-26-

7.5K 294 22
                                    

Vote ve Yorumlar için teşekkürler. Bi dahaki bölüm yorum yapanların adını yazacağıım =)
SINIR- +40 VOTE- +200 READ- +12 YORUM

Gözlerimi araladığımda saçımda gezen parmakları hissettim. Bu benim vücudumu bir şekilde etki ederken... Kasıklarımdaki tutkuyu hissetim ama sonra neler olduğunu hatırladım. Porsche bana gülerken aslında onun gerçekten de şeytan olduğunu gördüm. Gülüşünde bile bir nebze iyilik yoktu. Pis Domuz!

‘Nasıl hissediyorsun?’

‘Bilmiyorum.’ Derken doğruldum. Acım yoktu… Kalbim dışında!

‘Bak eskisinden güçlüsün, akıl okuyabiliyorsun ama aklını kimse okuyamıyor. Doğru söylemek gerekirse aklının okunmamasına üzüldüm.’ Dedi sırıtarak.

Hiçbir şey söylemeden ayağı kalktım ve aynanın karşısındaki vücudumu izledim. Tenimin biraz daha beyazlaması dışında farklılık yoktu. Beyaz tenimi her zaman sevmiştim.

‘Çok dikkatli olmalıyız.’

‘mike geldi mi?’

‘Ah evet içerde.’

‘Güzel.’diye mırıldandım.

‘Buradan gitmek zorundayız.’

Etrafa bakındığım da Porsche’n evinde olduğumuzu anladım. Burada kalmak istemiyordum zaten burada olduğumuzu herkes tahmin edebilirdi. Kolayca öldürülebilirdim.

'Neden buraya geldik?'
Porsche omuz silkti. 'Nasıl geldiğimizi sormalıydın.' dedi dudaklarını büzerken.
Hala gözüme yakışıklı gelmesi doğanın bana en büyük kazığıydı. O benim ailemi öldürmüştü. Büyükbabamı öldürmüştü.

Sert bir sesle 'Buradan gidelim.' dedim 'Ölmek istemiyorum.'

‘Melek iyi misin?’

‘Harry bana melek demekten vazgeç!Ben Mistral'im.’

Ayağı kalktı ve bana yaklaştı. ‘Ama her zaman benim meleğimsin.’

İçten içe güldüm. Ben kimsenin değildim. Onun hiç değildim! O adi herifi öldürmek ve yakmak istiyordum. Cehennemde yansın istiyordum. Bana ihanetinin cezasını çeksin istiyordum. Çok şey istediğimi biliyordum ama benden uzaklaşsa çok iyi olurdu. Pis şeytan! Ona nasılda kanmıştım?

‘Diana iyi misin?’

‘Evet sadece biraz garip hissediyorum.’

‘Alışacaksın.’

‘Zorundayım.’

‘Diana ben seni dönüştürmek zorundaydım ölmene … beni bırakıp gitmene dayanamazdım.’

‘Ah dimi? ‘ diye mırıldandım.

‘diana neyin var?’

‘Ölmeyi tercih ederdim. Ben mike bakacağım.’ Diyerek içeri yöneldim.

Garip hissediyordum üstelik bu aç olmak gibi değildi. Artık insan değildim! Ah! Tanrım! Tükenmiş bir soyu tekrar başlatmıştım.

Odadan çıktığım da mike’n koltukta elindeki ‘mistral kitabıyla’ oturduğunu gördüm.

Yavaşça ‘mike?’ dedim.

Kitabı kenara koydu ve gülümsemeye çalıştı. Hızla yanına gittim ve ona sıkıca sarıldım.

‘Hepsini aşacağız Diana. Sana söz veriyorum hepsini aşacağız.’

‘Mike… Ben mistral olmak istemiyorum.. ‘

İstemsiz gözyaşlarım akarken Mike’n tişörtüne tek tek damlıyordu ve ben konuşmaya devam ediyordum:

Meleğin Fısıltısı (Harry Styles Fanfic)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon