Koreye Düşen İki Melek

Hayıııır.... olamaaaaz....!!!

Herkes aşağı inmiş yemeklerini yiyordu. Sineme ve grup üyelerine yemekten sonra Shının sınıfına gelmelerini mesaj attım.

Bu sırada yongseoktan da bir bahaneyle Takuyayı dışarı çıkarmasını söyledim.

Sınıfa önce ben girdim sonra diğerleride geldi. Hepsi 'biz neden burdayız'der gibi bakıyorlardı.

''Evet şimdi neden burda toplandığımızı açıklıycam. Şu saatten sonrakş hedefimiz Takuyayı sineme aşık etmek!''

Sineme baktığım zaman utanmıştı,yanakları kıpkırmızı olmuştu.

Ona baktım, gülümseyerek kimsenin suyamayacağı şekilde ''Önemli değil'' dedim. Biraz rahatlamış gibiydi sonra tekrar konuşmama devam ettim.

''Arkadaşlar gördüğünüz gibi sinem burda, çok güzel bir kız, kalbi iyilikle dolu ve Takuya sunbaeyide gerçekten seviyor.''

Hepsi Sineme bakıp gülüşmeye başladı.

''Demek Takuyayı seviyorsun hey sevecek başka biri yok muydu? ben varım mesela''

''Sen olduğun için onu sevdim ya zaten. Ve şuan ne kadar iyi bir karar verdiğimi anladım''

sangmin çok bozulmuştu. Ama haketti ergen iyi yaptı aferin sana sinem.

''sunbae sen git bi soğuk su iç gel hadi. Neyse koumuza dönelim. Şimdi benim aklımda bir plan var.

1 haftalığına üyeler odalarını değiştirecek bunu kura çekerek yapıcaz ve ben Takuya ile Sinemin aynı odada kalmasını sağlıycam''

''NEEE. Ya o kadar hızlı olmaz''

Yavrun sinem annem senin aklından ne geçiyor ha?

''Höhhh sinem bişey yapacaksınız demedim bi sakın aklın nerde senin, sadece sizi yalnız bırakmak amaçlı. Siz akşam odadayken elektriği kescem.''

Shın konuşmamın ortasına dalmıştı.

''Heyy Taku karanlıktan korkar yapamazsın''

''Biliyorum lidercim. Zaten benim amacımda o Sinem korkusuz bi kız o Takuyayı sakinleştircek.''

''Lidercim? Takuya? Hem sen Takunun karanlıktan korktuğunu nerden biliyorsun onunla bu kadar ilgilendiğini bilmiyordum''

''Ne oldu kıskandın mı? Senin nasıl örümceklerden korktuğunu biliyorsam onunda karanlıktan korktuğunu biliyorum. Unutma ben CandY'İM!!''

''ohaaa... S-sen onu nerden biliyorsun. Yoksa sen sasaeng mısın?''

''Offf... konuyu dağıtma lütfen''

Şu cocuk bazen o kadar ergen oluyor ki. Neyse birazdan Takuya gelitr acele etmeliyiz.

''Neyse ben gidip Takuyayı çağırcam,Lütfen bi pot kırmayın!!''

Son sözümü özellikle sangmine bakıp söyledim. Bazen yongseoktan bile ergen olabiliyor.

''Takuya sunbaede geldiğine göre konuya girelibilirim. Biz kızlarla bişey düşündük.Üyelerle oda arkadaşlarımız değiştirelim diyoruz''

Hepsi şaşkın şaşkın yüzüme bakıyorlardı. Rollerini iyi yapıyorlardı. Ama Takuya daha şaşkındı.

''Melek nerden çıktı bu durdur yere''

Hemende karşı çık zaten Taku taku.Neyse sakinimmm.

''ya eğlenceli olur ama hadi. Sadece bir hafta''

''evet hyung eğlenceli olur lütfen''

Diğerleride bana yardım ediyordu sonunda Takuyayı ikna ettik. Ben torbayı getirdim ve çekmeye başladım.

''Evet başlıyorum''

torbadan bir kağıt çektim. ilk çıkan isim sangmindi.

''Sangmin. şimdi oda arkadaşına bakalım''

Defne çıkmıştı. Oda sinemin oda arkadaşıydı. Buda Sinemin şansını arttırıyordu.

''Defne''

Sangmin şaşkın şaşkın yüzüme bakıyordu o Defneyi tanımıyordu.

''Ahh Defne Sinemin oda arkadaşı. Hayırlı olsun sunbae :) şimdi ikinci kişye geçelim''

Bu sefer Yongseok ve casper çıktı.Hayır sadece 6 kişi kaldık. umarım Edayla çıkarız.

Planın başlaması gerekiyor. Edaya döndüm diğerleri anlamasın diye gülerek, Türkçe konuştum.

''Eda şimdi''

Ben torbanın içini karıştırırken Eda birden karnını tutarak bağırmaya başladı.

''Ahh. karnım''

Herkes birden ona döndü. Bende cebimden kağıtları çıkarıp elime aldım.

Eda iyi olduğunu söyleyip ayağa kalktı. Sonra herkes bana döndü.

''Eda iyi misin? devam edeyim mi? ''

Ne kadarda arkadaşını düşünen bi kız demi :)

''İyiyim iyiyim''

''Eveeet, Takuya sunbae. bakalım karşısına kim çıkacak''

Bu sefer sangmine bi göz attım. Bir süre bekledikten sonra oda karnını tutarak bağırdı.

Ne kadar müthüşlü bi plan yaptım ya.Yine herkesin dikkati ona gitti bu sefer cebimden Sinem yazılı kağı çıkarıp elime aldım.

''ahh sunbae iyi misin?. Sanırım yediğiniz bişey dokundu''

Eda gülmemek için dudaklarını ısırdı.Herkes dikkatini bana verinde kağıdın olduğu elimi torbaya soktum.

''Sinem... aaa sinem çıktı tesadüfe bak''

''Sinem kim?''

Ahh be takutaku yapma ya daha sinemi tanımıyorken biz senle ne yapcaz

''Sinem bu. Bizimle beraber Türkiyeden gelen arkadaşımız. Ve maalesef benden daha güzel''

Kız biraz yükseltmem gerek yani ne yapalım.

''Yanlışın var melekciğim''

Melekciğim mi? Bana ''cim '' mi dedi benim bö ölüp gelmem gerek.

''Sadece Sinem değil tüm okuldaki kızlar senden daha güzel''

Ruhuna El-fatiha....

Bir insan bu kadar hödük olamaz ya...

''Okulun en çirkin kızını öperken öyle demiyordun ama?. Ya küçüüğüne sahip çıkmayı öğren yada çenene.

Kafamı bozma gece yerısı gelir seni sünnet ederim. Hem müslümanlığa bir adım atmış olursun.

Aslında iyi fikirmiş bi ara düşüneyim''

Ohh be dünya varmış rahatladım. Eda ve Sinem bir süre ağzı açık bana baktılar sonra kahkaha patlattılar. Üyeler şaşkın şaşkın yüzüme bakıyorlardı.

Evet az önce Türklüğümü kullandım. Söylediklerim Türkçe olunca anlamadılar tabi gariplerim

''Az önce ne dedin sen ? küfür mü ettin? ''

''Evet ettim ama seni ilglindirmez.Neyse konumuza dönelim.''

Elimi torbaya attım bu sefer shın çıktı. zaten 4 kişi kalmıştık.

''Shın. bakalım kim çıkacak''

Ne olur shın çıksın ne olur...

Elimi tekrar torbaya attım.

Ve....

''Hayııııır... olamaaaaaz...''