11

3.9K 411 155
                                    

"Sınıfta kalmayacağım."

"Ne?"

"Diyorum ki, sınıfta kalmayacağım. Adam beni dersten geçirmiş."

Elimdeki telefona hala aynı boş ve şaşkın bakışlarla bakıyordum. Öğretmenin söylediği sınav notları ve telefonumdaki sınav notları arasında dağlar kadar fark vardı, sınıfı geçebileceğim kadar büyük bir dağ hem de.

"Hani kalıyordun ama hyung?"

Jimin'e cevap vermek yerine ayağa kalkıp odadan çıktım, büyük haberi vermem gereken biri vardı.

Yanına gitmek ne kadar daha çekici bir fikir gibi gelse de telefonla aramak daha mantıklı olduğu için onu kaydettiğim ismin üzerine geldim ve parmağımı kaydırdım.

Kulağıma götürüp açmasını beklerken o dıt sesinin sonsuza kadar süreceğini düşünmeye başlamıştım.

"Alo?"

"Beni geçirmiş."

Onun bunu ne kadar umursadığını bilmiyordum ama benim yaptığım yalnızca onun sesini duymak, onunla ilgili bir şeyi hissetmek, için bahaneydi.

"Biliyorum."

"Nasıl?"

Konuşmak üzere nefes almıştı ki vaz geçip bir süre bekledi ve sonra başka bir şey söyledi.

"Öylesine konuşuyorduk ve bana senin çok çabaladığını, bu yüzden dersten geçireceğini söyledi. Dediğini yapmasına sevindim."

Sırtımı duvara yaslayıp saçlarımı kaşıdım.

"Bence bir ödülü hak ediyorum, senin tarafından verilen bir ödülü."

Sesimi başarabildiğim kadarıyla sevimli çıkarmaya çalışarak söyledim.

"Kapatıyorum Yoongi, sonra görüşürüz."

"Hey, ondan bahsetmiyordum. Belki bir yerlerde falan buluşuruz diye söylemiştim. Sınıfı geçtim, ödülü hak ediyorum Hoseok."

"Hyung. Öğretmenin değilsem bile senden büyüğüm."

Düzeltmesine gözlerimi devirdim. Ona ne gözle baktığımı bir türlü anlayamıyordu.

"Her neyse, sen buluşma olayını düşün."

Telefonu onun bir şey demesine izin vermeden kapatıp cebime yerleştirdim ve çocukların yanına döndüm.

Şu sıralar her şeyin yolunda gitmesi beni mutlu etmeliyken neden bir şeylerin boka saracağını hissediyorum?

Mr. Jung Hoseok/YoonSeokWhere stories live. Discover now