Aşkla Boğulmak

1.6K 17 0
                                    

Kapının açılmasını beklerken ellerimi saçlarıma geçirip nefesimi sesli bir şekilde dışarıya verdim.Gözlerimi beni ölü beden ve hayvan dışkısı kokan bu mekana getiren adamdan ayırmıyordum.Bakışlarımdan korkması egomu tatmin ediyordu.

Büyük demir kapı gürültüyle açıldığı an kulağıma dolan müzik sesiyle ses yalıtımının mucizevi birşey olduğunu düşündüm.Ayrıca burası mükemmel kokuyordu.İki adım önce burnumu siken ve kusma isteği uyandıran o kokudan eser yoktu.Gözlerimi etrafta gezdirirken buranın NE olduğunu bulmaya çalışıyordum.Bar falan?Sanmıyorum.Arka cebimden telefonumu çıkarıp saate baktım.21:30. Yarım saat sonra Sophie'nin yanında olmam gerekiyordu ama ben hala abime hatun bakmakla meşguldüm.Birkaç ay sonra geberip gidecekti ve kurtulacaktım.Sadece birkaç ay.Dayanmalıyım.

Yanımdaki hala adını bilmediğim şu adamın ''Bay Lachowski'' demesiyle ona döndüm. ''Lütfen beni takip edin.'' Hala neresi olduğunu bilmediğim yerin uzun ve dar koridorlarından geçip büyükçe bir odaya girdik.Baktığım her yerde neredeyse çıplak kadınların türlü yaştan erkeğin penisinin üstünde zıpladığı,ayak üstü işini hallettiği,striptizci dolu bir oda.GENELEVDEYDİM.Tanrım bu kadar saf mıydım ? Bunu farkedemeyecek kadar saf.20li yaşlarında bir kızın babası yaşında bir adamın dudağını şehvetle öpüp onu uğurladıktan sonra başka bir adamla küçük odalardan birine geçişini iğrenerek izledikten sonra iyice gözüm dönmüştü.

''Bana bir orospu mu verecektin ? '' Sesim tıslamaya eşdeğerdi.Adam bana korkuyla bakarken yakalarından tutup duvara yapıştırdım.Acıyla inlemesine aldırmadan yüzüne bir yumruk geçirdim.Arkam dönük olsa da herkesin bize baktığını seslerin kesilmesinden farketmiştim. ''BANA.BİR.OROSPU.MU.VERECEKTİN.'' Titreyerek yerden kalktı.

''Ha-hayır.Ben bu konuyu sizinle ko-konuşacaktım.'' Arkamı dönüp ''İşinize bakın'' diye bağırdıktan sonra dikkatler üzerimizden çekilmişti.Tek kaşımı kaldırıp dudağını patlattığım adama baktım.

''Dinliyorum.'' Beni kenara çekip kimsenin duyamayacağı kadar sessiz bir şekilde konuşmaya başladı.

''Şuradaki kız.'' dedi eliyle deli gibi ağlayan kızı gösterirken. ''Yeni düştü buraya.Bakire.Geldiğinden beri ağlıyor.Bundan bize iş çıkmaz.Yeterince kadın var zaten.Fazlalık bu burda.'' Birşey söylemeden gösterdiği kıza doğru ilerledim.Yanına oturduğumda gözlerini yerden kaldırıp gözlerimin içine baktı.Çoğu kızda görmediğimi gördüm gözlerinde.Masumluğu.Ama bu beni çok ilgilendirmiyordu. Abimden sonra ne hale geleceği de öyle.Tek aklımda olan Sophie'ydi.

''Gidiyoruz.'' Şaşırmış halde bana baktı.Böyleyken fazlasıyla sevimliydi.Herneyse.

''Ne ? '' Nedensizce kıkırdadım.

''Duydun.Gidiyoruz.'' Telaşla ayağa kalktı.

''Ne demek gidiyoruz ? Birden bire ortaya çıkıp 'Gidiyoruz' deyip beni götüremezsin.'' Yavaşça ayağa kalktıp aramızdaki mesafeyi kapattım.

''Peki.Sana güzel bir yaşantı verecektim.Burda çürümek istiyorsan,öyle olsun.'' Arkamı dönüp gidecekken kadife sesiyle beni durdurdu.

''Tamam,geliyorum.'' 

Aşkla BoğulmakWhere stories live. Discover now