yirmi dört - "breaking the wings of an angel"

3.1K 388 288
                                    

"Daha ne kadar peşimde dolanacaksın?"

Bu çocuğun bana rahat vermek gibi bir düşüncesi olduğunu zannetmiyordum. Evin kapısına dayanıp kollarını iki yana açmış, geçmemi engelliyordu.

"Bak... İsmim ne demiştin?"

İnatçı ve bir çocuk masumluğundaki bakışları bir anlığına yok oldu.

"Taehyung."

"Bak Taehyung... -oppa?" İkimiz de benden büyük olduğunun oldukça farkındaydık ama tuhaf bir şekilde ona böyle seslenince eğreti durmuştu. İkimiz de bunu tekrarlamayacağımı tahmin edebiliyorduk.

"Çevrede öğrenciler için oldukça ucuz ve çok daha konforlu evler varken neden burası için bu kadar uğraştığını anlamıyorum ama tek başıma yaşadığım bir yerde hemcinsimle ev arkadaşı olmayı tercih ederim. Ve gördüğüm kadarıyla oldukça... erkeksin?"

Sözlerim üzerine dayanamayıp güldü. Benim dağılmış tipimin aksine oldukça efendi görünüyordu ve inkar edemeyeceğim; okulda olsak muhattap bile olamayacağım bir yakışıklılığa sahipti.

Ağzını açıp yüzüme bakmaya başladığında söyleyecek bir şeyler aradığını fark ettim. Onunla aynı evde yaşamak? Evimi seviyordum ve aşırı sıcaklıktan bir yerlerinin yanmasını kesinlikle istemiyordum.

Evet, ateşli. Yalan söylemek için herhangi bir nedenim yok.

Beni süzmeye devam ederken rahatsız bir şekilde kıpırdandım ve cebime sakladığım yumruklarımdan birini çıkarıp parmaklarımı gevşettim.

"Neden bunu bana yapıyorsun? Senin platonik olabileceğin kriterde biri de olabileceğimi sanmıyorum. Yani benim için de olamaz. Peki neden? Neden yarınki sınavıma çalışmamı engelleyip bana bu konuşmayla vakit kaybettiriyorsun?! Sokağın başındaki sarı binada oturan pembe saçlı afete sorsana sen."

Taehyung başını yana eğdi.

"Şu penceresinden iç çamaşırı sergisi yapan sarı binadaki kızdan mı bahsediyorsun? Hayır, teşekkürler. O tür kızlardan hoşlanmam."

Başımı anladığımı belli etmek için dalgın bir şekilde sallarken elimdeki kitabı uzun parmaklarıyla çekip aldı ve içini karıştırmaya başladı.

"Hey!-"

"Gördüğüm kadarıyla sayısalda berbatsın ve işaretlenmiş konulardaki yanlış sayın yarınki sınavda adını yazmana bile yardımcı olamayacak derece."

Dudaklarımı birbirine bastırıp düz bir çizgi haline getirdim. Buna söyleyecek sözüm yoktu. Fena çakacaktım.

"Şanslısın ki karşında bir matematik dehası duruyor."

Yüzümü ekşittim ve baştan aşağı sorgular gibi süzdüm.

Başını aşağı yukarı salladı, gözlerini bir kere yavaşça kırptıktan sonra gülümsedi.

"Sana yardım edeceğim. Böylece ev arkadaşlığımızdaki ilk adımımızı atıp birbirimizi daha yakından tanımaya başlayacağız. Sadece 1 ay, deneme süresi gibi bir şey olsun. Daha sonra söz veriyorum git dersen gideceğim."

Gözlerimi devirdim.

Ama sınavdan geçmek için şu anki tek umudum karşımdaki yabancıydı. Gerçi son iki buçuk haftadır sabah akşam sıfatını gördüğümden artık yabancı diyemiyordum. Aynaya baktığımdan daha çok görüyordum onu.

Tereddüte düştüğümü gördü ve sırıtarak kitabımı salladı.

"Kabul edeceksin, değil mi? Şükürler olsun! Bir an sonsuza kadar evsiz kalacağım zannetmiştim."

crossfire | kim taehyung.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin