DRACULA VE BEN

DRACULA VE BEN(2.BÖLÜM)

Duştan çıkarken Vlad de yatağımızda düşünceli bir şekilde oturuyordu.Beni gördüğünde  üzerimdeki havluyu yana attım.Gözleri gece karasına dönerken içimi bir titreme kapladı.Bakışları altında kucağına oturdum.Takım elbisesine ıslak saçlarımdan sular damlıyordu.Dudaklarımı yavaşça boynuna götürdüm ve orayı emmeye başladım.İrkildiğini ve de korktuğunu hissedebiliyordum.Hala hazır olmadığımı düşünmesi canımı sıkıyordu.

"Dur Fiona" dedi ama durmadım dişlemeye devam ettim.Ben işleme devam ederken ne olduğunu anlamadan Vlad beni kolumdan tutup yatağa yatırdı.Gözlerim gözleriyle buluştuğunda korktum.

"Gözlerinde hala aynı korku var" dedi birden.Afallayarak

"Ben de sana vampir dişlerimi çıkartsam sen de korkardın." Dedim gülerek ama Vlad tebessüm bile etmedi.

"Daha çok gençsin Fiona.Bu kadar arzulu olman senin açından iyi değil" dedi dudaklarıma bakarak ve ben o an utancımdan yerin dibine girdim resmen.Ama sonra kendimi toparlayıp

"Tam bir senedir sevgiliyiz ve bazı şeylerin zamanının geldiğini düşündüm.Sana olan güvenimi göstermek istedim.Ama tabi sen de haklısın küçük bir kızım değil mi?O senin eski sevgililerin gibi taş değilim.Sebep bu değil mi?!Sen beni öpmeye bile çekiniyorsun Vlad!" dedim sinirle.O da bir sinir üzerimden kalktı.Ben de bu arada dolaba gidip iç çamaşırlarımı giymeye başlarken o da,koca oda da bir sağ bir sola dönüp duruyordu.

"Bir sene geçmesine rağmen sana olan aşkıma inanmaman beni her saniye öldürüyor.Seni ne kadar isteyip arzuladığımı biliyorsun.Ben sadece doğru anı bekliyorum.Senin pişman olmanı istemiyorum." Dedi.Altıma geçirdiğim şortu giyip

"Benim tek isteğim sadece sensin.Belki bana azgın,atarlı ergen diyeceksin,de benim tek olayım sana olan aşkım..Anla bunu Vlad..Sen benim ailemsin.Sen benim karanlık gecemdeki yıldızımsın.Ama ben senin neyinim hiç bilmiyorum" dedim sözlerimi hiddetle bitirerek.Vlad ise yanıma gelip elleriyle yüzümü avuçladı birden.Gözlerimin içine bakıp

"Yeni neslin dilini hiç anlamıyorum Fiona....Benim zamanımda aşk daha farklı ve daha özel cümlelerle söylenirdi.Ama gene de benim özelim sensin.Seni her şeyden çok seviyorum.Seni ben bir ömür bekledim ve bir ömür daha bekleyeceğim.Sen hazır olana dek ve sonra.." dedi ve dudaklarını dudaklarıma yaklaştırıp

"Tüm geceler bizim olacak..." dedi ve dudağımdan öpecekken kendimi geri çektim.

"Acıktım,aşağıya iniyorum" dedim ve dolaptan göbeğimi açık bırakan tişörtümü giyip hızlıca aşağıya indim.

O arada da üst kattan parçalanma ve kırılma seslerini duydum.Onu sinir etmeyi ne yalan söyleyeyim seviyordum.Çünkü böyle hormonlarımla oynaması beni kıl ediyordu.

"Efendiyi gene kızdırdınız anlaşılan" dedi yaşlı Sebastian.O da 50-60 yaşlarında bir vampirdi.Bana çok güzel yemekler yapıyordu her zaman.Ne zaman gitsem mutfakğa beni bekliyor olurdu hep.Artık kıçımda sensör olduğuna inanmaya başlamıştım.

"O beni sinir ediyor sadece Sebas." Dedim.İsmini söylemek uzun geldiğinden ona böyle hitap etmeyi seviyordum arada.

"Efendinin en uzun ilişki sizsiniz ve sizi çok seviyorlar" dedi birden arkası dönük Sebastian, bana yemek hazırlarken.

"Sevgi bazen her şeye yetmiyor.." dedim ve bu lafımı büyük ihtimal duyan Vlad daha da sinirlenip birkaç bir şey daha kırdı.Sonra beni dinleyen Sebastian a içimi dökmeye devam ettim

"Bana daha beni nereden ve nasıl tanıdığını bile anlatmadı Seba.Neymiş beni çok küçükken bir alışveriş merkezinde görmüş ve aşık olmuş.Biz bu olaya toplumda sübyancılık diyoruz" dedim tebessüm etmeye çalışarak.Önüme pastırmalı yumurta ve de pilav koyan Sebastian a

"Çok anlayıp az sorun" dedi oysa yüzüme sevimli sevimli bakarak.

Off Sebastian ve onun anlaşılmaz lafları....

