&8&

6.8K 351 54
                                    


》Şimdiki zaman 《

Babamın gözlerinin içine aniden bakıp. Kafamı hızlıca sağa sola salladım

Hayır, hayır anlattığımda bana acıyacaksınız biliyorum. Bana acımayın. Diye bağırıp hızlıca odama doru koştum arkamdan çaresizce seslenmelerini umursamayarak.   

Kafamın dağılmasını umarak okul kıyafetlerimi aradım. Hayat sanki bana karşı çıkarak gitme diyordu onu umursamayak yedek kıyafetlerimi giyip evden adeta uçarcasına çıkıp aynı hızla okula da öyle gittim.

                  ☁ ☁ ☁ ☁ ☁ ☁ ☁ ☁

Okula girdiğimde her zamanki bakışlar üzerimdeydi ama bu sefer daha tuhaf bakıyorlardı. Sanki acıyorlarmış gibi buna anlam veremesem de Berili bulma umuduyla etrafıma bakarak ilerliyordum tam ümidimi kesicekgen karşıma Cansu ve Barışın çetesi çıkıp beni durdurana kadar.

Beni takip et ezik deyip emin adımlarla arkasına dönüp yürümeye başladı.

Tek kaşımı kaldırıp neden dedim. Yerinde durup hiç arkasına dönmeden.

Kızlar dedi Cansu nun her zaman arkasından ayrılmayani iki  kız iki elimide tutup sırtımda birleştirerek vücudumu hafif öne doğru eğilterek yürütmeye başladılar. Cansunun piç gibi sırıttığına yemin edebilirdim.

Etraftaki insanların korkuyla baktığını umursamamaya çalışarak alelacele Berile baktım sadece o bana yardım edebilirdi. En azından yardım etmeye çalışırdı. Çaresizce son kez umutla baktım ortalığa gerçek yüzüme tokat gibi vurdu onları kimse durdurmayacaktı, durduramayacaktı zaten durduracaklarını pek zannetmiyordum. Bana kimse yardım edemeyecekti. O sırada arkamda  unuttuğum Barışın alay dolu sesiyle

Sana kimse yardım edemeyecek bakma melül melül etrafa dedi ve sözüne devam etti

Bu yaptığımızdan sonra belki hapishaneye bile gireriz ama senin dünyadan gitmen için değer senin gibi iğrenç varlıklar ölmeli deyip kahkaha atmıştı.

semih sadece sırıtmış ve etrafa bakmaya devam etmişti birisini arıyor gibiydi.

Kerem de onları vaz geçirmeye çalışıyordu.

Abi yapmayalım oda bir insan onun ne suçu var boş ver gitsin deyip duruyordu ama kimse onu takmıyordu. Hepsinin yüzünden şeytani bir gülüş vardı. Kararlılardı beni öldürmeye çalışacaklardı.

Yüzme salonuna gittiğimizi görünce korkum iki katına çıkmıştı.

Sesim titrekliğine aldanmadan Lütfen lütfen bırakın beni gerekirse okuldan giderim ne olur bırakın diye adeta yalvarırcasına bağarıyordum.  beni kimse dinlemeden kapıdan içeri girdiler ardında kapıyı kapattılar ve arkamızdan kitlediler. Beni yere adeta fırlatırcasına attılar ve sandalye getirdiler Ben adeta ışık hızıyla ayağa kalktım kaçmaya girişirken Barış saçımı adeta koparırcasına  tutup sandalyeye oturttu.

Barışı ilk defa bu kadar gözü dönmüş görüyordum. Sanki ne yaptığını bilmiyor gibiydi.

 Semih elinde iple şeytani gülümsemesiyle üzerime doğru  gelirken beni kimse umursamıyordu.

Benim artık bağırmalarım ve yalvarmalarım  birbirine karışıyordu.

Ne olur Ne olur bırakın beni diye adeta boğazım sökülürcesine bağarıp çağarıyordum.

Semih hiç zorlanmadan ellerimi arkada birleştirmiş ve hiç acımadan sıkarak bağlamıştı. Sıra ayaklarıma gelmişti Kerem ayaklarımı bağlarken bir ara gözlerimin içine bakıp dalarken hızlıca kafasını sağa sola salladı ve ayakklarımı sertçe bağladı sonrada gözlerimin içine özür dilercesine bakmıştı.

Cansu yalandan öksürürken dikkatleri üzerine çekmişti.

Sonun geldi tatlım son isteğin ne söyle derken hafifçe kahkaha atmıştı.

onun gözünün içine sertçe bakarak

Pişman olucaksın bir gün çok pişman olucaksın dedim. Barış gülüp

Bu kadar ileri gitmişken senin yaşaman en büyük pişmanlık olur elbet. dedi ve beni bir kelime dahi etmeme müsade etmeden beni suya doğru itmişti.

Belkide Güneşi  suya iterek ilk değişim harekatını başlatmıştı.

Gözlerimi kapatıp suyun gözlerimi acıtmasına engel olmaya çalıştım. Ne kadar başara bildiysem.

Suyun altın da son nefesimi verirken
Yukarıdan gelen kahkahalarla gözlerini sonsuzluğa kapatmıştı.

Ama şunu bilmiyorlardı ki

Her son yeni bir başlangıçtı.


511 Kelime

EZİKWhere stories live. Discover now