Karanlığın Yalnızlığı

Bölüm 4

Düzenlendi!

Kızlarla depoya gelmiştik. Hemen kapıyı açtım ve içeriye geçtim. Burkan bahsettiği adam'ı bağlamıştı. Sırıtarak yaklaşmaya başladım. Çok zevkli olacaktı. Sadist olduğumu söylememe gerek yoktu her halde, değil mi?

Etrafında birkaç defa dolaştım. Beni süzüyordu köpek herif! Birazdan ona yapacaklarımın farkında mıydı?

O tam gevşemiş ve beni izlemeye odaklanmışken karın boşluğuna yumruk attım. Öne doğru eğildiğinde, elleri arkadan bağlı olduğu için tam olarak eğilememişti ve karnı hâlâ açıktaydı.

Yeniden bir yumruk attığımda öksürdü. Sırıttım, bu daha hiçbir şeydi. Karşısına oturarak, ellerini çözmelerini işaret ettim. Sağ elini elimin arasına aldım ve incelemeye başladım.

"Kızına bu elinle mi dokundun orospu çocuğu?" dedim gülümseyerek. Sinirliydim, ve bunu anında dışarı aktarmak istemiyordum. Kafasını salladığında sinirli bir nefes aldım.

Serçe parmağından başlayarak tırnaklarını yavaş yavaş yerinden çıkardım. Her birisinde bağırması bana zevk veriyordu. Hak etmeseydi bunu yapmazdım, ama hak ediyordu.

Yüzüne uzattım elimi. Elbette eldivenliydi. Gözlerinin üzerinde gezdirdim. Dudaklarına geçtim oradan da.

"Bu dudaklarla mı öptün kızını?" dedim bu defa. Elimdeki şişeyi aniden dudaklarına doğru tutarak, içindeki sıvıyı boşalttığımda çığlık attı. Dudaklarına kezzap dökmüş olmam beni acımasız yapar mıydı? Masum olsaydı belki.

Kendi öz kızına tecavüz etmeye çalışması affedilir bir şey değildi. Olmayacaktı.

Gözlerine geçtim ardından. "Bu gözlerle mi baktın kızına?" diye bağırdım öfkeyle. İğrenç bir şeydi bu!

Elimdeki şırıngayı gözlerine soktum ve içindeki sıvıyı boşalttım. Kör olmasını istiyordum. Bağırmaktan sesi kısılmıştı ama umrumda değildi.

En sonunda kafasına bir mermi sıktığımda bilinci kaybolmuştu. Burkan burayı temizlerdi nasıl olsa, bu yüzden mekândan çıktım ve kızların dışarıda oturduklarını gördüm. Bunları bazen yanımda süs olarak gezdirdiğimi düşünüyordum.

"Hadi, gidiyoruz!" dedikten sonra Burkanın arabasına bindim. O bizi götürecekti.
-
Eve girdiğimde karşıma direkt çıkan babamla geriye adımladım. Ne oluyordu?

"Misafir gelecek, odana geç ve güzel bir şeyler giy kızım," diyerek oturma odasına ilerledi. Gözlerimi devirdim, benimle işleri neydi?

Odama çıktıktan sonra üzerime rast gele bir kot şortlu tulum aldıktan sonra giydim. Kim geliyorsa gelsindi, umrumda değildi. Ki yine şu ortağı geliyor olmalıydı.

Odamdan çıktıktan sonra karşıma Pelinle Irmak geçti. Elbise giymişlerdi ve fazlasıyla güzel olmuşlardı.

Aşağıya inmeye başladım. Oturma odasına gittikten sonra büyük masanın bir sandalyesini çekerek oturdum ve beklemeye başladım.

Etrafıma baktığımda Deniz'i yanımda gördüm. Üzerine güzel bir elbise giydirmişti annem. Tatlı tatlı yüzüme bakıyordu.