SON SÖZ

522 16 15
                                    

Geç kalmış teşekkür yazısıyla burayı işgal etmem, der susarım. Bir çoğunuzun kütüphanesinden kaldırıldığına emin olduğum Unutma Beni'yi unutmayanların da olduğunun farkındayım. 

Unutma Beni'yi unutmayanlar.

Birçok kez düşlemiştim teşekkür yazısını. Nasıl olması gerektiğini hayal etmiş, en güzeli nasıl olur diye düşünüp durmuştum. Cümleleri zihnimde oluşturmuş, en iyisi bu, diye not etmiştim. Oysa şu an tamamen notlar ve zihnimi zorlayan cümlelerden uzak bir ben ile karşı karşıyayız. 

Unutma Beni, benim için dönüm noktası diyebilirim. Kurguyu saatlerce düşünüp yazmış bir insan değilim. Unutma Beni, benim için ilk gerçek hikayemde diyebiliriz. 2012 senesinden bu yana sürekli yazan biri olarak söyleyebileceğim ilk şey, ilk final yapan hikayem, Unutma Beni. Bir çok hata yaptım UB'yı yazarken. Çok fazla düşünmedim. Her hafta bölümü yayımlamadan önce düşledim bölümün konusunu, bölümde nelerin olacağını. Kurgu hazır değildi. UB, 26 Şubatta yayımlanarak, 28 mayısta bitmiştir. Üç ay evinize konukluk yaptık, hem de büyük bir zevkle. Acıma, Umut ve Narin'in acılarına şahit oldunuz.

Pişman mıyım?

Kesinlikle. Pişmanlığım finalden falan değil. Pişmanlığım tam olarak, olmuş ve bitmişe gelmiş olması. Zevkle yazdım ve zevkle yayımladım. Yorum ve Vote hiçbir zaman umursadığım konular olmadı. Fakat geceleri paylaştığım bölümleri sabahları okumak için can atar oldum. Yorumları görmek istedim. Buna rağmen asla yorum için yazmadım. 

Kendime yazıp, kendine okuyan biri olarak; 600 okunmadan üç günde 6K'ya yükselip günler geçtikçe 10Klara yükselmesini kocaman bakan gözlerle izler oldum. İlkti. Yeri geldi, o kadar bildirim vardı ki, artık yeter, dediğimi bilirim.

Alışık değildim. Lâkin kısa bir sürede o kadar alıştım ki Umut ve Narin'in varlığına, yazdığım yeni hikayede bile hissediyor, Lavin yazacağım zamanlarda Narin yazıyor, Batuhan yazacağım yerlerde Umut yazıyorum. 

Onlar eksik kaldı, tıpkı benim gibi. 

Teşekküre gelirsek eğer... Ben ilk cümlemden son cümleme kadar bu satırları, hatta bu kitabı sadece birine ithaf edeceğimi düşünürdüm. Ruhu güzel bir kadına. Lâkin onun cümlelerine laik olmadığı satırları ona buradan ithaf etmek yerine, kendi eserimi kendim basıp, onu gördüğüm ilk yerde vermeyi düşündüm. En hayırlısı buydu.

UB'nin final bölümüne kadar bana destek çıkan herkese ama herkese çok teşekkür ederim! Yorum atan veya atmayan. Vote veren veya vermeyen. Bunların içinde özellikle teşekkür etmek istediğim, Altın Kalemler Ailesi var. Bilmeden de olsa bana destek olduğunuz için sizlere de teşekkür ederim. 

Özelikle teşekkür etmek istediğim Nur'um da var, eksikdizeler. Aramıza sonradan katılıp katıldığı bölümden sonra ki her bölüme uzun uzun yorum yapan, desteğini benden hiç ayırmayan ve yazamadığımı düşündüğüm anlarda bile yazabildiğimi hissettirdiğin için çok teşekkür ederim, Nur!

Bir de her bölümde kendini belli eden, beni asla ama asla yalnız bırakmayan merve1bekcan. Her bölümde aradığım yorumların sahibi, bölümleri yorumun olmadan bırakmadığın için teşekkür ederim. 

Ve sizlere. Bana UB'nin bölümlerinde destek olduğunuz için çok teşekkür ederim. Üç özel bölüm demiştim fakat buna rağmen Duru ile harmanlanmış UB2'de buluşuruz belki... belki başka satır aralarında. Ne fark eder?

Sizler her daim benim ilklerim olacaksınız.

Teşekkürlerimi sunar;

sizleri sevdiğimi bilmenizi isterim.

UNUTMA BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin