındı yakınlardan bir yerlerden yol geçiyor olmalı diye düşündü uyuduğu için kendisine lanetler yağdırdı. Uyumasaydım yolu çıkarabilirdim diye düşündü. Geldikleri yönünü tersine yürümeye başladı. Arabanın kapısının sesini duyan Fırat Ezgi'yi bekliyordu ancak gelmeyince ne yaptığını merak etti kapıdan dışarı baktığında Ezgi'nin geldikleri yöne doğru yürüdüğünü gördü

"hiç tavsiye etmem yaban domuzları yoluna çıkabilir burada çok fazla yaban domuzu var" diye bağırdı.

Fırat'ın seslenmesine birkaç saniyeliğine olsa da duran Ezgi söylediklerine aldırış etmeden yürümeye devam etti. İlerledikçe ormanın kendi derin sessizliği içinde Fırat'ın sözleri aklına geldi ve ürkmeye başladı Bunun pek akıllıca bir yöntem olmadığını düşündü. Geri döndü Fırat'la karşılıklı birbirlerine bakıyorlardı.

"Senin yüzünden arabam otelin önünde kaldı"

"Merak etme ben aldırdım"

"aaa tabi her şeyi halleden Fırat beyimiz bunu da halletmiştir eminim"

"hadi içeri gel hava serin bunları içeri de konuşalım"

İçeri girdi kendini geniş divana bıraktı yanında duran yastıkları kafasının arkasına koydu. Ezgi içeri girmiş ve kapıyı kapamıştı. Fırat göğsünü göstererek

"hadi gel"

"konuşmak istediğini zannediyordum"

"emin ol sadece bunu istiyorum"

Ezgi çevresine bakındı ve küf yeşili tekli koltuğa oturdu Fırat'ta divanda doğrulmuş ayakkabılarını çıkararak bağdaş yapmıştı

"çay kahve yapmamı ister misin yada karnın aç mı?"

Ezgi başını salladı

"üşüdün mü sobayı yakayım mı?"

Ezgi yeniden başını salladı

"demek böyle anlaşacağız ben soracağım sen başınla tepki vereceksin" şimdi göz gözeydiler

"beni neden terk ettin"

"sana bunu söylediğimi zannediyordum tekrar aynı lafları duymaktan hoşlanacaksan tekrar söyleyeyim" Fırat elini kaldırmış durmasını belirtmişti

"geçmişinle alakalı neden benimle konuşmadın bana anlatabilirdin bunun yüzünden beni terk ettin değil mi bana gerçekleri söyle sadece gerçekleri günlerdir aklımı kaçıracağım beni neden terk ettiğini anlamıyorum birde şu dava var haberlerde yazılanlar doğru mu?"