Bölüm * 18 *

29.9K 2K 212
                                    

Selamın aleyküm kınalı kuzular 💕💕
Biraz uzun bir ara verdiğimin farkındayım yani bir iki hafta kadar oldu bölüm eklemediğim 🙄 kusuruma bakmayın benim de sorumlu olduğum iki oğlum ve ilgilenmem gereken ailem, evim var bazen uygun zamanı bulamıyorum yazmak için. Ama elimden geldiğince haftada en az bir bölüm eklemeye çalışacağım inşaAllah bundan sonra.

Keyifle okuyacağınız bir bölüm olmuştur inşaAllah 💕💕💕

Selam ve dua ile..💕💕💕

❤️❤️❤️❤️❤️

       

Bize kapıyı Şafak açtı. Her hali ile Hamza'dan çekindiği belli oluyordu. Ona saygı mı duyuyordu korkup nefret mi ediyordu anlayamamıştım ama hareketlerine itina ile dikkat ettiğini görmemek mümkün değildi. Yıllardır bu adamdan mütemadiyen eziyet gördüğümü düşününce bu ezik duruşu intikam almak için çırpınan kalbimin karanlık yanlarını aydınlatıyordu. Bazı hallerine gülmemek için dudağımın iç kısmını ısırmak zorunda kalmıştım resmen. Komik ve iğreti geliyordu babamdan bile çekinmeyen Şafak'ın Hamza'nın karşısında yavru kedi gibi oturması.

Babam ikimize de mesafeli ve soğuk kalmıştı başlarda ama bana yumuşak gözlerle baktığını görmek kalbimi teselli etmişti. Babamın gözlerinde düşüşümü gördüğümden beri huzursuzdum. Benim sığınağımdı o adam bu evde. Gerçi yeni bir sığınağım vardı artık ama babamın yeri de öyle boş durunca üşüyordum işte, eksik kalıyordum.

Annem evdekilerin en sıcakkanlısıydı. Hamza'ya bir yapışıp sarılışı vardı kaynana demezsiniz. Öyle evlat gibiydi. Demek ki bu kadının erkek çocuklara zaafı var yani kız olduğum için gözünde pek değerim yok sanırım. Bu ne ya neredeyse kocamı annemden kıskanacağım. Dibinden ayrılmıyor kadın evladım, oğlum diyerek gönlünü yapmaya çalışıyor. Bir çabalar bir uğraşlar. Annemin böyle tatlı bir kaynana olacağını hiç düşünmezdim açıkçası. Beni mutfakta sıkıştırıp bebek var mı diye sorduğunda yanaklarımda oluşan yangınları anlatmıyorum size. Kadının torun sevme aşkı da gelmişti ya tam olmuştu herhalde. Yok, biz şimdilik düşünmüyoruz diye mırıldansam da tatmin olmadı tabi ki ve üsteleyip geçe bırakma bak yumurtaların tembelleşir dedi. Bana! Tıp okuyan kızına tıp dersi veriyor benim annem. Maşallah!

Size bu akşam Hamza'ya tekrar âşık oldum desem beni ne kadar anlarsınız bilmiyorum. Hamza her zamanki sakin ve vakur tavrını korudu yine. Ama saygılı ve mesafesini bilen bir damat olmayı da aynı anda başarmıştı. İdeal bir evlat tipiydi. Annemle best kaynana-damat oldular neredeyse. Babam bile ilk başlarda soğuk dururken gecenin sonunda tavlayı getirip Hamza'yı karşısına aldı. Şafak'la bile oynamaz kolay kolay tavlayı. Özeldir babam için. Sevmediği insanlarla da oynamaz, kavga çıkıyor sonunda diye bahane eder hep. Şafak hep aynıydı saygılı, tırsak bir şekilde etrafında döndü kocamın. Onun o hali gözümün önüne geldikçe yüzüme gevrek, hin bir gülümseme yayılıyor istemsizce.

Gecenin sonuna doğru annem " Şafak'a da kız istemeye gideceğiz." Diye açtı akşamdan beri konuşmak için kıvrandığı konuyu. Neden ısrarla bizi çağırdıkları da belli olmuştu. Bizim Şafak marketten bir kızla görüşüyormuş meğer. Ben de beni kontrole geliyor sanıyordum. Kızın ailesi durumdan işkillenince araya ailelerin girmesi mecburi hale gelmiş. Haftaya istemeye gidilecekmiş. Tabi bunları en son ben öğreniyorum. Ama haklılar, ne zamandır uğramıyorum annemlere, gelişmelerden de iyice geri kalmışım. Annem " O gün çok telaşımız olur çikolata ile çiçeği siz alırsınız." Diyerek gecenin son golünü atmıştı bizim kaleye. Ama Hamza buna hiç bozulmadan " Tabi alırız, sorun değil." demişti gayet güleç bir yüzle. Benimse suratım düşmüştü. Annemin bu düşüncesiz hallerinden rahatsız oluyordum çünkü kendimi kocama karşı mahcup hissediyordum böyle zamanlarda. Düğün salonunu da bize tuttururlar artık bu gidişle!

YAĞMUR'UN SESİ Where stories live. Discover now