Koreye Düşen İki Melek

Şaka öyle değil böyle yapılır :)

Güne Bts fire ile uyanmak ahh ne kadar güzel anlatamam.

Bende 'yangın vaaaar a dostlar'' deme hissi uyandırıyor. Alarmın sesiyle telefonu alıp yere çarptım.

İşte huzur.Uyumama devam ettim. Doğru ya kahve... hemen yataktan kalktım, üzerime bişeyler geçirdikten sonra yurdun yanındaki kahve dükkanına geldm.

Lanet olası shın yüzünden sabahın köründe kalkmak zorundaydım. Beyfendimizin özel' yağsız, sütsüz ve şekersiz kahvesiyle, organik çikolata parçalı kurabiyesini' aldıktan sonra yurda döndüm.

Odasına gelince içimden kendisine küfürler saydırdıktan - evet imanlı bi kızım ama bu aptalın karşısında insan dayanamıyor- sonra kapıyı tıklattım.

Ses gelmeyince hala uyuduklarını düşündüm, bu işime gelirdi yüzünü görmek zorunda kalmazdım.

kapıyı yavaşca açıp içeri girdim, düşündüğüm gibi hala uyuyorlar. Gözlerim ilk olarak Takuyaya takıldı, çok sevimli uyuyordu sıpa ya. Bir ara bias değiştirme konusunu tekrar düşünmem gerek.

shının yatağının yanıdaki masaya doğru yavaşca yürümeye başldaım. Elimdekileri bırakmadan gözüm shıne kaydı. İtiraf etmeliyim uyurken insana benziyor.

Elimdekileri yavaşca masasının üzüerine bıraktım, tam dönecekken eliyle bileğimi kavradı. Ona doğru döndüm. Ahh uyku sersemi hali çok çekiciydi.

'' senin ne işin var burda'' fısıltılı bir şekilde konuşuyordu. Tam cevap verecekken Takuya yatağının içinde kıpırdandı. İkimizin gözüde ona kaymıştı.

Shın beni tuttuğu gibi banyoya sürükledi, yavaşca kapıyı kapadı ve bana döndü. O ana kadar birşeyi fark edememiştim. Shının üstünde t-shırt yoktu.

Onu fark etmemle çığlığı basmam bir oldu.

'yaaa-''

Shın eliyle ağzımı kapatmıştı, bu sırada beni kendi ve kapı arasında sıkıştırmıştı. Çıplak vücudu vücuduma değiyordu.

Bir kaç saniye öyle durdu. Daha fazla dayanamadım elini ısırdıktan sonra elimle ittirdim.Hemen kendimi banyodan dışarı attım, banyodan çıktığım ana Takuyayla göz göze geldim.

''hey ne ol-''

Cümlesini bitirmesini izin vermeden odadan çıktım. Kendimi yatağa attım. Utancımdan ölebilirdim, yorganı kafama kadar çektim.

'' rezil oldum. rezil oldum off yaaa''

Kendi kendime konuşrken Eda yorganı kafam çekti.

'' Kime rezil oldun ne oldu? hem sabahın köründe nereye gittin?''

Yorganı tekrar kafama çektim, Edadan bile utanıyordum.

'' Bir süre kendime gelmeliyim beni rahat bırak''

Edaya bağırmıştım, bunu yapmak istememiştim ama kendimi kontrol edemedim.

SHIN VE TAKUYA

''Hyuunng sana diyorum ne oldu kıza ne yaptın?''

'' bişey yapmadım şimdilik''

''Yanaklarından belli oluyordu. bi dakka şimdilik derken sakın?''

'' Evet onunla biraz eğlencem''

'' Ah sakın düşündüğümü yapma''

'' Ah cidden kapa çeneni bana karışma''

'' Bak o diğer kızlar gibi değil, masum birisi hem öğrencimiz''

'' ahh Takuya unutma onların hepsi aynı, hepsi sürtük. ne olduğu yada kim olduğu umrumda değil''