Boşvermişcesine sessizce yemeğimi yiyip tekrar odama dönmek için yukarı çıktığımda ne kadar hoş bir sevgililer günü geçirdiğimi düşündüm ve tabi yıldönümü.Gene kavga kıyamet dolu bir gün...Elimi havaya boş ver dercesine sallayıp odanın kapısını açtığımda yere savrulan gece lambasını ve kırık pencereyi gördüm.En azından hala bir yatağımız vardı.Geçen sefer ki kavga da yatağımızı kırmıştı çünkü.Vlad in biraz kıskançlık ve sinir sorunu vardı.Tamam belki de çok vardı sorunu kabul...

Bu arada ben de yatağın kenarındaki kırmızı geceliğimi giyerken onun çıplak bir şekilde arkası dönük uyumasını izledim.Uyumuyordu elbette hissediyordum.Sadece yanımda kalmak istiyordu.Bende yavaşça yatağa yatıp, üstüme yorganı çektim.Ona arkamı döndüm ama gene de sanki sıcaklığı beni yakıyor gibiydi.Uyanık olduğunu biliyordum.

"Yarın bir balo düzenleyeceğim" dedi birden sessizliğini bozarak.İnsan önce bir konuya girer değil mi?

"Ne balosu yılın bu zamanın da?" dedim sinirle.Bana sormadan yaptığı şeylere sinir oluyordum.

"Sevgililer günü balosu ama iş konuşulacak bol bol" dedi.Yani eski klasik balolardan olacak ve davetlilerin hepsi vampir olacak aman ne hoş.Gene kendimi ayaklı Brh pozitif kan grubu gibi hissedecektim.Neyse Vlad in sözde nişanlısı olduğumdan hiç bir vampirin bana dokunması hatta ve hatta konuşması bile yasak olduğundan rahattım.Sadece geriye bana bir huzursuzluk kalıyordu o kadar işte.

"İyi ben de yarın akşam dışarı çıkarım" dedim ve hızlıca onda kalan yorganı kendime çektim.Tabi konu kapanacak sandım ama konu kapanmadı.Çünkü Vlad sinirle dönüp

"Ne zamandan beri benim fikirlerime karşı gelir oldun?" dedi yüzüme bakıp.Daha doğrusu beni kendine doğru zorla çevirip.Bense ondan kurtulup,dirseklerimin üzerinde kalktım

"Ne zamandan beri düşüncelerimi umursamaz oldun?" dedim kinayeli bir şekilde.

Bunun üzerine derin bir nefes  alıp

"Hala aynı konu mu?" dedi gözlerini kırpıştırarak

"Konu olması için konuşulup tatlıya bağlanması gerek ama biz hiç konuşmadık bile." Dedim.Tekrar derin bir nefes aldı,ki sanki nefes almaya ihtiyacı var da

"Yarın o baloya katılacaksınız Bayan Dracula!" dedi düşüncelerimi bölerek.Bu lafı her dediğinde içimde bir şeyler kıpırdanıyordu.O da bunu anlamış olacak ki ben cevap vermeyince

"250 yaşındayım ama hala seninle çocuk olabiliyorum.Seni seviyorum" dedi aniden ve dudaklarıma küçük bir buse kondurup bana arkamdan ,sarılıp kendine çekti.Bu arada sert erkekliğini hissettiğimde biraz etkilensem de düşüncelerimi dağıttım.

"Ben de seni seviyorum Dracula" dedim.Ona böyle hitap eden kişiyi daha önce gözünü kırpmadan öldürse de bana olan izni sonsuzdu.İşte bu yüzden her kavgaya rağmen seviyordum onu.Onun kollarında her gece olduğu gibi gene huzura yattım........

Seni pislik çakal gene kandırdın beni!

-----------------

Sabah uyandığımda yanımda favori vampirim Vlad yoktu.Gene o kusursuz el yazısıyla yazdığı notu vardı sadece.

Karanlığımdaki ışığım;akşama kadar yanında olamayacağım , birkaç işim var.Elbisen birazdan gelir.Kuaför ve makyöz ekibi de yoldadır.Gerçi yapacakları makyajı dahi söyledim.Sade bir makyaj olacak kısaca.Tanrım nelerden bahsediyorum böyle ben.

Bayan Dracula beni üzmeyin ve güzelce hazırlanın sizi seviyorum..

Gene her şeyi planlamıştı benim yerime.Neden böyle şeyler yapıp beni deli ettiğini düşünsem de bir yanımda gayet mutluydu.Beni arada azıcık da olsa yönlendirmesini seviyordum.Tabi aşırıya kaçmamak şartıyla.

-----------------

Akşama doğru hazırlığım bitmişti.Seba benim için gelen ekibi gönderdiğinde elbisem oldukça hoşuma gitmişti.Sade,hoş,mavi renkte bir elbiseydi ve göğüs kısmı bana biraz dar gelmişti.Göğüslerimin  büyük oluşu bazen gerçekten başa bela oluyor.

Aynada son kez kendime baktığımda oldukça sadeydim ve bu hoş bir hava katmıştı bana.Bu arada telefonuma gelen mesaj beni kendime getirmişti.Evet Vlad artık aşağıya gelmemi istiyordu.Şov başlasın....