Kapıya doğru ilerleyip başını hafifçe çevirip baktı düşmanına son kez. Soğumuyordu içi, soğutamıyordu.. Bütün o kötülükler onun eseriydi.. Bunların yanı sıra birde ayağına kadar getirtip hiç utanmadan Yusuf benim diyecek kadar alçak bir tutum içerisindeydi  "Senden korkmuyorum.. Ben yalnızca ALLAH'tan korkarım. Elinden geleni ardına koyma.. İstediğini sana asla vermeyeceğim.. "

Kapıdan kendini dışarı atar atmaz durdu.. Maruz kaldığı zehir akmıştı içine. Nefes almaya ihtiyacı vardı.. Derin derin bir sürü nefes almalıydı yoksa ciğerleri iflas edecek gibi hissediyordu..Adım atmaya başladıkları vakit;

"Yılan" dedi Zeliha.. "Yılan bu kadın!"

Yürüyordu ama ayakları yere değiyor muydu emin değildi. Artık neye inanıp neye inanmayacağını da bilmiyordu. Yorulmuştu..Her lezzete bir acı karışıyor, her hevesi buruk bir arzu halini alıyordu. Sevinçleri yarımdı. Düşleri korkulu, beklentileri kaygıya gebe... Vel hasıl, böyle zamanlarda kimsesizler kimsesinden başka kimsesi yok gibi hissediyordu..

"Zeliha" durdu.. "Koluma girer misin kendimi pek iyi hissetmiyorum ben" Sonra yanlış bir şey söylemiş gibi düzeltircesine kurdu cümlesini yeniden "Esasında kendimi de hissetmiyorum"

Zeliha hiç düşünmeden koluna girdi..Biraz konuşup teselli etmek istese de yapamıyordu.. Alınacak gibi bir acı değildi..Keşke elinden gelse de paylaşsaydı, ortak olsaydı acısına.. O da biliyordu anne acısı başka hiç bir şeyle ölçülmeyecek kadar ağırdı. Henüz 6 yaşındayken tatmıştı Zeliha. Belki anlatmalıdır, bu yaşına kadar kimseye bahsetmediklerini Gülnihal'e açmalı onu anladığını hissettirmeliydi..

"Babamı hiç tanımadım. Askermiş.. Bir müddet askeri rüştiye mekteplerinde görev almış.. Ardından Bosna-Hersek ve Karadağ isyanlarını bastırmak için balkanlarda görev yapmış.. Orada da şehit olmuş zaten, dönememiş bir daha" Gülnihal başını eğdi Zeliha'ya doğru.. Gülümsemeye çalışıyordu anlatırken. Ama gizleyemiyordu. Bazı acılar saklanamazdı çünkü "Uzun boylu dağ gibi bir adammış.. Benim açık tenli olduğuma bakma. Esmermiş babam, siyah düz saçları varmış, Döne kalfa görmüş babamı biliyor musun?" dedi ve heyecanla döndü Gülnihal'e "Der ki Yusuf abim aynı babama benzermiş.. Annemi bir harp sonrası Traplusgarp'ta görmüş kimsesi olmadığını duyunca da tutup elinden İstanbul'a getirmiş. Evlenmiş.. Çok sevmişler. Ben annemin karnındayken yarım kalmış hikayeleri"  kol kola dik yokuşu sakin adımlarla inerlerken durakladı "Aslında anneminde yüzünü unuttum.. Vefatından sonra sadece iki kez rüyama geldi sonra hiç görmedim.. Ama ben de anneme benziyormuşum, gözleri maviymiş. Tıpkı benim gibi. Hokka gibi bir burnu varmış, saçları açık kahverengiymiş. Döne kalfa anlatır bazen bende hayalini kurarım anılarımda taze kalması için, unutmamak için"

 Caddeye indiklerinde durup bir fayton beklemeye başladılar.. Daha fazla takatleri kalmamıştı. 

"Annen nasıl vefat etti. Hasta mıydı?"

"Hastaymış bazı geceler sabaha kadar öksürdüğünü hatırlıyorum.. Çocuktum hiç aklıma gelmedi annemin öleceği.. Zaten hangi çocuk annesinin öleceğini düşünür ki, anneler ölümsüzdür sanki"

"Zeliha" diye kesti Gülnihal "Sesin titriyor daha fazla anlatıp üzülme"

Duymamış gibi devam etti Zeliha "Evimiz Karagümrükteydi. Küçük bir mahalleydi ama büyük bir alanı vardı.. Oyun oynardım orada akşamlara kadar. O sabah yine annem beni giydirir giydirmez oyun oynamak için koştum. Meğer Onu son görüşümmüş. Bilemezdim. Kaç saat geçti aradan hatırlamıyorum.. Sonra bir şey oldu, bir kalabalık bir bağırış.. O anı asla unutamıyorum.. Koştum ayaklarımda ki keçe pabuçlar kaldı sokakta. Bahçeye girdim yemek yediğimiz tahta masanın üzerinde yatıyordu annem.. Bir kazan su, başında iki kadın yıkıyorlardı annemi" Yutkundu ve hız kesmeden ekledi "Güzel yüzü un gibi bembeyaz olmuş pamuk gibi elleri morarmıştı. Soğuktu.. Buz gibi.." Durdu kız tekrar yutkunup çatallaşan sesini düzeltti.. "Ben o an orada büyüdüm biliyor musun? Bir daha hiç oyun oynamadım. Hiç ağlamadım. Kimseye naz yapmadım. Anlatmadım derdimi, sıkıntımı. Hiç arkadaşım olmadı mesela. Sonra konağa geldim işte..Altı yaşında kocaman bir kız olarak konağa geldim"

Güz Sancısı (Beyzadeler Konağı)Where stories live. Discover now