Telefonum aniden çalınca hopladım, hemen cevapladım,

"Efendim?"

"Neredesin miniğim?" dediğinde sorduğu sorunun mantıksızlığını anladım ama yine de gülümsedim.

"Okulda"

"Sakın bi yere ayrılma tamam mı? Ben Kağanı bulup eve getireceğim" dedi ve kapattı.

Gülümsedim ve telefonuma baktım, bu adamı tanıdığımda nefret edeceğimi zannediyordum ama şimdi aşıktım.

Hemen ismini değiştirdim,

Kalbimin Katili

*

Kapıyı çaldım,

"Gir" gür sese karşılık gözlerimi devirdim, kapıyı açtığımda dersin ortasında böldüğüm apaçık açıktı.

"Pardon hocam" dedim ve yerime geçtim.

Hoca bana kızgın bakışlarını gönderip dersi anlatmaya devam etti,

"İyi misin?" Kulağıma fısıldayan Ateşe kaşlarımı çattım,

"Sen salak mısın? Az önce kardeşimle kavga ettin" hem daha neden kavga ettiklerini de öğrenemedim.

"Benimle düzgün konuş!" sert sesine karşılık yutkundum ve bakışlarımı ona çevirdim, yüzü kaskatıydı.

"Seninle gayet düzgün konuşuyorum, bana kızma" dedim ve önüme döndüm.

Bi kaç dakika sonra,

"Özür dilerim" dedi duygusuz sesiyle.

Gözlerimi sonuna kadar açtım ve bakışlarımı tekrar ona çevirdim, şimdi yüzü biraz daha yumuşaktı.

Hayatıma giren her erkek dengesiz lan!

"Boşver... Özel günündesindir, takmıyorum" dediğimde gür kahkahasını dışarı saldı,

"Sessiz olun!" Hoca sert bir şekilde bizi uyarınca sustum, bakışlarım Furkanlara kaydığında Koray ın onaylamaz bakışları ile karşılaştım.

Bi daha da ağzımı açmadım zaten.

*

Okuldan çıkacakken Ayça salağını gördüm,

Sinirli bir şekilde bana doğru gelince kaşlarımı istemsizce çattım, üstünü süzdüğümde elinin alçıda olduğunu gördüm, sanki iki parmağı yoktu.

"Her şey senin yüzünden!" diye çığırıp bana geldiğinde gözlerimi sonuna kadar açtım,

Yanındaki sarışın kız onu tutup geri çekti,

"Seni öldüreceğim" dediğinde tek kaşımı kaldırıp neden böyle manyadığını düşündüm,

"O BENİM ANLADIN MI? O BENİM!" diye bağırdığında kimse öyle biza bakmadı, çünkü okuldan en son çıkmıştım ve sadece ben, o ve yanındaki kız vardı,

Yutkundum ve kimden bahsettiğini anlamaya çalıştım. Kimden bahsediyordu?

"Sen neyden bahsediyorsun?" dedim ellerim meraktan titrerken,

"Onur benim! Onur sadece benim" dediğinde ayaklarım tutmaz hale geldi,

Ne dedi lan bu sürtük?

"Hmm..?" dedim ellerim sinirden titrerken, dişlerimi gıcırdattım ve yüzüne yumruğu geçirdim,

Yere düşerken yanındaki sarışın kız saldırdı, aldım başını ve diz kapağıma geçirdim.

Canı acıyarak geri çekildi ve gözden kayboldu.

Bu sırada Ayçaya döndüm, burnu kandan gözükmüyordu ama onu bin beter edecektim.

"Sen ne diyorsu lan? O benim kocam anladın mı beni?" dedim ve yüzüne bi tane daha geçirdim. İnleyerek geri çekildiğinde gözlerimi tehdit eder gibi kıstım,

"Sakın ama sakın bi daha Onur benim deme! Yemin ediyorum öldürürüm seni" dedim ve oradan hızla uzaklaştım.

*

Eve girdiğimde ellerim titiriyordu,

Ayça Onuru nereden tanıyordu?

Aralarında bir şey geçti mi?

Beni... aldattı mı?

Son düşündüğüm cümle, ağzımdan hıçkırık kaçırmama neden oldu.

Onur öyle bir şey yapmazdı, yapamazdı!

*

2 saat sonra Onur kapıdan içeri girdi,

"Ben geldim sevgilim" dediğinde koltuğa iyice yapıştım,

Salona girdiğinde bir problem olduğunu anladı,

"Noldu sana?" dediğinde uzaklaştım,

"Ayçayı tanıyor musun?" dediğimde yüzü kaskatı kesildi, olduğu yerde kalırken dişlerini gıcırdattı,

"O sürtük canını mı yaktı?" dediğinde onu tanıdığını anladım.

Ağzımdan hıçkırık kaçarken başımı iki yana salladım,

"Beni aldattın değil mi? Hemde onunla!" dedim ve titreyerek ağlamaya başladım.

Onur hemen bana sıkıca sarıldı,

"Sakin ol!" sert sesiyle susmaya çalıştım ama olmadı,

Sert olan elleriyle saçımı okşadı, sakinleşirken başımı öptü,

"Düşündüğün gibi hiç bir şey olmadı." Sakin sesi rahatlamama neden oldu.

"Am-ama o-onu tan-" sözümü yarıda böldü,

"Sadece seni araştırırken onunla..... konuştum" dediğinde başımı kaldırıp yüzüne baktım,

"Gerçekten mi?" dediğimde başını salladı ve bana sarıldı,

"Sana aşık olduğumu fark ettiğimde kimseye dokunmadım" dediğinde gülümsedim ve göğsüne koyduğum başımı kaldırdım,

"Seni seviyorum" dedim bir anda.

Söylediğime şaşırdı ama sonra o muhteşem gülümsemesi yüzüne yayıldı,

Yavaşça dudaklarımı öperken ona karşılık verdim, öpüşümüz derinleşirken beni kucağına alıp yatak odasına götürdü,

Yatağa yatırırken gözlerimin içine baktı, benden izin istiyor gibiydi.

Başımı salladım ve dudaklarına yapıştım.

Bu bölüm çok kısa oldu farkındayım ama öteki bölümü daha uzun yazmaya çalışacağım.

Yb bir hafta veya daha uzun zaman sonra gelecek,

Yorumlarınızı bekliyorum :))

DİKKAT KATİL VAR!!Where stories live. Discover now