Duyuru-Kesit

12.6K 317 35
                                    

Merhaba arkadaşlar.

Bölüm beklediğinizin farkındayım fakat bugünlük sadece merakınızı gidermek için biraz kesit var.

Ama ondan önce asıl konuya gelirsek. Daha çok yorum bekliyorum.

Çünkü yorumlarınız beni motive ediyor ve daha çok yazmak istiyorum. Anlayacağınız gaz veriyorsunuz.

Daha çabuk ve daha çok bölüm istiyorsanız daha fazla Yorum yaparsanız sevinirim.

Yorumlarınız cevapsız kalmayacaktır emin olun.

Yeni Bölüm en yakın zamanda gelecektir.

Sizi seviyorum ve kocaman öpüyorum...

***

Bulut "başından beri. Fakat işine o kadar dalmışsın ki fark etmedin."

"Peki o zaman kahvaltı hazır. İnşallah zehir zıkkım olsun." Son cümleyi kısık sesle söylemiştim. Fakat duydu galiba.

Bulut "birşey mi dedin?" Geçip baş köşeye oturdu.

"Yok canım ne diyeceğim ki? Afiyet olsun dedim."

Tam mutfaktan çıkıyordum ki Bulut'un sesiyle durdum.

Bulut "nereye gidiyorsun?" Ona dönüp alayla konuştum.

"Şöyle bir Paris'e gideyim dedim de. Hatta ordan da Amerikaya. Sonra da cehennemin dibine gitmeye karar verdim. Gelicek misin?"

Bulut "doğru düzgün konuş benimle." Dedi sert sesiyle.

"Odaya çıkıyorum." Dediğimde patateslerden bir tane ağzına attı.

Bulut "hayır izin vermiyorum. Otur şuraya." Dediğinde bir sabır çekip masaya oturdum.

Ya benim kaderimde sürekli kaçık mafyalar tarafından kaçırılmak varmış. Hayır yani mıknatıs gibi çekiyor muyum ben bunları? Biri manyak mafya, diğeri kaçık mafya. Ne olucak benim bu halim?
Aklıma Ceylan ve Cemre geldi.

"Şey Ceylan ve Cemre'ye ne yaptın?"

Bulut "hadi gözün aydın bulmuşlar onları. Ama seni bulacaklarını sanmıyorum." Gözlerim doldu.

"Ama neden?"

Bulut "çünkü sen bana lazımsın küçük. Bırakacağımı düşünme sakın."

O kahvaltısını yaparken ben sinirden küplere biniyordum. Aklıma istemsizce Aras geldi. Krep'in üstüne nutella sürüp bana vermesi. Özlüyor muyum onu?

ESARETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin