3-Melinda

277 42 20
                                    

Alex, son sorgu da konuştuğu Bay Dering'in sözlerini düşünüyordu. Kalemin kendisine ait olmadığını nereden bilebilirdi? Üstelik kalemin ne işe yaradığını da biliyordu. Fakat bu soruları soramadan adam karakolda ayrılmış ve bir daha geri gelmemişti.

Avukat gibi o da sırra kadem basmıştı. Alex'in başarılı iş hayatı devam ediyordu ama sürekli büyüyen cevapsız sorular beynini patlatmak üzereydi. Kalemi kullanmasının yan etkileri olup olmadığını merak etti. Haftalardır kullandığı halde mürekkebinin bitmemesi de ayrı bir gizemdi.

"Hey, Martin ziyaretçin var."

Alex düşüncelerinden sıyrılıp ziyaretçisini karşılamak için yerinden kalktı. Ziyaretçilere ayrılan bölüme vardığında, gelen kişinin kız arkadaşı olduğunu gördü. Kadın ilk defa polis karakoluna geliyordu. Normalde, Alex'in yaptığı işten hoşlanmadığı için buradan uzak dururdu.

"Melinda, seni burada görmek şaşırtıcı."

"Alex, be-ben..." Kadın baştan aşağıya titriyordu. "Benim sana ihtiyacım var."

Alex kadının durumu karşısında şaşırmıştı. "Ne oldu Mel, anlat bana."

Kadının konuşamayacak kadar sarsılmış olduğunu görünce, onu içeri aldı ve sıcak bir içecek hazırladı. Kadın içeceği yudumlarken, sabırla bekledi.

"Başım belada Alex."

"Ne olduğunu teker teker anlatmanı istiyorum, böylelikle sana yardımcı olabilirim."

"Be-ben sanırım birini öldürdüm." Alex şaşkınlıktan peş peşe sormaya başladı.

"Ne zaman? Nerede? Nasıl?"

"Bir saat kadar önce, evime dönüyordum. Birisi önümü kesip, seni tanıyıp tanımadığımı sordu. Ben de tanıdığımı söyledim. Bana kalemi gördün mü diye sordu..."

Yine kalem, gizemli bir şekilde hayatına karışıyordu. "Sen ne cevap verdin?"

"Ne kalemi diye sordum. Bir resim çıkarıp gösterdi. Ben de görmediğimi söyledim. Tanrım, çok korkunçtu."

"Karşındaki kişi mi?"

"Hayır, ondan sonra olanlar. Adam bir silah çıkarıp beni tehdit etti ve bir ara sokağa sürükledi. Beni öldüreceğinden korktum."

"Silahlı bir adamdan nasıl kurtuldun? Mel, çok üzgünüm. Bütün bunları yaşamana sebep oldum."

"Hayır Alex, üzülme. Adam etrafına bakınıp yalnız olduğumuza emin olurken, çantamı açtım ve elime ilk gelen şeyi çıkarıp adama sapladım."

Alex kadının ellerine dikkatle baktı ama kan göremedi. "Adamı yaraladıysan, kanamış olmalı."

"İşte o kısım çok korkunçtu. Adamın boynuna tarağımı saplamıştım. Elini boynuna tutup inanamayan gözlerle bana baktı ve yere düştü. Sonra..."

"Sonra ne oldu?"

"Kayboldu Alex. Sanki hiç var olmamış gibi. Elimdeki tüm kan da, onunla birlikte kayboldu."

Alex bütün bunların kulağa ne kadar saçma geldiğini düşündü. Bir başkası anlatsa yalancılıkla suçlardı. Fakat kadına inanmayı tercih etti.

"Mel, eğer ortada bir ceset yoksa, cinayette yok demektir. Bunları bana anlatmana sevindim. Şimdi seninle olayın olduğu yere gidip biraz araştırma yapacağız."

"Korkuyorum Alex."

"Korkma canım. Seni korumak için elimden geleni yapacağım."

Kadın minnettar bir ifadeyle erkeğe sarıldı. Hâlâ titremesi geçmemişti ama kendisini daha güvende hissediyordu.

Alex sevgilisinin yerinden kalkmasına yardımcı oldu. Karakoldakilere özel bir işi olduğunu söyleyip, iş yerinden ayrıldı. Kadının tarif ettiği yer çok uzakta değildi. Yürürken Melinda ile tanışmasını düşünüyordu. Kalemin kendisine verilmesinden birkaç gün sonra, barda kutlama yaparken tanışmışlardı.

Peş peşe aldığı başarılı itiraflardan sonra, Yüzbaşı ona içki ısmarlamayı teklif etmişti. Bu hayatı sönük geçen Alex için büyük bir başarıydı. Aylardır Yüzbaşı'nin eleştiren bakışları altında eziliyordu. O yüzden kendisine içki ısmarlaması büyük bir ilerleme sayılırdı.

"Geldik."

Melinda'nın sesiyle düşüncelerinden sıyrılan Alex, kadının gösterdiği ara sokağa baktı. Karanlık ve korkutucu görünüyordu. Kendisinin bile kolaylıkla girmeye cesaret edemeyeceği bir ara sokaktan canlı çıktığı için içinden Melinda'yı tebrik etti.

Cebinden fenerini çıkarıp, silahının altında kalacak bir şekilde diğer eline aldı. Silah taşıma yetkisi vardı ama daha önce kullanma şansı olmamıştı. Atış talimlerini saymazsa...

Kadına arkasında kalmasını söyleyip, fenerin aydınlattığı ara sokakta ilerlemeye başladı. Yerde kan izi arıyordu. Melinda bir elini Alex'in sırtına koymuş, ona ayak uydurmaya çalışıyordu.

Çıkmaz sokak olduğunu anlayana kadar, içeriye doğru uzun bir yol kat etmişlerdi. Aniden Melinda bir çığlık attı ve elini Alex'in omzundan çekti.

-DEVAM EDECEK-

Yayımlanma Tarihi: 23.05.2016 

Gerçekleri Yazan Kalem (SY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin