21-Aşk Yeniden

1.4K 100 7
                                    

Venüs

O gitti....

Gözlerimin önünde yavaş yavaş kayboldu ve gitti. Yüreğimi burkan feci acı günlerdir dinmek bilmiyor. Ona bir hoşçakal bile diyememiştim. Sarılamamıştım. Kafamı omzuna gömemeden kokusunu içime çekemeden yok oldu sevdiğim adam.

Benim Egeden neden uzak durmam için bu denli çabaladığını o an anlamıştım. Salak kafam. Nasıl fark edemezsin. O Tunçarastı.  Ve anlam veremediğim nokta Tunçaras'ın da Aldebaran gibi bir anda kaybolmuş olmasıydı..

Lanet herif cehennemin dibine kadar yolu var. Ama benim Aldebaranım'ı bana geri versinler. Ağlamaktan kuruyan göz pınarlarım artık yaşarmıyordu. Kalbimde yeşermiyordu onsuz.. O mükemmel felaket günden bu yana 1 ay geçti. Aldebaran'ın bir anda ortadan kaybolmuş olması okulda ortalığı karıştırmış olsa da yerine başka bi öğretmen bulundu ve derslere devam edildi.

Başak her şeyden habersiz Ege ve Aldebaran'ın birden yok olmasına akıl sır erdirememiş hala sorup soruşturuyor saçma sapan araştırmalar yapıyordu. Ne vardı beni de götürseydi tutsaydı kolumdan senin yerin benim yanım deseydi. O gittiğinden beri her akşam gökyüzüne bakıp beni görüyor olabileceği düşüncesiyle gülümsemeye çalışıyorum.

İnanıyorum o geri dönecek. Eğer Aldebaran'ı tanıyorsam o kesinlikle öyle ya da böyle geri dönecek.Ben onu ömrümün yettiği kadar bekleyeceğim..

Son sınavımız bugün bitmişti. Yarıyıl tatili için valizimi topluyordum. Gece otobüs kalkacaktı. Başak bi müddet daha burda kalmak istedi. Benden birkaç gün sonra gelecekmiş. Nasıl isterse keyfi bilir..

Kıyafetlerimin yarısını almıştım. Son bir kazağımı daha katlayıp koydum valizime. Her işim yavaştı sanki hayatı slow motion yaşıyordum. O gittikten sonra zaman geçmek bilmiyor gibiydi. Her gün aynı acıyla uyuyup aynı acıyla uyanmak berbat bir şeydi. Dinmek bilmeyen bir acıydı bu..

Kendimi gerisin geriye yatağa attım ve vücudumu cenin pozisyonuna getirip dizlerimi karnımda  birleştirdim.

Bu mekanı bir süre terk etmek iyi gelebilirdi. Çünkü her yerde onunla bir anımın olmuş olması kalbimi daha da sızlatıyordu. Baktığım her yerde onu görüyor, onu hissediyordum. Gözlerimi kapattım ve onu yanımda hissetmeye çalıştım. Gözleri ,dudakları, burnu.. Bunları unutmamak için her gün gözümün önüne getiriyor  ,hayal ediyordum..

Telefonumun zil sesiyle bir hışımla yerimden doğruldum. Kalbim nedensizce hızlı hızlı çarpmaya başlamıştı. Telefonu elime aldım ve anında ekrandaki isme baktım. Her telefon çalışında bunu yaşıyordum. O arayacak umuduyla her seferinde bir heyecan sarıyordu ruhumu..

Babam arıyordu...

"Alo baba"

"Venüs garajdan seni karşılayacağım haberin olsun kızım"

"Zahmet etme baba ben kendim gelebilirim"

"Olmaz seni almaya geleceğim"

"Tamam nasıl istersen baba"

"Görüşürüz hayırlı yolculuklar o zaman kızım bekliyoruz "

"Görüşürüz baba" dedim ve telefonu kapattım. 

Derin bir nefes verdim. Aileme karşı mutlu görünmeliydim. Üzgün olduğumu fark etmemelilerdi. Telefonu kapadıktan birkaç saniye sonra yeniden çaldı. Bu sefer numara yazmıyordu. Gizli bir numaraydı bu.

Telefonu açtım.

"Alo buyrun"

"....."

Hiçbir ses gelmiyordu karşıdan.. Yalnızca değişik uğultular duyuluyordu.

Sevgilim Bir UZAYLI (YILDIZLARARASI AŞK) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin